İŞ BİRLİĞİ- GÜÇ BİRLİĞİ
İş kurmak, o işi büyütmek ve piyasada tutunmak gerçekten zorlu bir süreç. Hele hele Türkiye gibi öngörülebilirliğin zor olduğu bir ülkede şirket sahibi olmak ateşten gömlek giymek gibi bir şey. Ancak o kadar meşakkatli süreçleri ve badireleri atlatıp piyasada tutunmayı başaran şirketlerimizin ise neredeyse tamamı maalesef bir süre içinde ya bölünmeye uğruyor ya da kapanıyor. Bu hem ülkemizin enerji ve sermaye kaybına yola açıyor hem de Türkiye’den çok büyük dünya markaları maalesef çıkamıyor.
Şirketlerin daha uzun ömürlü olması, sermaye birikimi yapabilmesi, bölünmek yerine birleşmelerin artması için yeni bir iş kültürünün oluşması gerekiyor. Fakat bu da hemen hızlıca olabilecek bir şey değil.
Tabii ki de piyasada tutunmak için tek yol şirket birleşmeleri değil. Ancak ben burada sermaye birikimi az olan bizim gibi toplumlarda bölünmek yerine birleşme kültürünün oluşmasına dikkat çekmek istiyorum.
Bu yeni iş kültüründe şirketler kolaylıkla bir araya gelip birleşmeyi konuşabilmeli. Birleşmenin yaratacağı olası sinerji, yeni iş imkanları, verimlilikler ve güç artışı net bir şekilde ortaya konulabilmeli. Ben özellikle aynı sektördeki şirketlerin her ne kadar aynı piyasada müthiş bir rekabet içinde olsalar da uygun, şeffaf ve güvenli bir platform oluştuğunda güçlerin birleştirilmesi fikrine çok sıcak bakacağını düşünüyorum. Evet; bu platform bu işin olmazsa olmazı…
Peki bu platform nasıl oluşur ? Bu platformun sağlıklı bir şekilde oluşabilmesi için öncelikle bu kültürün, bu bakış açısının yerleşmesi gerekir. Bunun da tabi ki çeşitli yolları var. Öncelikle devletin bu konuda ön ayak olması şart. Yani iş birliği-güç birliği perspektifinden bakarak; şirketler teşvik edilebilir. Sanayi ve Ticaret Odaları farkındalık yaratabilir. Dünyadaki güzel örnekler sunulup, bu konuda uzmanlaşmış akredite şirketlere kolay erişim sağlanabilir.
Aslında biraz teşvik ve motivasyonla oluşabilecek birkaç güzel örnek proje bu işi ciddi manada hızlandırabilir. Yeter ki girişimciler yol haritasını net bir şekilde okuyabilsinler ve başarılı örnekler çoğalsın işte o zaman bölünmek yerine daha fazla birleşmeden bahsedeceğiz. Şartların her geçen gün ağırlaştığı Türk iş dünyasında en azından birlikten doğacak güç ile belki de ayakta kalabileceğiz.