Zaman tasarruf edilir mi?

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 02 Eylül 2020 / 20.15

Günlük, haftalık veya aylık olsun, herhangi bir zaman dilimini tasarruf ettiğinizi düşündüğünüz oldu mu hiç? Daha doğrusu, zamandan tasarruf sağlayabilir mi insan? Tasarruf, sahip olduğumuz zamanı verimli şekilde kullanmak mı ya da? Peki, verimli kullanıldığında birikir mi zaman?

Geçen hafta katıldığım bir eğitim seminerinde, zaman tasarrufu yapmamız gerektiği üzerinde duruldu epeyce. Zamandan nasıl tasarruf edilir diye düşündüm.
Bana göre zamandan tasarruf sağlanamaz, çünkü zaman, durmaksızın akıp giden bir kavramdır.

Açık bir musluğu kapatır veya daha az tüketirsen, sudan tasarruf sağlarsın. Paranı daha az harcar veya biriktirir, sermaye tasarrufu sağlarsın. Ya da birçok elektronik cihazı, daha doğru ve sağlıklı bir şekilde kullanarak, enerji verimliliği sağlar, tasarruf etmiş olursun. Peki, zaman için aynı şey söylenebilir miydi?

İnsanın hayatta sahip olduğu en değerli kavramdır aslında zaman. Atılan her adımda, alınan her nefeste bile tüketilen bir kavram iken, tasarrufu sağlanamaz diye düşünüyorum. Sadece, bu değerli kavrama daha önemli ve daha öncelikli olan işlerini sığdırarak daha verimli kullanabilir insan.

Buna güzel bir örnek vermek gerekirse,
Kellog Business School'da, bir Prof. sınıfa girip karşısında duran öğrencilerine, kısa bir süre baktıktan sonra, "Bugün ‘Zaman Yönetimi’ konusunda deneyle karışık bir sınav yapacağız" dedi. Kürsüye yürüdü, kürsünün altından kocaman bir kavanoz çıkarttı. Arkadan, kürsünün altından bir düzine yumruk büyüklüğünde taş aldı ve taşları büyük bir dikkatle kavanozun içine yerleştirmeye başladı.

Kavanozun daha başka taş almayacağına emin olduktan sonra öğrencilerine döndü ve "Bu kavanoz doldu mu?" diye sordu. Öğrenciler hep bir ağızdan "Doldu" diye cevapladılar. Profesör "Öyle mi?" dedi ve kürsünün altına eğilerek bir kova mıcır çıkarttı. Mıcırı kavanozun ağzından yavaş yavaş döktü. Sonra kavanozu sallayarak mıcırın, taşların arasına yerleşmesini sağladı. Sonra öğrencilerine dönerek bir kez daha "Bu kavanoz doldu mu?" diye sordu. Bir öğrenci "Dolmadı herhâlde" diye cevap verdi. Doğru" dedi profesör ve gene kürsünün altına eğilerek bir kova kum aldı ve yavaş yavaş tüm kum taneleri taslarla mıcırların arasına nüfuz edene kadar döktü. Gene öğrencilerine döndü ve "Bu kavanoz doldu mu?" diye sordu.
Tüm sınıftakiler bir ağızdan "Hayır" diye bağırdılar. "Güzel" dedi. Profesör, kürsünün altına eğilerek bir sürahi su aldı ve kavanoz ağzına kadar doluncaya dek suyu boşalttı. Sonra öğrencilerine dönerek "Bu deneyin amacı neydi" diye sordu.
Uyanık bir öğrenci hemen "Zamanımız ne kadar dolu görünürse görünsün, daha ayırabileceğimiz zamanımız mutlaka vardır" diye atladı. "Hayır" dedi profesör, "Bu deneyin esas anlatmak istediği eğer büyük taşları baştan yerleştirmezseniz küçükler girdikten sonra büyükleri hiç bir zaman kavanozun içine koyamazsınız" gerçeğidir". Öğrenciler, şaşkınlık içinde birbirlerine bakarken, profesör devam etti:

"Nedir hayatınızdaki büyük taşlar? Çocuklarınız, eşiniz, sevdikleriniz, arkadaşlarınız, eğitiminiz, hayâlleriniz, sağlığınız, bir eser yaratmak, başkalarına faydalı olmak, onlara bir şey öğretmek! Büyük taşlarınız belki bunlardan birisi, belki bir kaçı, belki hepsi. Bilin ki büyük taşlarınızı kavanoza ilk olarak yerleştirmezseniz, bir daha koyamazsınız” demiş.


Biri saatlerce televizyon veya bilgisayar başında geçirerek harcar sahip olduğu zamanı, biri çoğunlukla uyuyarak geçirir, biri sadece arkadaşlarıyla tüketerek geçirir ya da. Bir başkası çoğunlukla işte geçirirken, öteki okuyarak, araştırarak ve gezip görerek geçirir. Herkes önceliklerine göre harcar sahip olduğu zamanı. Ama önemli olan zamanı doğru bir şekilde yönlendirmektir.

Zaman tasarruf edilir mi?