Batı, girdiği yeri batırmak/sömürmek ister...
Artık görmemiz gereken gerçek var. İstilacı/sömürücü güçler Ortadoğu'da son kale Türkiye'yi deneme tahtası görüp terör eylemleriyle sarsma sevdasına kapılmış bulunuyorlar.
Türkiye, Ortadoğu'nun Batılı anlamda gelişmiş/kalkınmış, bölgesinde sivrilen bir ülke...
Bu konuda daha da kalkınma/güçlenme çabası/azmi içinde...
Kurucu Atatürk'ün de gösterdiği hedef bu zaten...
Türkiye "muasır medeniyeti" yakalayacak... "Yurtta sulh, dünyada sulh" olacak...
"Aklın yolu bir", tutulan/izlenen yol bu idi zaten...
"Atatürkçü Türkiye" idi özlenen/hedeflenen...
Ama zaman geldi, dış mihrakların/odakların icat ettiği "ılımlı islam dini nifakı"; Türkiye'nin mezhepsel odaklarını tetiklemek isterken; ülke bütünlüğünün temelindeki "Atatürkçü düşünce ve eylem" kararlılığını da sabote etme amacını güdüyordu.
Otuz yıl sonra durum/manzara ortada...
Ülke; tarikatlar, şeyhlerle doldu... İslami görüntüyle boy atan "iç-dış odaklı/beslemeli terör" de bu paralelde gelişti...
***
Dikkatinizden kaçmamıştır kuşkusuz...
Bakınız, Kuzey Afrika'da başlayıp Ortadoğu'ya sıçrayan "komprime/rahat yutulacak küçücük devletçikler yaratmak için yeni sınırlar belirleme" çabası/amacı, ülkemiz dışında bu coğrafyada nasıl uygulamaya konulduğunu hep birlikte yaşadık/yaşıyoruz.
Yine dikkatinizi çekmek isterim: Diğer ülkelerde de terör eylemleri ülkemizdeki gibi başlamadı mı?
Sonradan şiddetini artırıp ülkeleri barış ortamından savaş alanına çevirmedi mi?
Uyanık olmalıyız... Hem de çok, uyanık...
Türkiye'nin birincil sorunu; -artık belli olan- "dahili ve harici bedhahlar"ın ülkemiz üzerinde sahnelemek istediği terörü tırmandırıp amaçları olan "bölünme"yi gerçekleştirmek...
***
Derler ya; "Türk'ün Türk'ten başka dostu yok..." diye.
Çok doğru... Türk'ü kendi bütünlüğü olan "kardeşlik" ortamından koparıp; bölüp parçalamayı, birbirine düşürmeyi amaçlayan son terör olayını iyi okuyup tahlil/analiz etmek durumundayız.
Birincil ve en büyük sorunu "terör"dür bu ülkenin...
Anayasa... Başkanlık...
Bu iki konu -sorun değil-" Seçim Yasası" ve "Partiler Yasası" demokratikleştirildikten ve yeni bir seçim yapıldıktan sonra ancak ülke gündemine gelmeli...
Bu konuya bir başka yazımda dinleneceğim....