YSK’da eller kaosa kalkıyor!

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Uzun yıllar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde Türkiye’yi temsil etmiş olan Rıza Türmen CHP’den milletvekili seçilerek parlamentoya girdi.
TMBB’de hukuku çok iyi bilen ve yorumlayacak olan bir vekilin olması sevindirici.
Türmen, dün YSK’nın Hatip Dicle ile ilgili kararını, “Yargıçlar yorum yaparken hangi amacı hizmet ettiklerini göz önünde bulundurmak zorunda. Kanun metnini kuru kuruya yorumlamak, pozitivist bir yaklaşım her zaman iyi bir sonuç vermeyebilir. Amaca göre yorum yapılabilir” şeklinde yorumladı.
Ayrıca Türmen’e göre YSK’nın yetkileri yalnızca seçimin koşulları ile sınırlı.
Buna göre YSK acaba hangi amaca hizmet ediyor dersiniz?
CHP İzmir Milletvekili ve eski AİHM Yargıcı Rıza Türmen, Hatip Dicle ile ilgili kararı, “Milletvekilliğini düşürme Anayasa’nın 83’üncü maddesi gereğince TBMM’ye aittir. Daha demokratik halkın iradesine daha uygun ve Türkiye’deki barış ortamına daha fazla hizmet edecek yorum bu olmalı” şeklinde değerlendiriyor.
Zaten YSK’da son zamanlarda eller genellikle kaosa kalkıyor.
YSK, siyasi kararları nedeniyle toplum nazarında hızla güven kaybediyor.
***
Türmen, milletvekili seçilen Ergenekon ve KCK tutuklarının durumuyla ilgili olarak da “Milletvekili seçilmişler hala bu insanları cezaevinde tutmanın hiçbir açıklaması yok” diye konuşuyor.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde yargıçlık yapmış olan Türmen ayrıca YSK’nın yetkilerinin milletvekili seçimlerinin koşulları ile ilgili olduğuna da vurgu yaparken, daha demokratik, halkın iradesine daha uygun ve Türkiye’deki barış ortamına daha fazla hizmet edecek uygulamanın TBMM iradesi olduğunu söylüyor.
***
Türmen’in Ergenekon ve KCK tutukluları ile ilgili yorumu da, “AİHM kararlarına baktığınızda göreceksiniz ki tutuklu yargılamak diye bir zorunluluk yok ortada. Hele de hukuka aykırıysa bu tutuklama devam ettirmek için hiçbir neden yok. Bir de milletvekili seçilmiş, hala bu insanları cezaevinde tutmanın hiçbir açıklaması yok. Nedir gerekçe? Delillerin karartılması mıdır? Kaçma riski midir? Milletvekili seçildikten sonra kim nereye kaçıyor? Bunlar fazla inandırıcı nedenler değil. Kağıt üzerinde de bu nedenlerin hiçbiri yazılı değil, niye tutuklular belli değil” şeklinde.
***
CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, “Hatip Dicle ile ilgili verilen ilk karar yanlıştı. Türkiye’de kurumlar maalesef kurum değil. YSK açık yasa hükmü varken, 1 yıldan fazla ceza alan kişinin milletvekili olması mümkün değil. O zaman öyle bir karar verdiğine göre şimdi verdiği karar da yanlış. Ara karar olur mu, karar karardır” diyor.
***
Madem Hatip Dicle aldığı ceza gereği milletvekili seçilemez, o halde neden vekillik başvurusu yaptığında, “Sen milletvekili seçilemezsin” demediniz?
Herhalde, kafalarına göre ve de memleketin ali menfaatleri gereği, “Bırakalım seçilsin, nasıl olsa seçimden sonra vekilliğini düşürürüz, sayıları bir tane eksik olsun” diye karar verdiler.
***
Yüksek Seçim Kurulu, seçim öncesi ve sonrasında ikinci kez ülkeyi kaosa sürükleyecek kararlara imza attı.
Önce bazı BDP’lilerin seçime giremeyeceği yolunda karar verdi. Sonra tepkiler üzerine geri adım attı. Şimdi de Hatip Dicle’nin milletvekilliğini düşürüp, yerine hemen ikinci sıradaki AKP’li vekili atayarak, olayı geri dönülmez bir noktaya sürükledi.
Ülke kaosa sürüklenirse, buradan yasaklama, karşıdan saldırı gelirse, YKS üyelerinin bu işten menfaati ne olacak acaba?
Halkın oy vererek milletvekili seçtiği kişileri YSK veto edip vekilliğini düşürecekse, o zaman seçime ve demokrasiye ne gerek var?
YSK, partilerin gönderdiği listeden uygun gördüklerini işaretlesin olsun, bitsin!
***
YSK, aldığı antidemokratik ve siyasi kararlar yüzünden süratle itibar ve güven kaybediyor. Keşke yalnızca bununla kalınsa neyse!
O kararlar yüzünden ülke kaosa sürükleniyor. Olan hepimize oluyor.


YSK’da eller kaosa kalkıyor!