Belçikalı "fındıklı ekmek" tüketiyor, ya biz?
BRÜKSEL - Terör nedeniyle ev hapsine dayanamadım, biraz soluklanmak için 500 metre ötedeki süper markete gideyim, dedim. İyi yapmışım. Çocukluğumun sisli yayla havası var dışarıda... Yürümek iyi geldi, içim açıldı. Sis daha bir sağlıklı temiz yaptı Brüksel'in havasını kanısıyla derin derin soludum.
DEL HAİZE adlı süpermarket daha önce gördüğüm havasından uzak... Sanki, sessiz/dilsiz marketteki insanlar... İçeride alacağım tüketim maddeleri için reyonları gezerken iki bayan görevlinin Flamanca bir şeyler söylediğini duydum. Baktım, herkes yürürken durdu, reyonlardan ürün seçenler sanki şoklanmış gibi kaldı. Önce şaştım... Baktım herkes sessiz duruyor, ben de olduğum yerde kaldım. Akşam eve dönen kızıma sordum, marketteki durumu... Brüksel'deki terör olayında yaşamlarını yitirenler için saat 14.30'da bir dakikalık saygı duruşu yapılmış her yerde...
İşte bütünlük içinde ulusal bir saygı ve yas gösterisi...
DEL HAİZE market ekmek reyonunda sayısı 20'yi aşan tür arasında "fındıklı ekmek" görmeyeyim mi? Kuru üzümlü, zeytinli, cevizli, susamlı, peynirli, çikolatalı, ayçiçeği çekirdekli, ketenli, çeşitli tahıllı ekmeğin Avrupa'da üretildiğini biliyordum ama niye yalan söyleyeyim "fındıklı ekmek" ilk kez görüyordum bir markette...
Çat-pat Türkçe bilen kasiyerden öğrendim, "fındıklı ekmek" satışı hayli zamandır yapılıyor ve ilgi de görüyormuş. Ben saat 14.30'da koca ekmek reyonunda sonuncu fındıklı ekmeği aldım.
Diyeceğim o ki, bizler kendi ürünlerimiz başta fındık, ceviz, kuru üzüm, zeytin, fıstık ve benzeri ürünlerimize alternatif tüketim alanları yaratmada nedense -sanki- elimiz kolumuz bağlı oturmuş duruyoruz.
Bu konuyu dert edinmiş tek kurum Trabzon Ticaret Borsası... Sanırım onlarca yıl var, fındığın üretim/tüketim alanını genişletme ve böylece üreticiyi finansal anlamda destekleme anlamında Türkiye'de "fındıklı ekmek" üretme ve tüketilmesi için çırpınıp duruyor.
1980'li yıllarda Kuzey Haber gazetesini yönetirken de konuyu bir gazeteci/üretici olarak gündeme getirdiğimi anımsıyorum.
"Vurdum duymaz" bir büyük algısızlığa tutsak olmuşuz yıllardır.
Bir ilgili çıkıp da, fındığın ekmek üretiminde kullanmasının önünü açmıyor. Daha önce de yazdım, Trabzon Ticaret Borsası'nın çeşitli kurumsal etkinliklerde ziyaretçilere sunduğu "fındıklı ekmek" ilgi görüyor. Ama o kadarla kalıyor. İlgili Bakanlıklar buğday ununa fındık unu katılarak üretilecek ekmeğin besleyiciliğini dikkate alarak, "fındıklı ekmek" ve benzeri "fıstıklı", "üzümlü", "zeytinli" vb. ekmek türlerini damak tadı yaratma alışkanlığı açısından -şimdilik- sadece asker ve okul kantinlerinde/yemekhanelerinde uygulamaya/tüketime NİÇİN koymuyorlar anlayamıyorum.
Böyle konuları illa da "paralı danışmanlar" mı önermeli?
Brüksel'de marketten aldığım fındıklı ekmeği evde kestim. Görüyorsunuz fındık, hamurun içine tane olarak atılmış... Aldığım ekmeğin kesim bölümünde 3 fındık görünüyor. Siz bunu bir ekmekte 6 tane olarak düşününüz.
Yemin edebilirim ki, Avrupa fındık tüketiminde biz Türkler'den daha çok üreticimizi - bilmeyerek- düşünüyorlar.
Biz de "Arpacı Kumrusu" gibi düşünüp duralım hala...