Bu nasıl destekse?

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Basın İlan Kurumu Yönetim Kurulu’nun, yaşadığımız olağanüstü süreçle ilgili aldığı kararları görünce, insaf yani dedim kendi kendime…

Bu mudur?

Halimizden çıkardığınız sonuç bu kadar mı basit?

İstanbul’daki sırça köşkünüzün penceresi bu kadar mı küçük?

Ben de her gün bizi izliyor, yürekler acısı koşullar altında nasıl kıvrandığımızı biliyor ve halimize çare bulmak için üzüldüğünüzü sanıyordum!

Yerel basının yaşadığı zor koşullardan tek anlaşılan şey, haftalık kağıt, kalıp parası mı?

Değmez! O da bizden olsun!

 

 

Gazeteler oturup anlaşacakmışız, her gün iki gazete yayınlayacakmışız!

Peki bu gazeteye abone parası veren okuyucunun hakları ne olacak?

Okuyucuya saygısızlık ve haksızlık olamayacak mı?

Onların muhatabı siz değilsiniz!

Gidin, derdinizi Basın İlan Kurumu Yönetim Kurulu’na mı anlatın diyeceğiz okurlara?

Kelimenin tam anlamıyla ayıp ve haksızlık ediyorsunuz!

Yerel gazetelere, Avrupa’da olduğu gibi Cumartesi günleri de yayınlanmama uygulaması getirseniz bile, ülke genelinde bundan daha ekonomik ve yerinde bir uygulama olurdu!

                                               ***

Gazetelerin yaşadığı ekonomik zorlukları en iyi Basın İlan Kurumu bilir. Gelir giderin neredeyse dörtte biri…

5 aydan beri resmi ilan alacaklarının tamamının SGK ve Maliye borçları için hacizli olduğu ve gazetelerin beş kuruş para alamadığı, belki Maliye Bakanı’nın dikkatinden kaçmış olabilir. Ama BİK Yönetim Kurulu da mı bu durumdan bi haber!!!

Ama, her gazete en az 6 kişiyi istihdam etmeye, maaşlarını vermeye, vergisini ve SGK’sını ödemeye devam ediyor. Yoksa bunu da mı bilmiyorsunuz?

Böyle bir adaletsizlik, haksızlık ve insafsızlık dünyanın neresinde görülmüş?

                                               ***

Basın İlan Kurumu yönetimi, oturup palyatif bir takım tedbirlerle olayı geçiştirmeye çalışacağına, gazetelerin içinde bulunduğu durumu Maliye Bakanı’na iletse daha iyi olmaz mı?

En başta yapmanız gereken, gazetelerin geliri üzerindeki hacizlerin en az 5 ay süre ile kaldırılması yolunda çaba sarf etmek olmalıydı.

                                               ***

Gazete çalışanları BİK’ten kredi kullanmış da, bu kredilerin taksitleri üç ay ötelenecekmiş!

Yapmayın tanrı aşkına! Alınan kredi kaç kuruş, ödenen taksit kaç para?

Kısa çalışma ödeneği kapsamında gazetelerin kadrosunda görev yapan fikir işçileri, İŞKUR Müdürlüklerinin izni ölçüsünde gazetelerin asgari kadrosunda tam ve eksiksiz olarak çalışmış kabul edilecekmiş.

Meydanda henüz bu konuda yapılmış bir düzenleme yok!

Gazetelerden ilgili mevzuat uyarınca aranılan fiili satış adedine (baskı-bayi-abone vs.) ilişkin düşüşler, 23 Mart 2020 Pazartesi tarihinden itibaren mücbir sebep kapsamında değerlendirilecekmiş.

Hangi satışının ne kadarının ne demek olduğunu, nelerin kılıfına uydurulduğunu en iyi siz bilirsiniz de görmezden gelirsiniz yıllardır.

Şimdi, zaten uygulanmayan, göz ardı ettiğiniz bir kurala, yeni bir uygulamama düzeni getirmeniz çok komik doğrusu!

 

                                               ***

Zorunlu olarak katılmak durumunda kalacağımız bu uygulama ne yazık ki gazeteler lehine değil. Aksine yerel basını güçsüzleştirme ve etkisizleştirme eyleminin bir uzantısıdır.

Bu nasıl destekse?