Burası MUŞ Yolu Yokuş

YAYINLAMA: 18 Mayıs 2022 / 14.06 | GÜNCELLEME: 19 Mayıs 2022 / 13.19

Havada bulut yok, bu ne dumandır.

Mehlede ölüm yok, bu ne şivandır.

Bu Yemen elleri ne de yamandır.

 

Ano Yemen’dir, gülü çemendir.

Giden gelmiyor, acep nedendir.

Burası Muş’tur, yolu yokuştur.

Giden gelmiyor, acep ne iştir.

IMG_20220510_132345  

Türkünün bilinen öyküsü şöyledir. Osmanlı, Yemen çöllerinde zorunlu bir savaşa girmiş. Yemen ellerine vilayetlerden birinden oluşturulacak bir alayla gidilmesine karar verilmiş. Yemen’e gidecek alayın tek bir vilayetten olması istenmiş. Tek vilayetten oluşacak alaydakilerin hep akraba olmasına iyi olacağı düşünülmüş. Birlik akrabalardan oluşunca bunların birbirine bağlı olması, dayanışma için olmaları ve savaştan kaçmalarının engel olması amaçlanmış. Osmanlı vilayetlerinden bu işe gönüllü çıkmayınca Muş ili bu işe gönül olmuş ve gidenlerin hiçbiri geri dönmemiş. Bu haberin vilayete ulaşması sonucu ağıtlar yakılmaya başlanmış. Cenaze evlerine yemek pişirmek için ocaklar kurulmuş. Bu ocaklardan çıkan dumanı gören genç bir kız bu türküyü söylediği rivayet edilir.

 IMG_20220510_172542 

Adını ’sulak, verimli, otlak’’ anlamına gelen ve adını "Muşa" kelimesinden alan Muş şehri; Türklerin Anadolu'ya girişinin simgesi olan Malazgirt Savaşı’nın kazanıldığı topraklar olarak bilinmektedir. Bulanık, Hasköy, Korkut, Malazgirt, Varto ve Merkez olmak üzere 6 ilçesi bulunan Muş; Ağrı, Bitlis, Erzurum, Bingöl, Diyarbakır ve Batman illerinin de komşudur.

Muş, çevresinde bulunan diğer kentler gibi geçmişe ait tarihi kalıntılara sahip değildir. Şehrin tarihi Urartular’a kadar uzanmaktadır. İskitler, Medler, Persler, Romalılar, Ermeni derebeyleri Sasaniler, Bizanslar ve  Selçuklular, Moğollar, Karakoyunlular egemenliğine giren Muş, 1514 Çaldıran Savaşı ile Osmanlı topraklarına girmiştir. Sahip olduğu eserler savaşlar ya da doğal afetler sonucu yok olmuşlardır. Şehrin içinde tarihi özellik taşıyan çok az sayıda eser bulunmaktadır. Eski evler de olmayan kale altında TOKİ tarafından yıkılarak yerine biçimsiz apartmanlar yapılmıştır. Bitlis iline bağlıyken 1929 yılında il olmuştur.

Muş merkez çok küçüktür. Şehrin tek caddesi, Atatürk Caddesi’dir. Bütün alışveriş noktaları burada bulunmaktadır.

Gezilecek Yerler

Kale

Muş Kalesi

İl merkezinde bulunan kale, şehrin en eski yerleşim yeri olarak bilinir ve kim tarafından ne zaman yaptırıldığı bilinmiyor. Şehre hakim bir tepede bulunan kale, belediye tarafından park olarak düzenlenmiştir. Halkın piknik alanı olarak kullandığı yerlerdendir.

 Muş Müzesi 

Muş Müzesi

Eylül 2021 tarihinde şehir merkezinde bulunan eski Atatürk ilkokul olarak kullanılan tarihi bina restore edilerek Muş Müzesi olarak düzenlenmiştir. İki katlı ve küçük olan müzede çok az eser sergilenmektedir.

 Ulu Cami 

Ulu Cami

İl merkezinde bulunan cami, avlusunda mezarı bulunan Şeyh Muhammedi Mağribi tarafından 979 yılında yaptırılmıştır. Minaresi 1966 yılındaki depremde yıkılmış ve şimdiki minaresi 1968 yılında yeniden yaptırılmıştır.

 Tarihi Murat Köprüsü 

Tarihi Murat Köprüsü

Şehir merkezine 15 kilometre uzaklıktadır. Selçuklu yapısı olan köprünün yapım tarihi bilinmemektedir. 143 metre uzunluğunda, 4.77 metre genişliğinde yüksekliği ise 16–18 metre olup 12 gözlüdür. Köprünün her iki tarafı da Sultan Alparslan Parkı – Millet Bahçesi olarak düzenlenmiştir. Parkın içinde yürüyüş yolları, piknik alanları, kafe ve restoranları bulunmaktadır. Şehir içinde saat başı minibüslerle ulaşmak mümkündür.

 Muş Lalesi 

Muş Lalesi

Şehir lalenin anavatanı olarak bilinmektedir. Zaman içinde lale alanları daraltılmıştır. Muş lalesi hemcinsleri gibi soğandan yetişir. İlkbaharda Nisan sonu ile Mayıs başlarında çiçek açar 15 gün gibi kısa bir ömrü vardır.  Muş Lalesinin yok olmasını önlemek üzere lale alanları koruma altına alınmıştır. 2000 yılında başlayan Lale Festivali her yıl 29-30 Nisan tarihlerinde yapılmaktadır. Şehrin simgelerinden birisidir.

 Muş Üzümü 

Muş Üzümü

1800 ile 1900 yılları arasında bağcılık, ilin en önemli gelir kaynaklarındandır. Siyah, beyaz ve mor renkli üzümleri oldukça ünlüdür. Geçmiş zaman içinde ilin içinde bulunan beldelerde şarap yapımının yaygın olduğu bilinmektedir.

 Muş Kebabı 

Ayrıca Malazgirt Kalesi, Zafer Anıtı görülebilir. Tarihi kiliseler, manastırlar ve hanlar özelliklerini kaybetmiş ve yok olmaya tutmuşlardır.

 Kaleden şehrin görünümü 

İl genelinde hayvancılık oldukça gelişmiş olduğu için, mutfak kültürünün büyük bir kısmını et yemekleri oluşmaktadır. Muş Kebabı şehrin her restoranında tadılabilir.

Burası MUŞ Yolu Yokuş