Herkesin birbirini aldatmaya çalıştığı bir toplum!
Toplumsal sorunlarımız gerçekten inanılmaz boyutlarda ve altından kalkılması da her geçen gün zorlaşıyor.
En önemli sorunlarımızın başında birbirimizi nasıl aldatır ve kazıklarız psikolojisi geliyor.
Düşünsenize, bir toplumda herkes birbirini aldatmak için yarışırsa, bu toplumun sonu nereye varır?
Bir tamirat işiniz oluyor, küçücük bir iş için, usta fahiş bir fiyat talep ediyor, başlıyorsunuz pazarlığa, sonunda yarı fiyatına veya altına razı oluyor.
Bir hizmet satın alacaksınız, hemen yüksek bir rakam. Dudağınız uçukluyor.
Bir mal alacaksınız, yine bire satılması gereken mala 3 isteniyor. Kaça tutturabilirse…
Aslında karşıyı aldatıp, kazıklayayım psikolojisindeki bu insanların tamamı sonuçta kendi kendini de aldatıyor. Çünkü toplumsal barış ve huzurumuz bozuluyor.
İnsanların birbirine güvenip, inanmadığı, karşınızdaki insana her an her dakika ihtiyatla yaklaşmak zorunda olma psikolojisi, mutsuzluk ve umutsuzluk yaratıyor.
Kişisel çıkarların her zaman toplumsal çıkarların önünde olduğu bir ülkede mutluluk söz konusu olabilir mi?
İnsanı yaşatan ve ayakta en önemli gıdalar sevgi, saygı ve güven duygularıdır. Bunları sildiğiniz anda insandan geriye fazla bir şey kalmaz.
Birbirimizi aldatıp, kandırarak ne mutlu olabiliriz ne de refahımız artar. Aksine yalnızlaşır ve kısırlaşırız.