TEZKERE VE CHP

YAYINLAMA: 08 Eylül 2015 / 20.00 | GÜNCELLEME: 08 Eylül 2015 / 20.00

TEZKERE VE CHP

Meclis'te sınır dışı herkata izin veren tezkere 1 yıl daha uzatıldı. Tezkereye AKP MHP ve CHP evet oyu verirken HDP hayır oyu verdi.

İŞİD ile mücadele için koalisyon ülkelerine üsleri açan hükümet asıl mücadelenin yönünü PKK ye karşı yönlendirip, çözüm sürecini buzdolabına kaldırmıştı.

AKP ve MHP’nin çözüm sürecine karşı olup savaş politikalarının sürmesinden yana olduğunu biliyoruz. Ancak CHP bu tezkere oylamasında 2014 yılı tezkeresine karşı tutumundan farklı olarak evet dedi. Ne ki CHP’nin bu tutumu diğer siyasal gelişmelerin arasında çokta tartışılmadı.

CHP, bir yılda değişen nedir de tezkereye karşı olan tutumunu değiştirip evet dedi? Bu soruyu anlamak için CHP'yi bir bütün olarak değerlendirmek gerekir.

7 Haziran seçimlerinden sonra birçok kesimde HDP CHP hükümeti olabileceği, erken seçimde de CHP HDP ittifakı olabileceğini düşünenler, dile getirenler oldu. CHP de zaman zaman bazı aktörler olumlu açıklamalar yapsa da, CHP'nin devletçi geleneksel tutumunda değişen bir şey olmadı.

 

CHP dönemsel olarak geleneksel çizgisinden farklılaşıyor gibi görünse de, aslında CHP’yi yapısal olarak değerlendirmek gerekir. CHP de sorun yapısaldır. CHP de aktörler değişse de ''esas'' olan değişmiyor. O anlamda AKP karşıtlığı CHP’nin hangi eksende bulunduğu gerçeğini gözden kaçırmamızı sağlıyor.

Mesela CHP 2014 tezkeresine neden karşı oy kullandı? Çünkü orada hükümetin hedefi Suriye'de Esat yönetimi idi. Esat politikalarına yakınlık Tezkereye karşı çıkmalarının temel nedeni idi.

Peki CHP’nin 2015 tezkeresine evet demesinin temelinde ne var?

 AKP çözüm sürecini bitirerek Kürt illerinde savaşı yoğunlaştırmış, sokağa çıkma yasakları ilan ederek ilçelerde halka karşı ağır silahlarla saldırmıştır. Onlarca sivil genç çocuk öldürülmüştür. Kandil bombalanmış, PKK ve KCK ye karşı kırsalda ve şehirlerde operasyonlar başlatılmıştır. AKP Kürt sorununun çözümünü savaş politikalarında bulup 1990’li yılları aratmayacak bir tutum sergilemiştir.

Bu süreçte CHP de devletçi refleksleri uyanmış operasyonlara ve çözüm sürecine karşı geliştirilen politikalara destek anlamına gelen tezkereye evet demiştir.

Peki CHP değişebilir mi?

Bu konuda iyimser olmak mümkün değildir. CHP’de palyatif değişimler onun devletçi karakterini   değiştirmiyor. Çünkü CHP’nin statükocu kodları değişmedi. Zaman zaman AKP ye karşı özgürlükçü bir söylemle halkın karşısına çıksa da ayrıntılara inildiğinde devletçi genler varlığını koruyor.

Son olarak Barış Bloğunda yer alan milletvekillerinin bazıları da bloktan ayrılmıştır. Ne ki CHP tezkereye oy verirken Barış mitingleri düzenlemek istemesi de başlı başına bir çelişkidir. Gürsel Tekin CNN TÜRK televizyonunda katıldığı programda tezkerenin hukuksuz olduğunu ve anayasa mahkemesine gidildiğinde iptal edilebileceğini söyledi. İptal edilebilir karara neden evet dediniz diye sormak gerekir. Ancak bunun cevabı açıktır. Milliyetçiliğin hortlatılmak istendiği süreçte CHP HDP ile yan yana düşmek istememiştir. Oysa 2014 yılında ‘’çıkarsa teskere Tayyip gitsin askere ‘’ sloganlarını CHP’liler bizimle alanlarda haykırmışlardır. Aynı saiklerle düzenlenen tezkereye karşı şimdi biz ‘’ çıktı teskere Kemal gitsin askere ‘’ dersek dün bizimle birlikte slogan atan CHP’liler de slogan atacak mı?

 Teskereye karşı çıkış gerekçelerimiz dün de aynıydı bugün de aynıdır. Vicdan sahibi CHP’liler, demokratlar dün olduğu gibi, bugün de tezkereye karşı barış taleplerini bizlerle, barış güçleriyle birlikte haykırmalıdırlar.

 

 

TEZKERE VE CHP