Trabzon’un uluslararası sanat günleri…

Türk kültür/sanat dünyasında Trabzon’un önemli;  önemli olduğu kadar ayrıcalıklı bir yeri olduğunu  bilmeyen yok, sanırım.  Edebiyatta, musıkîde, resimde, fotoğrafta, tiyatroda kalıcı izler bırakıp,  aramızdan ayrılan değerlerimiz için ansiklopediler yazılsa yeridir. Maalesef, bugüne değin sanatın her dalı için ayrı-ayrı olmak üzere örneğin; “Trabzonlu Yazarlar”, “Trabzonlu Musıki Ustaları”, “Trabzonlu Ressamlar”, “Trabzonlu Şairler” vb. geniş hacimli kitapları/ansiklopedileri düzenleyip bastıramadık.  O nedenle de, anatsal çabalarıyla Trabzon’u yüzakı ile temsil eden sanatçılarımıza “vefa borcu”muzu ödeyemedik.  

Oysa verdiğimiz konularda görevlendirilecek kurullarca hazırlanmış kitapları/ansiklopedileri kitaplıklarınızda düşününüz. Bilgi kaynağı açısından insana ne denli de güven verici olur, değil mi? Bu işin gurur yönünü varsın hazırlayanlar, basım emrini verenler, finansını karşılayanlar haklı olarak duysunlar,  kimin  gözü olur ki?  Üstelik yürekten alkış tutmak da bize borç olur.

Aslında, “Trabzon’da Kültür/Sanat” adıyla koca bir ansiklopediyi kitaplığını raflarında durduğunu düşününüz. Sadece Trabzon mu? Tüm illerimizde bu alanda çalışma/araştırma yapılmalı… Böylece bir büyük boşluk dolmuş olacak.

1965 ve 1973’te tüm illerimizi her yönüyle tanıtan “İl yıllıkları” böyle bir girişimler sonucu kitaplıklarımız zenginleşmedi mi?

                                                                           ***

Trabzon, Osmanlı döneminde kültür/sanatta payitaht İstanbul’la yaptığı yarışta hiç geri düşmemiş bir kent…  Geri düşmemiş, çünkü bu yarış hiç kesilmemiş, sürekli devam etmiş…  Cumhuriyet ilk döneminde devrimleri sahiplenme yanında kültür/sanatı da yaşamlarına ortak yapan Trabzonlular  “aydınlanma süreci”ni kendileri için kendileri yarattılar. Yazarları, çizerleri, müzisyenleri, ressamları, sahne sanatçıları yapıtlarıyla dönemlerine damga vurup Trabzon’u sahiplenip, adını ünlendirdiler.

Trabzonlular böyledir. Başladıkları her işi en iyi ve örnek şekilde yapmayı/başarmayı isterler. “Mükemmeliyetçi” düşünce yapılarıyla hep yeniyi, daha güzeli ararlar durmadan…

***

Bu yıl Ekim ayının ilk haftasında sanatsal anlamda etkinlikler yaşayacak Trabzonlular. Daha önce altı kez düzenlenen “Trabzon Sanat Günleri” her yıl artı değerler kazanarak yaşanıyor. Bu yıl daha farklı etkinlikler sunacak  “Trabzon Sanatevi” yönetimi Trabzonlulara… 3-10 Ekim tarihleri arasındaki etkinliklerde  ilk gün Çağdaş Yazarlar ve Sanatçılar Derneği (çysd), Karadeniz Yazarlar Birliği Derneği’, Türkiye Yazarlar Birliği Trabzon Şubesi, Karadeniz Plastik Sanatlar Derneği, Mizah sanatı Derneği ve Trabzon Fotoğraf Sanatı Derneği kendi alanlarında sergiler sunacaklar sanatseverlere… Aynı gün  Yazar Yılmaz Karakoyunlu Trabzonlu okurlarıyla buluşup “Tarih ve Roman” üzerine söyleşecek, kitaplarını imzalayacak.

İkinci, üçüncü, dördüncü ve diğer üç; toplam yedi gün bir yoğun sanatsal ortamı soluyacak Trabzonlular.  Konserler, film gösterimi, söyleşiler, saydam gösterileri, konferanslar, müzik dinletisi, kukla gösterisi, atölye çalışmaları ile dolu-dolu bir hafta;  “sanatlı günler” olarak yaşanacak. Belirtmeden geçemeyeceğim: Programda Şair-Yazar Enver Ercan’ın, Yazar Orhan Karaveli’nin, Yazar Dilber Saka ve Erdinç Ozan’ın, Yazar Feyza Hepçilingirler’in, Gazeteci-Yazar Ahmet Şefik Mollamehmetoğlu’nun, Oyuncu Gülsen Tuncer-Yönetmen Engin Ayça’nın, Yönetmen Derviş Zaim’in, Ressam Kadir Şişginoğlu’nun, Prof. Dr. Haşim Karpuz’un, Doç. Dr. Şule Yüksel Özmen’in, Yönetmen Adem Kılıç’ın söyleşileri  var. Yazarlarımız kitaplarını da imzalayacaklar.

Programda sevgili arkadaşım/kardeşim  Trabzon Mimarlar Odası önceki başkanlarından  sevgili Bekir Gerçek’le  “yaşam öykümü” konuşacağız. O soracak ben anlatacağım, dilim döndüğünce.

Yer dar, söylenecek/yazılacak çok… Siz önce Sanatevi’nin etkinliklere ilişkin kitapçığını temin edip zengin programa bakınız. Ben de öze döneyim:

Sanatla iç içe yaşamak elbette çok güzel…  Kimi olumsuzlukları da her yıl aşıp Trabzonlulara kültür/sanat adına heyecanlar sunan “Trabzon Sanatevi yönetimine teşekkürler sunuyorum.” Her mükemmelin, herkese göre bir eksik yanı vardır, ama olanaklar nedir diye önce sorgulamak gerekir. Trabzon Sanatevi’nin yukarıdaki dileklerimiz için bir başlangıç yapacağına ve her yıl “Trabzon Sanat  Yıllığı” düzenleyeceği umudumu belirtirken Adnan Taç ve arkadaşlarını kutluyorum.