Almanya ile neler oluyor?

YAYINLAMA: 03 Mart 2017 / 20.00 | GÜNCELLEME: 03 Mart 2017 / 20.00

Bugünkü gelinen durum kaçınılmazdı.

Almanya’da şu sıralar gündemin en önemli maddesi Eylül ayında yapılacak olan seçimler.

Şansölye Angela Merkel devam edeceğini söyledi.

Partisi CDU’nun içinden itirazlar vardı, ama çoğunluk ‘Oma/Nine (Merkel’ın takma adı) ile bir dönem daha devam etmeyi tercih etti.

 

Almanya’da iktidarda iki partili koalisyon var. Hristiyan Demokratlar (CDU) ile Sosyal Demokratlar (SPD).

CDU’nun milletvekili sayısı daha fazla olduğu için Angela Merkel başbakan oldu.

SPD’nin Genel Başkanı Sigmar Gabriel ise Dışişleri Bakanı.

 

Bu sene Eylül ayındaki seçimlerde SPD çok iddialı. Yine koalisyon hükümeti, ama başbakan SPD’den olacak.

Anketler de bunu doğruluyor.

CDU’nun yumuşak karnı, Şansölye Merkel’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile olan yakın işbirliği.

Merkel, çok deneyimli bir politikacı. Türkiye ile ilişkilerini belli bir seviyede götürmek istiyor ve mülteci sorunundan çok tedirgin.

Ancak Alman basını bunu kabul etmiyor.  Çok ağır yayınlar yapıyor. Merkel’a hitaben, “Erdoğan Türkiyesi seni bu kadar mı korkutuyor? Seni bu kadar mı baskı altında tutuyor?” gibisinden tahrik edici eleştiriler getiriyor.

 

İş o hale geldi ki, Merkel, Erdoğan’a cephe alsa Eylül seçimini kesin kazanacak gibi duruyor. Ancak bir-iki gün öncesine kadar Merkel’ın bu konuda taviz vereceği tahmin edilmiyordu.

Şimdi durum değişiyor gibi!..

 

Alman basını önce Başbakan Binali Yıldırım’ın ‘Evet’ mitingi için izin verilmemesi konusunda kampanya açtı. SPD, Sol Parti ve Yeşiller destek verdi. Merkel pes etmedi. Yıldırım’ı dinlemek için Almanya’nın dört bir yanından gelen izleyiciler çok renkli görüntüler yarattı ve çok başarılı bir miting gerçekleşti.

Aynı kampanya bir süredir Erdoğan’ın Almanya’da miting yapmaması için sürdürülüyor.

Oysa, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın henüz böyle bir talebi olmadı. Ancak, olacağı biliniyor.

Almanya bununla meşgul iken Adalet Bakanı Bozdağ’ın, salon izni alındığı halde, son anda komik bir nedenle iptal edilerek konuşması engellendi.

 

Burada önemli bir nokta gözardı edilmemeli.

Salon izninin iptal edilmesi hükümetten kaynaklanmıyor. Bu kesin.

Konuşmanın yapılacağı 30 bin nüfuslu Gaggenau’nun Belediye Başkanı Michael Pfeiffer’ın partisi yok, bağımsız.

Almanya’da yerel yönetimler seçimle geldiği için çok güçlüler, bağımsız hareket ederler. Öyle tahmin ediyorum ki, medya aracılığı ile kamuoyunun şiddetli baskısına boyun eğdi.

 

Şu andaki görüntü, Erdoğan gelmek isterse bir kılıf uydurup izin vermeyebilirler. Müthiş bir kamuoyu baskısı var.

Merkel da bu durumdan istifade ederek, tavrını değiştirebilir!Kıvırtır yani! Böylece Eylül seçimleri için kamuoyunun yeniden desteğini daha güçlü arkasına alabilir.

 

Türkiye-Almanya ilişkilerinde yeni bir evreye girdiğimiz kesin. Bakalım bu dönemi kim daha iyi yönetecek?

 

 

 Akıllı hesap!..


Dünya basını ile bazı Gaziantep matbuatı bazen ters düşüyor!

Dünya basını “zirvedeki” iş insanlarını yazar.

Bizim matbuat, işadamlarını zirveye tırmandırır!

İkisi çok farklıdır!

Hesap kitap meselesi!..

 

 

 

 

 

 

 

 

Almanya ile neler oluyor?