Siyaset neyle ilgilenir?
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, “Kadın cinayetleri ve çocuk istismarı siyasetin işi değil” demiş.
Konunun 2020 yılından beri Bakanlığın bilgisi dahilinde olmasına rağmen, cemaatle ilgili hiç ses çıkarılmamış.
Buna karşılık, AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, İsmailağa cemaatine bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.’nin altı yaşındayken imam nikâhıyla 'evlendirildiğine' ve çocuk yaşta seneler boyu cinsel istismara maruz bırakıldığına dair haberler konusunda "Cemaatse cemaat, herkesin ifadeye çağırılması lazımdır" dedi.
Zengin, Meclis Genel Kurulu'ndaki tartılma sırasında, konuyu bir “memleket meselesi” olarak gördüğünü ifade ederek şöyle konuştu: "Annenin, babanın, failin ceza alması yetmez. Yakınları, bunu destekleyen, gören sosyal dokuda kim varsa cemaatse cemaat herkesin ifadeye çağırılması lazımdır" dedi.
Biraz garip değil mi?
Türban siyasetin işi, ama kadın cinayetleri ve çocuk istismarı siyasetin işi değil.
Yasaları kim yapıyor?
TBMM değil mi?
Kadınları ve çocukları koruyan yasaları da TBMM çıkarıyor.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın görev alanı nedir acaba?
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bu ülkede öldürülen yüzlerce kadın ve sakallı sapık adamların kucağına itilip istismara uğrayan zavallı günahsız çocuklarla ilgili politika üretmeyecekse ne iş yapacak?
Kanayan yara haline gelen kadın cinayetleri ve çocuk istismarı bu ülkenin en öncelikli sorunlarının başında geliyor. Dolayısıyla en başta siyasetin işi bu sorunu çözecek yasaların çıkarılıp önlemlerin alınmasıdır.
Elbette, bu iki konuda toplumsal duyarlılık oluşturulması çok önemli.
Ama önce yasaları yapanlar ve bu yasaları uygulamakla görevli olanlar sorumlu ve duyarlı olmalıdır.