Demokrasiyiiii güçlendiriiinn!.. Demokrasiiiyiiiii!..
Şöyle bir söz vardır, işler ters gidince söylenir, bilirsiniz: "Şans yüzüme hiç gülmedi." diye...
Şans denilen şey insanın yüzüne niçin gülmez?
Negatif düşündüğümüzde yaşamı, yaşamın renklerini unutmuyor muyuz? Unutuyoruz... Böylece kendimize haksızlık etmiyor muyuz? Böyle bir düşünceyle kim istediğine kavuşabilir ki?
Şans böyle bir şey değil ki...
Şans algısını; akıl ölçeği ile akıl dengesini birlikte kullanmaktan doğan bir fırsat olarak niçin düşünmüyoruz?
Şansı, insan aklıyla yaratır.
Toplumsal kanıya göre "şans" bir talih kuşu olarak algılanır hep...
Çok çalışır, çırpınır, yıpranırsınız, beklediğiniz sonuca her zaman ulaşamazsınız.
Ama öyle bir an olur ki; hiç beklemediğiniz bir durumda/zamanda aklın ürünü olan şansınız gelip bulur sizi...
Selamını çakar, önünüzü açar, sizi mutluluğa boğar.
"Hiç şansım yok!.." demek de akıl ürünü bir değerlendirme olamaz.
Akıl, zaten kişisel kararınızın sizin açınızdan iyi-kötü durumunu ölçme/biçme öngörüsünü size veriyor. Şansı olmamak durumu, hiç hakkı olmadığı, başamayacağı bir işe soyunmanın anlamsızlığını bilmemek değil de ne?
Kısaca bir tanım; Ağır siklet ile hafif siklet boksörlerin karşılaşması...
Hafif siklet boksörün boks karşılaşması öncesi, "-Hiç şansım yok!.." demesi gerekmez mi?
Siyaset dünyamızda şimdi birbirini tamamlama dönemi başladı.
Futbolda sakatlanan as futbolcunun yerine hemen kulübeden yedekle takviye yapılıyor.
Baskette, voleybolda, hentbolda da öyle...
Boksta böyle yapılamıyor. Çünkü, boks bireysel yapılan bir spor. Güreşte sakatlanan diskalifiye oluyor.
Siyaset dünyamızda eskiden beri "seçim müsabakası"nı kazanmak için yeni yeni yöntemler, usuller icat ediliyor.
1957 genel seçimine gidilirken DP "Vatan Cephesi"ni ilan edince, CHP ve Hürriyet Partisi de "Güçbirliği" yaptıklarını duyurmuşlardı.
Sonrası fos çıktı.
Birlikteliklerden güç doğar, değil mi? Nerdee?
Şimdi 31 Mart 2019 yerel seçimine giderken "göstermelik" birliktelikler sahneleniyor.
"- Sen şu, şu, illerde seçime gir. Ben seni destekleyeyim!.."
"- Sen de beni şu illerde destekle!.."
Eeeee?.. Sonra?
Sonrasında herkes başı selametine...
Yani, "Demokrasicilik oyunu!.."
Hani, partilerin tüzüklerinde farlılıklar olsa, böyle olması doğru, diyebiliriz.
Ama ortada bir fark yok i...
Al birini vur ötekine...
Peki, seçim sonucunda değişen ne olacak?
"- Eski tas eski hamam... Herkes kendi yoluna...
Beyleeeeer!.. Demokrasiyi güçlendiriiiiinnn!.. Demokrasiiiyiiiiii!