Simi Adası

YAYINLAMA: 30 Aralık 2024 / 00.00 | GÜNCELLEME: 29 Aralık 2024 / 16.12

Simi adası, Yunanistan’ın Oniki Adalar’da bulunan küçük bir adasıdır. Simi, adını Yunan mitolojisinden “Deniz Tanrısı” Poseidon’ın eşi “Nymph Syme’den almaktadır. Osmanlı’da adı Sömbeki olan ada,  Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu, Rodos Şövalyeleri ve Osmanlı İmparatorluğu’na ev sahipliği yapmıştır. 1912-1948 yılları arasında İtalya’ya ve 7 Mart 1948 tarihinden sonra Yunanistan’a katılmıştır. Bodrum Limanı’ndan feribotla ulaşım mümkündür. Ada, Datça limanına 8 km, Bozburun limanına ise 6 km mesafede yer almaktadır.  Rodos adasına 41 km ve Yunanistan’ın Pire limanına 425 km uzaklıkta yer almaktadır.

Sömbeki adı, adada üretilen ve sünger avcılığında kullanılan Sümbek adı verilen gemilerden gelmektedir. Sağlamlığı ve hızlılığı ile ün yapmış Sümbekler, bir dönem Ege Denizi'nin en çok tercih edilen deniz taşıtları olmuştur.

Simi Adası’nda Yapmadan Dönme:

Feribottan iner inmez göreceğiniz 1881’de inşa edilmiş olan ve adanın merkezine nostaljik bir hava katan Saat Kulesi‘ni gözden kaçırmadan,

Saat Kulesi’nin yakınında bulunan ve adaya gelen gemicileri selamlar gibi duran Küçük Balıkçı Heykeli‘nin etrafında dolaşmadan,

Kordon boyunda, 2. Dünya Savaşı’nda adanın kurtuluşunda yaşamını kaybeden, ölen askerlerin anısına kayaya oyulmuş bir kadırga rölyefi olan Meçhul Asker Anıtı’nı görmeden,

Limana girdiğinizde, henüz feribottayken göreceğiniz adete bir ressamın elinden çıkmışçasına, tabloyu yansıtan evleri, her biri diğerinden farklı sokakları ve sokak arasında yükselen 500 basamağı olan sokağı adımlamadan ve limanın üzerindeki tepedeki Yel Değirmenleri‘ni seyretmeden,

15. yüzyılda yapıldığı düşünülen ve adanın güneybatısındaki Panormitis köyündeki Başmelek Mikail Manastırı‘na gitmeden,

14. yüzyılda Aziz John Şövalyeleri tarafından inşa edilen, adanın en yüksek noktasında yer alan ve dolayısıyla oldukça güzel panoramik bir manzaraya sahip olan Simi Kalesi‘ne çıkmadan,

Adanın birçok noktasında bulunan sakin, sessiz ve güzel plajlarında denize girmeden ve su sporları yapmadan

Adanın merkezini baştan başa dolaşan ve turistlerin büyük ilgisini çeken Mini Tren‘e binmeden,

Pastel renkleriyle süslü evleriyle dolu sokaklarda bol bol fotoğraf çekmeden,

Adanın at nalı şeklindeki sahilinde birbirinden sevimli tavernalarında lezzetli yemeklerini tatmadan, gezginlerin ve dünya ünlülerinin buluşma noktalarından olan Manos’s Fish Restaruant’a uğramadan dönmeyin.

 

Simi Adası
YORUMUNUZU YAZIN, TARTIŞMAYA KATILIN!
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *