Öğrenciliğe İlk Adım
Öğrencilikte ilk adım okul öncesi eğitim ile başlaması gerekiyor. Şimdi öğrenci olmak, öğrenciliği sürdürebilmek oldukça zor görünüyor. Eğitimin her kademesi zaten zorluklarla doluyken bazen bilerek ya da bilmeyerek oluşturulan baskılar öğrenciler iyice umutsuzluk içerisine itiliyor.
Her öğrenci velisi çocuğunun en iyi eğitimi alması, gelecekte kariyerinin olması, iyi bir meslek sahibi olabilmesi, çocuğunun kendi ayakları üzerinde durabilmesi için kendince var gücüyle çaba sarf ediyor. Aslında devletin ve eğitim sistemimizin yapması gereken planlamaları ve sorumluluğu veli kendine pay çıkararak kendi üzerine almaya çalışıyor.
Yıllardır dillendirilen fakat bir türlü zorunlu ve parasız eğitim kapsamına alınamayan okul öncesi eğitimden daha çok maddi olanakları daha iyi olan yurttaşların çocukları faydalanabiliyor. Zorunlu ve parasız eğitimin dışında bırakılan okul öncesi eğitim için her bakan beylik laflar etse de bir süre sonra istenilen noktaya gelinemediğini itiraf etmek zorunda kalıyor. Bir taraftan da şişirilmiş rakamlarla sanki 57 aylık ve tüm çocuklar okul öncesi eğitime kazandırılmış gibi gösterilmeye çalışılıyor. Diğer tarafta 3-5 yaş grubundaki çocukları eğitime kazandırdık deniliyor.
Eğitimin temel taşı olan okul öncesi eğitim maalesef velinin bilinç düzeyine, insafına ve bütçesine bırakılıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı Okul öncesi eğitim ve ilköğretim kurumları yönetmeliğinde;
‘’MADDE 67 – (1) Okul öncesi eğitim hizmeti resmî okul öncesi eğitim kurumlarında ücretsizdir. Ancak çocukların beslenme, temizlik hizmetleri ve eğitim programının uygulanmasına yönelik eğitim materyalleri için ücret alınır.’’ Önce ücretsiz olduğu devamında ise belirtilen nedenlere dayanarak para alınması gerektiği belirtilmekte ve okul öncesi eğitimden faydalanmak isteyen öğrenciden para alınmasının önünü açmaktadır. Hal böyle olunca gidilecek okul olsa bile dar gelirli bir çok ailenin çocukları okul öncesi eğitimden faydalanamamaktadır.
Diğer taraftan okul öncesi eğitimde imkanı ve fırsatı olan veliler bütçelerine uygun olan okullardan okul beğeniyor. Bazen konuşulanlar insana abartı gibi geliyor. Okul öncesi eğitimin yanında çeşitli sosyal aktiviteler, gezi, sinema, tiyatronun yanında at binmekten yüzmeye, enstrüman çalmaktan yabancı dil öğretimine vb. birçok fırsatı sunan özel okullar hizmet yarışına girerken diğer tarafta aidat ödeme gücü olmadığı için yada çocuğunu gönderebileceği okul bulamadığı için okula çocuğunu kaydını yaptıramayan velilerimiz. Aynı ülkenin farklı çocukları. Daha oyun çağında karşılaşılan hayatın acımasız ve gerçek yüzü. Yükü omuzlamaya, makası kapatmaya çalışan fedakar öğretmenler.
2022-2023 Eğitim Öğretim yılında Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına giderken eğitimde fırsat eşitsizliklerinin ortadan kalkacağı, eğitimin her kademesinde ve okul öncesi eğitimde her Türk Çocuğunun eşit fırsatlardan yararlanacağı eğitim ortamları yaratılmalıdır. Hedef okul öncesi eğitimde yüzde yüz olduğu kadar, fırsat eşitlikleri çerçevesinde okul öncesi eğitim ‘’zorunlu ve ücretsiz’’ eğitime dahil edilmesi olmalıdır.