Seviyesiz Yarış
Geçen her gün Cumhur‘u seçme yarışının ne kadar seviyesiz geçtiğine şahit olmaktayız. Biri ötekini, siyasi parti seçiminde olduğu gibi, ağır ithamlarla yıpratmak istemesinin arkasında, bir aşağılık kompleksi görmekteyim. Kültür okumakla elde edilmez. Kültür, okulda bile, bir oran da ferdin yeteneği ile kazanılır. Kültür, elini kolunu sallıyarak yürümekle elde edilmez. Kültür aileden , yetişme tarzından, yaşadığınız çevreden, okuduğunuz okuldan, arkadaş ortamından görerek, sindirerek kazanılır. Bir Vekilin söylediği gibi gülmekte terbiye ile elde edilmez.
Hiç bir zaman birini diğerine mukayese etmek istemesemde birinin bitirdiği Üniversiteleri ve oradaki kayıtlarını araştırdığımda bulmaktayım. Hatta Fen Fakültesindeki asistanlık dönemlerinden bile bildiğim bir kimyacı. Diğeri ise nereden diploma aldığı belli değil. Oğlunun araba ehliyeti aldığı gibi olsa gerek. Diğeri ise, dağlarda, terör olayları içinde ne kadar kültür edinimi olduğunu bilmemekle birlikte, kendi askerine silah çektiği, vatan evladını şehit ettiği bir toplumun temsilcisini nasıl sindiririz, düşünmek bile istememekteyim.
Orta yerde devletin bütün imkanları ile reklam yapan, resimlerden gördüğümüz, bütün dünyanın tanıdığı Hikmetyan ın eteğini öpmüş, grev gözcülüğü yapmış, yeşil sermayenin itmesi ile Erbakan’ın çömezliğini yapmış, Aziz Nesin’in tarif ettiği toplumun oyları ile İstanbul Belediye başkanı seçilmiş bir kişi. Başkanlık döneminde sözleri ile hapse girmiş bir insan profili elimizde. Pensilvanya ile anlaşıp partisini iktidara çıkarmış, ülkenin bütün değerlerini diyet olarak destekleyenlere peşkeş çekerek yok etmiş bir kişi, şimdi ülkemin Cumhur adayı olmak için halka, diğer iki adayı kötülemekle seçilmeyi ümit etmekte.
Bu adamın nereden geldiğini ve ülkeyi nereye götürdüğünü çok iyi tahlil edebiliyoruz.
Mevcut Cumhur için artık ne desem boş. Seçildikten hemen sonra mevki hırsı ile deneyimsiz kişilik, Türkiye’yi orta doğuda bütün komşuları ile kavgalı duruma kısa zamanda getirmeye yetti. Cumhur olur olmaz ilk önce Erbakan’ın zimmetine geçirdiği kayıp milyarlar davasından aldığı hapis cezasını affederken , aynı zamanda Refah Partisinin gizli kasası olarak bilinen Cumhur, bir yerde kendinide affetmiş oldu.
Din kispesi altında , yani dinin siyah karanlık çarşafı altında yapılan binlerce usulsüzlük ve kanunsuzlukların bu güne kadar devam etmesini üzüntü ile izlemekteyiz. Şimdi iki elimi başıma götürüp düşünmekteyim. Türkiye’yi temsil edecek bunca insanlar dururken bu iki namerde mi kaldı bu güzelim ülkem, diye düşünüp durmaktayım.
Evdeki öküz öldü , Pensilvanya ile ortaklık bozuldu, diyerek bir gurup savcıların kullandıkları polisleri şimdi ise başka polisler, paralel yapı diyerek başka savcıların talimatı ile ifadeleri alınmak üzere toplanmaktalar. Bu kadar çorbaya dönen bir yapıda, biz hala ayakta dimdik durabiliyormuyuz bilmiyorum, ama duruyorsak bu büyük bir başarı olsa gerek. Bu gün bütün orta doğuda yaşanan olayların ana faili, başımızda bulunan SerVekil olduğunu unutmamak gerekir. Arap dünyası, Arap kökenli olan Filistine sahip çıkmamakta. Sen sahip çıksan ne yazar, çıkmasan kime ne . Cumhur seçim propagandasını Filistin üzerine inşaa edeceğine, Irak ta kaçırılan Türk lerin peşine düşmesi daha önemli olsa gerek. Silah ve muhimmatla beslediği İŞİD kargalarının bu iyiliğe karşı Türkleri tutsak alarak ne yaptığı belli değil.
Başında Başçavuş bulunan İstihbarat birimi çökmüş bir ülkenin, toplumuna bir açıklama bile veremiyen Ser Vekilden bu ülkeye zarardan başka bir şey gelmez diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.