ANTAKYA’DA ÖZEL BİR GÜN

YAYINLAMA: 25 Aralık 2022 / 21.05 | GÜNCELLEME: 25 Aralık 2022 / 21.05

Pandemiden bu yana sürekli Hatay’da yaşıyorum. İklim fevkalade güzel… Bulunduğum bölgede hava sıcaklığı 3-4 derecenin altına düşmüyor. Don, kırağı olmuyor. Yağmur pek yakışıklı yağıyor. İki gün yağıyor, dört gün güneş açıyor. Amanoslar’a kar yağıyor, onun soğuğu bulunduğum yere vuruyor, ama dayanılmayacak gibi değil. Eşim ısı transferi profesörü olduğundan evimizi pek güzel yalıttı. Klima ile gündüz, soba ile gece ısınıyoruz. Şimdi de güneşten elde edeceği elektriği evimize uygulamaya çalışıyor. 365 günün çoğunluğu güneşli zira.

24 Aralık gününü Antakya’da geçirdim. Hristiyanlık, dünyaya Antakya’dan yayıldı. 24 Aralığı 25’e bağlayan akşam Noel kutlanıyor, merak ettim, nasıl kutladıklarını. İyi ki de gelmişim, kutlamalar çok coşkuluydu.

Antakya, muhteşem bir kent. İçinde ve etrafında yaşayanlar tarihini hiç bilmiyorlar desem, abartmam… Daha doğrusu farkında değiller. Otelde şahane Antakya gravürleri var. Bir de Milattan Önce VI. yüzyılda Antakya kentinin, kent planı. Fotoğrafını koydum. Tam da benim yaşamak istediğim kent. Amfi tiyatro, hipodrom ve stadyum var. Zaten Milattan Önce ve sonra Antakya’da birkaç kere olimpiyatlar yapılmış. Asi nehrinin oluşturduğu bir de ada bulunuyor kentte. O ada Fransız işgali sırasında doldurulmuş, hatalı olduğu görülünce, Seine nehrindeki adaları doldurmamış Fransızlar.

Kaldığımız otel, yapı olarak farklı bir yer. Otelin elektriğinin yüzde onu güneş panellerinden sağlanıyor. Otopark olarak kullanılan alanın üzeri güneş paneli dolu. Üstte paneller elektrik üretirken, altta arabanız Antakya’nın yakıcı güneşinden korunuyor. Odalarda ve salonlardaki resimlerin hepsi ya gravür ya da eski fotoğraf. Müthiş bir koleksiyon. Utanmasam bütün odalara girip Antakya gravürlerini görecektim, belli olmaz, belki ilerde otel yönetiminden müsaade isterim bu dileğimi gerçekleştirmek için.

Geçtiğimiz Ağustos ayında Füsun Sayek Festival etkinliği içerisinde iklim krizine yönelik kapsamlı bir toplantı yapıldı. Hatta ben de dört seneden beri sürekli yaptığım kompost örneğini götürmüştüm. Selin Sayek Böke konuşmacılardan biri idi. Önemli bir konuya dikkatimizi çekti. Avrupa Birliği ülkeleri pek yakın bir gelecekte, ihraç ettiğimiz tüm ürünlerin nasıl, ne tür enerji ile üretildiğini soracak ve üretimde karbon ayak izinin düşük olması şartını koşacak. Yâni, ivedilikle fosil yakıtları bırakıp, yenilenebilir enerji kaynaklarına geçmemiz gerekiyor. Dolayısıyla güneşimizi, rüzgarımızı kullanabileceğimiz kadar kullanmalıyız. O nedenle güneş enerjisini elektriğe çevirenleri gönülden kutluyorum.

Noel kutlaması için Antakya Rum Ortodoks Kilisesi’ne gittik. Kapının önü çok kalabalıktı. Noel kutlamalarına katılmak üzere Antakya’ya gelmiş çok sayıda yerli turist vardı. Ayin sırasında içeri sadece kilise cemaatini aldılar. Ayin sona erdikten sonra kilise avlusunu açtılar ve gelen tüm misafirlere

çay, kahve ve kurabiyeler ikram ettiler. Kutlamaların bu kısmı güzel ötesi idi. İyi ki tanık oldum. Antakya semalarına yükselen ilahiler, çan sesleri ve havai fişekler çok etkileyici idi. Düşünün yüzlerce insan sözleşmiş gibi, hep bir ağızdan barış, sağlık ve iyilik diliyor bu dünya için… Nasıl uyumlu ve güzel bir topluluk. Kilise avlusunda barışa, sevgiye, sağlığa, iyiliğe yakaran insanların kim, nereli, hangi dinden olduğunun bir önemi yok. Herkes barış ve iyilik için yakarıyor. O kadar etkilendim ki…

Tüm kutsal kitaplarda var: İsteyin, verilecektir.

Dilerim evren, sesimi/sesimizi duymuştur.

24 Aralık günü Antakyada ılık bir hava vardıııııı.

24 Aralık günü Antakya'da ılık bir hava vardııııı.

kilisede mumlarrrr

Kilisede mumlarrr

yazı

yazı 1

yazı 2

ANTAKYA’DA ÖZEL BİR GÜN