MENEMEN OLAYI VE BÜYÜKLERE SON ÇAĞRI

YAYINLAMA: 28 Aralık 2023 / 03.00 | GÜNCELLEME: 27 Aralık 2023 / 20.59

Bundan tam 93 yıl önce, İzmir’in Menemen ilçesinde, 23 Aralık 1930 günü, askerliğini yedek subay olarak yapmakta olan genç öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay’ın ve yardımına koşan Hasan bekçi ile Şevki bekçinin, şeriat isteyen karanlık bir grup tarafından katledilmeleri korkunç bir gerici hareketinin km taşlarından biridir. Cumhuriyet tarihinin çok önemli olaylarından biri olan bu kalkışma, aynı gerici Şeyh Said’in 1925’deki örümcek kafalılar isyanı gibi, “şeriat” ile “laiklik” arasındaki mücadeleyi gözler önüne seren önemli olaylardan biridir. Bu gerici hareketin arkasından bölgede sıkıyönetim ilan edilmiş, Divanıharp kurulmuş, Mustafa Kemal Atatürk’ün görevlendirmesiyle, General Mustafa Muğlalı başkanlığında yapılan yargılamada bu vatan hainleri idam dâhil çeşitli cezalara çarptırılmıştır. 37 kişi idam edilmiş, 41 kişi çeşitli hapis cezaları almış, 27 sanık beraat etmiş, sorumsuz bulunan 40 kişi de salıverilmiştir.

Değerli büyükler, siz çocuklarınıza, torunlarınıza şehit asteğmen Kubilay’ı anlatmazsanız, onlar “menemen”i sadece soğanlı mı soğansız mı yapılmalı diye tartışılan bir yemek olarak düşünmekten öteye gidemezler.   Bağnaz tarikatçı zorbalar devletin kılcal damarlarına kadar çöreklenir, şeriat isteğiyle ağzından köpük saçan gericiler devletin tüm hücrelerine sızar.  Bu güzelim ülkemizi çağdışı ve yobaz zihinlerden bir daha kurtaramayacağımız bir karanlığa çekerler.

Lütfen buna izin vermeyin.

Korkmayın, güçlü olun. Okullarımızdaki çocuklarımızın körpe zihinlerine doldurulacak hurafelere izin vermeyin. Tarikat düzenine karşı çıkın. Eğitimin “Milli” olması konusunda üzerinize düşeni yapın. Partiler üstü çağdaş ve “milli” olması gereken eğitim sistemimize yeniden dönebilmek için çaba sarf edin, uyanık olun. Çocuklarınıza verilen eğitimi takip edin. Bu; Atatürk ve silah arkadaşlarına, bizi karanlığın derin çukurundan çekip çıkaran Cumhuriyetin kurucu kuşağına borcumuzdur.

93 sene önce bugünlerde yaşanan vahim “Menemen” olayını hatırlatmak isterim.

Tam adıyla Mustafa Fehmi Kubilay, 1930 yılında Menemen’de yedek subay sıfatıyla askerlik görevini yapmaktaydı. Şeyh Esat'ın Manisa'da Nakşibendi tarikatını yaymakla görevlendirdiği Laz İbrahim isimli bir gerici vardı. Bu çağdaşlık düşmanı cahilin görevlendirdiği, Manisa tarafından gelen çember sakallı, sarıklı ve cüppeli, çağ dışı kılıklı, dördü silahlı 6 kişi, 23 Aralık 1930’da sabah namazını takiben camiden aldıkları Yeşil Sancağı yola dikerek silah zoruyla etraflarına adam toplamaya başladılar. Elebaşılar arasında, Giritli Derviş Mehmet, Şamdan Mehmet, Sütçü Mehmet Emin, Nalıncı Hasan, Küçük Hasan vardı. Derviş Mehmet camide namaz kılanlara kendini “Mehdi” olarak tanıttı ve dini korumaya geldiklerini söyledi. Aynı bugünde olduğu gibi, son derece kolay yalan söyleyen bu insanlar, arkalarında 70 bin kişilik halife ordusu olduğunu, öğle saatlerine kadar şeriat bayrağı altında toplanmayanların kılıçtan geçirileceğini anlatmaya başladılar. Diktikleri bayrağın çevresinde dönmeye, tekbir getirmeye, ağızlarından tükürükler saçarak zikretmeye ve “Şapka giyen kafirdir! Yakında yine şeriata dönülecektir.” diyerek bir isyana başladılar.  Yüzyıllarca cahil bırakılmış zavallı halk, kasabaya halife ordusunun geleceği iddiasına inandı ve çok korktu.

Olayların ilçedeki askeri birlikte duyulmasıyla, bir bilgiye göre; alay komutanı, yedek subay Kubilay’ı olay yerine gönderdi. Kubilay bu hareketi bastırmak için bir manga askerle olay yerine geldi. Askerlerin yanından ayrılarak tek başına onların arasına girip teslim olmalarını istedi. Gruptan biri ateş ederek Asteğmen Kubilay'ı yaraladı. Karşıdan bunu gören askerler ateş açtılar. Fakat tüfeklerinde öldürücü etkisi olmayan manevra fişekleri vardı. Derviş Mehmet, “Bana kurşun işlemiyor, gördünüz ben mehdiyim” diyerek zavallı halkı alçakça kandırmaya devam etti.

Kubilay yaralı halde cami avlusuna sığındıysa da Derviş Mehmet ve arkadaşları peşi sıra geldiler. Onlar için caminin kutsiyeti yoktu. Derviş Mehmet, çantasını açıp testere ağızlı bağ bıçağını çıkardı ve yaralı Asteğmen Kubilay’ın başını kesti. Kesik başı yeşil bayrağın sopasına dikmeye çalıştılar ancak başaramadılar. Birisi ip getirdi ve Kubilay’ın başı yeşil bayrağın dikili olduğu sopaya iple bağlandı. Olay yerine yetişen Bekçi Hasan ateş edip gruptan birini yaraladı. Ancak açılan ateş sonucu o da öldü. Arkadaşının yardımına koşan Bekçi Şevki de açılan ateş sonucu öldü.

Bu aşamada askeri birlik olay yerine geldi ve komutan “Teslim olun!” çağrısı yaptı ancak olay çatışmaya dönüştü ve askeri birlik ateş etti. Göstericilerden Derviş Mehmet de dahil bazıları ölürken, bazıları kaçtı. Kaçanların hepsi daha sonra yakalanarak cezalandırıldı.

 

MENEMEN OLAYI VE BÜYÜKLERE SON ÇAĞRI
YORUMUNUZU YAZIN, TARTIŞMAYA KATILIN!
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *