Özgür Özel’e açık mektup: Partinizden bir halt olmaz!

Günlerden beri, partinizin Antep’te belediye başkan adayı arama hikayelerini dinliyorum. Yürekler acısı bir durum. AKP, adaylarını açıkladı, adaylar hızlı bir şekilde kamu arsalarını satışa çıkardı, halkın malını satarak elde edecekleri paralarla da seçim kazanıp, yollarına devam edecekler.

Ya siz! Siz ne yapıyorsunuz?

Hakkında yolsuzluk dosyası bulunan bir adamı, bir holding istedi diye milletvekili adayı gösterip seçtirdiğiniz yetmediği gibi, şimdi o adama belediye başkan adayı aratıyorsunuz.

Yazıklar olsun size! Yazıklar olsun ki, küçük olsun benim olsun siyasetiniz yüzünden milyonlarca insanı AKP’ye mahkum ediyorsunuz!

                                                              ***

Milletvekili seçimlerinde, Merinos Holding istedi diye Kemal Kılıçdaroğlu’nun milletvekili adayı yaptığı söylenen Melih Meriç, bazı kişileri arayıp, büyükşehir belediye başkanı olun diye teklifte bulunuyormuş.

Partinizden birileri diyor ki, “Gökhan Çeliktürk, Uğur Kalkan gibi insanlar var, ama bunları aday göstermek işlerine gelmiyor.”

Peki neden işlerine gelmiyor diye soruyorum. “Çünkü Antep’te seçimin kazanılamayacağı düşünülüyor. E seçime girip kaybeden aday da önümüzdeki genel seçimde potansiyel milletvekili adayı olacak, dolayısıyla bu durum mevcut milletvekillerinin işine gelmiyor.”

Memleket elden gitmiş. Adalet, demokrasi, hukuk kalmamış ne gam!

Şu küçük adamların küçük hesaplarına bakın!

                                                               ***

Siz güya, genel başkan seçilirseniz, ayda bir gün Antep’te yatacaktınız beyefendi, ne oldu? Antep’i siz de mi gözden çıkardınız? Hatay’da o kadar tepkiye rağmen Lütfü Savaş’ı yeniden aday göstermeniz, sizin de az çok nasıl bir politika izleyeceğinizi gösterdi aslında.

Son genel seçimlerde partinizin uğradığı hezimetin ardından değişim diyerek genel başkan seçildiniz. Ama partinizin durumunda zerre kadar bir değişiklik yok. Genel başkan seçilir seçilmez, 1990’ların tüm faili meçhullerinin altında imzası bulunan Meral Akşener’in eteğine yapışmaya kalkıştınız yeniden. Neyse ki onlar sizden daha dirayetli çıktı da “Hayır, asla” deyip, kapıları yüzünüze kapadılar.

                                                               ***

CHP’de herşey eski tas eski hamam devam ediyor. Partinizin genel siyaseti, hem de tepeden tırnağa aynı: “Küçük olsun, benim olsun” İstanbul’da seçimi İmamoğlu ve HDP’nin desteği ile, Ankara’da da bilinçli ve sosyal demokrat ağırlıklı kitlelerin, AKP’ye tepkisi yüzünden kazandınız. Orada partinizin zerre kadar bir başarısı söz konusu değil. Umarım bu seçimde oraları da kaybetmezsiniz!

Böyle olunca da önümüzdeki yerel seçimlerde de alınacak sonuç ortada. Antep gibi gözden çıkardığınız diğer illerde de hiç aday çıkarmayın bence. Milleti boşu boşuna sandık başına yormayın! Siz, sizler, tepeden tırnağa elde ettiğiniz, oturduğunuz koltuklara sıkıca sarılın yeter!

                                                               ***

Yıllardır aynı şeyi söyledim, yine söylüyorum. CHP, misyonunu tamamlamış bir parti, hatta parti de değil, CHP’yi Sevenler Derneği. Sizin bu ülkeye hiçbir faydanız olmayacağı gibi, solun ve sosyal demokrasinin önünü tıkayarak ülkeyi milliyetçi, muhafazakar iktidarlara mahkum hale getirdiniz. İnsanları, yoksulluğa, yolsuzluğa, adaletsizliğe, hukuksuzluğa AKP değil, sizin siyasetiniz, pardon siyasetsizliğiniz mahkum etti. Ülkenin bugün geldiği yürekler acısı durumun, cezaevlerinde hiçten yere özgürlüğünden mahkum bırakılan düzgün, sağlam, onurlu insanların tümünün vebali sizin boynunuza, çünkü müsebbibi sizlersiniz.

Ülkemin bu hale gelmesi AKP’nin politikaları değil, sizin olmayan, halka güven vermeyen politikalarınız. Bir gün bugünlerin tarihi yazıldığında AKP’nin politikalarının geniş halk kitlelerine verdiği zararlar yanında, sizin küçücük menfaatleriniz uğruna bu ülkenin solunun, sosyal demokrasinin önünü tıkayarak ülkeye ne kadar büyük zararlar verip, ağır bedeller ödettiğiniz de yazılacaktır, hiç kuşkunuz olmasın.

                                                               ***

Dünyada, adı ve konumu ana muhalefet olup da ülkenin kaderine bu kadar kötü bir damga vuran sizden başka bir parti var mı bilmiyorum, ama bildiğim ve milyonlarca insanın bildiği gerçek şu ki BU ÜLKEYE ÇOK BÜYÜK KÖTÜLÜK EDİYORSUNUZ!

İnsanların kuru ekmeğe muhtaç olacak kadar yoksullaşması, ülkede eğitimin ve adaletin çökmesi, demokrasinin adının bile unutulması, sizin kadınları, gençleri, başarılı iş insanlarını dışlayarak, ülke yerine kendi küçücük çıkarlarınızı ön planda tutup, halka güven verecek politikalar üretmemenizin bir sonucudur. Seçimin sonucunu beklemeye hiç gerek yok. Bu gidişle büyük bir hezimet daha kapınızda.

Ama, keşke bu sonuçtan zarar görecek olan bir tek siz olsaydınız! Milyonların, geleceğini, umutlarını, hayallerini çaldığınız ve çalmaya devam ettiğiniz için tanrı da tarih de sizi affetmeyecek.