“Sevgiyi bilen varsa gelsin pazartesi başlasın..” demiş bir dost

Ne tatlı..
Sevgi nedir?
Suret örtümün içindeki ÖZüm..
“Ey örtüsüne bürünen.. kalk ve uyar..” der ayet..
Ayet dedi diye putlaştırma sen..
Yer gök ayet..
Her şey, her yer ayet..
Sen ben biz herkes ayet..
Her şey var ve hiçbir şey yok..
Lâ mekan.. Lâ zaman..
Yalnız Ben var..
Saf sevgi.. öz..
Nasıl desem?
Mevsimim falan yok Ben’im..
Yaşım da yok..
Ne güzüm ben.. ne ilkbahar
Ne kışım.. ne de yaz..
Ne hâlim varsa onu yaşarım ben!..
Bebek gibi..
Çocuk gibi..
Sürer sürüştürüm bazen genç kız gibi..
Ya da masallar anlatırım nine gibi..
Kahvede okeye döner,
Sakalımı sıvazlar
Memleket kurtarırım
Dede gibi..
Sevdiğimi kıskanır
Şiirler yazar
Duvarlara tırmanırım
Delikanlı gibi..
Kendimi kendimle örtenim Ben..
Suret elbisemle..
Suretten siret’e
Siretten suret’e..
Hangi duraktaysam orda
Hangi gönüldeysem orda..
Hem efendisi gönlümün
Hem de kölesi olurum Ben..
Buraya kadar anlattıklarım
Benden içre Ben..
Bir de hak2 ben vardır ki
Kendimi bulayım derken
Kendinde kaybolan.. yok olan..
Var olmak..
Sevgiyle mümkündür..
Ne dedi dost?..
“Sevgiyi bilen varsa gelsin pazartesi başlasın.”
eSSelammm..
