Gözümüzden kaçan ve kaçırılanlar!

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Türkiye’de yoğun siyasi gündem nedeniyle, bazen çok önemli, hayati ayrıntılar ve çarpıklıklar gözden kaçıyor, kaçırılıyor ve bu da bazılarının işine yarıyor. Mesela hükümet enerji açığını kapatmak için durmadan hidroelektrik santrali yapılmasına çalışıyor. Bunun için ormanlar tahrip edilip, nehirler kurutuluyor. Diğer yandan en büyük sanayi kuruluşlarınız en eski teknolojiyi kullandığı için fazla elektrik tüketiyor. Biz onlarla Türkiye’nin ilk 500 firması arasına girdi, Türkiye’nin en fazla ihracatını yaptılar diye gurur duyarken, onlar ürettiklerini daha ucuza mal edebilmek için çevreyi ve doğayı alabildiğine kirletip, içinden zehir geçen köyleri yaşanmaz hale getiriyorlar. Türkiye’nin çevreye duyarlı bir ülke olmaması bazılarını düşük maliyetle üretim yapıp zengin ederken, milyonların sağlıksız bir çevrede yaşamasına neden oluyor. *** Bir yanda ineğini satıp çevreyi kurtarmak için dava açan adam gibi adamlar var bu ülkede, diğer yanda ülkeye hizmet ediyoruz, yatırım yapıyoruz diye cebine girecek havadan paralar için ülkenin dağını, taşını yerle bir eden vicdansızlar! Rizeli, 67 yaşındaki Kazım Delal, Salarha Vadisi üzerindeki Küçükçayır Köyü’nde yapımı planlanan hidroelektrik santrali projesi için Çevre ve Orman Bakanlığı’nın “Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna ihtiyaç yoktur” diye rapor vermesi üzerine İdare Mahkemesi’ne dava açıyor. Mahkeme, Bakanlığın kararının, yasa ve yönetmelikler ile kamu yararına ve hukuka uygun olmadığı sonuç ve kanaatine vararak, “ÇED raporu gerekli değildir” kararını iptal ediyor. Dava giderleri ve bilirkişi ücretini ödemek için ineğini satan Kazım Delal, Anadolu’nun ırmaklarının özgürce akması için, “Kanımın son damlasına kadar savaşırım” diyor. *** Diğer yanda bir firma Çin’den getirdiği 110 ton böcekli buğdayı Türkiye’ye sokuyor. CHP Ankara Milletvekili Gökhan Günaydın, “Binlerce ton zarar görmüş ve canlı böcek içeren ekmeklik buğday işleme süreçlerinden sonra tüketici sofrasına ulaşmıştır. Muhtemelen de Ramazan ayında bu maldan üretilen işlenmiş gıdalar soframızda olacaktır” dedikten sonra tespitini şöyle aktarıyor: “Bize ulaşan belgelerden, Ambarlı Gümrük Müdürlüğü’nde gümrük talimatlarına aykırı bir yığın işlem yapılmakta ve halk sağlığına aykırı ithal ürünler yurt içi edilmekte ve böylece halk sağlığı ile oynanmakta ve birtakım firmalara haksız kazanç sağlanmaktadır.” Tüketici Örgütleri Federasyonu Genel Başkanı Fuat Engin de yurda sokulan böcekli buğday ile GDO’lu buğday gluteninden duyulan tedirginliği dile getirerek, “Önceki gün Bandırma Limanında yakalanan GDO’lu mısırlar, dün Ambarlı Limanından Türkiye’ye sokulan böcekli buğdaylardan sonra, yarın neyle karşılaşacağımız belli değil” diye isyan ediyor. *** CHP Ankara Milletvekili Doç. Dr. Gökhan Günaydın, halk sağlığına aykırı gıda maddelerinin ithalatında gümrüklerde yapılan usulsüzlüklere ilişkin yaptığı açıklamada, “Kendilerine ulaşan belge, muayene ve analiz raporlarına göre çok sayıda canlı böcek ve yüzde 1.16 oranında zarar görmüş tane tespit edildiği, binlerce ton buğdayın Ambarlı Gümrük Müdürlüğü’nde gümrük talimatlarına aykırı yapılan işlemlerle, halk sağlığının yok sayılarak yurda sokulduğu, zarar görmüş ve canlı böcek içeren ekmeklik buğdayın işleme süreçlerinden sonra tüketicinin sofrasına ulaştığını” ifade ediyor. **** Bakanlık bu tepkiler üzerine bir açıklama yapıyor. Söz konusu buğdayın ilk kontrolünde ithalata izin verilmediğini, ithalatçı firmanın ise yasal hakkını kullanarak ürünü uygun hale getirme talebinde bulunduğunu, Bakanlığın da bunun üzerine ‘elleçleme’ işlemine izin verdiğini, ‘Elleçleme’nin, uluslararası gıda ve sağlık otoriteleri ile yurtiçi mevzuatla kabul görmüş, buğdayın yabancı maddelerden arındırılarak insan sağlığına aykırı bir durumun söz konusu olmamasını sağlayan teknolojik bir yöntem olduğunu söylüyor. Fuat Angin ise, “Böcekli buğdayı uygun hale getirme talebinde bulunan İthalatçı firmanın tüketicinin sağlık ve güvenliğini tehdit eden böcekli buğdayı bilerek ve isteyerek haksız kazanç sağlanmak amacıyla getirdiği de açıktır. Bu nedenle kimliği kamuoyuna açıklanmalıdır” diyor. *** Anadolu insanının çevre bilincinin yeterince gelişmemiş olması, yönetici kesimin çevreye ilgisiz ve duyarsızlığı, bazı insanların halkın sağlığı ve yaşam hakkıyla oynamasına ve bu yolla milyarlarca lira haksız kazanç sağlamasına neden oluyor. Bu arada doğaya karşı girişilen katliamlar, insan sağlığına verilen zararlar çoğu kez sümen altı edilip, üstü kapatılıyor. Bu güzel ülkeye ve insanlarına yazık ediliyor! *** Not: CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler, “CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e, “Polis karakollarında ve Emniyet şubelerinde neden Zaman gazetesi var? Abonelik söz konusu değilse Zaman gazetesi karakol ve Emniyet şubelerinde bedava mı dağıtılmaktadır” diye sormuş. İlahi adam, Taraf Gazetesi mi okuyacaklardı yani!

Gözümüzden kaçan ve kaçırılanlar!