GTO’da gücü ele geçirme mücadelesi...

YAYINLAMA: 21 Nisan 2013 / 20.00 | GÜNCELLEME: 21 Nisan 2013 / 20.00

Oda seçimlerine daha 2 hafta var. Çok uzun bir zaman.  Mücadele erken başladı. İnsanın çelikten sinirleri olması lazım!

Gaziantep Ticaret Odası’nın 13 bin üyesi var. Bunun yüzde 60’ının oy kullanacağını tahmin edersek, yaklaşık 8 bin oy kullanılacak. Büyük bir olay!

 

GTO Meclisi’ne 91 üye seçilecek.

Adaylar, değişik listelerle üyelerden oy istiyor. Birileri gidip birileri geliyor, dil döküyor, sağdan soldan selam getiriyor, tanıdıklara telefon ettiriyor, ortak menfaatlara işaret ediyor ve bu kadar kelamın sonunda oy için ‘söz’ istiyor!

 

Düşünebiliyor musunuz?

Adaylar fabrika gibi çalışıyor! 13 bin üyenin hepsine kimbilir kaç defa gidiliyor?

Akıl, hafsala almaz bir hırs, çalışma, inat…

Benim kişisel gözlemim, bu seçim diğerlerinden biraz farklı.

Mehmet Aslan’ın karşısına rakip olarak çıkan Eyüp Bartık, bireysel bir yarışçı değil, bir misyonun adamı.

Geçen hafta basın toplantısında, “Biz bir ekibiz. Karşınıza ev ödevini yapmış bir ekip olarak çıkıyoruz” derken, verilen resim konuşmalarla çelişti!

Hangi ekip? Hani nerede bu ekip?

Basın toplatısında masada yalnız lojistik firmalarının sahipleri vardı. Hani diğer grupların temsilcileri?

Bartık bu soruyu şöyle yanıtlıyor:

Bu bir seçim. Diğer grupların lokomotifi arkadaşlarım meclise seçilemeyebilirler. Bu nedenle deşifre olmalarını istemiyoruz.”

Bu yanıt tatmin edici olmaktan uzak.

Bartık’ın ifadesine göre ekip, Gaziantep’te ideal bir ticaret yaşamı oluşturabilmek için ticaretin kılcal damarlarına inmiş, tabanın sesini dinlemiş, bilimsel yöntemler kullanarak anketler düzenlemiş. 3 binden fazla üyeye ulaşarak sektörlerin içinden, komitelerin kalbinden veriler toplayıp önyargıdan uzak analizler yaparak Gaziantep ticaret hayatının bugüne kadarki en objektif ve en detaylı fotoğrafını çekmiş.

Peki sonuç…

GTO üyeleri, Gaziantep ticaretini yönlendiren en önemli çatı kuruluş olan Gaziantep Ticaret Odası’nda ‘değişim’ istiyormuş.

 

Bartık’ın ekibi de işte bu ‘değiştirmek’ misyonunu icra için gönüllü ideal insanlardan oluşuyor!..

Buna ‘değişim’ yerine ‘devrim’ demek daha doğru olur diye düşünüyorum.

Ekipten olduğunu bildiğim birisinin bana söylediği, “GTO’da oluşan feodal yapıyı değiştirmek için yola çıktık” iddiasına karşılık bende düşüncelerimi ona şöyle özetledim:

“Bu samimi değil! Benim dinlediklerim ve ‘Odana, Mesleğine, Gaziantep’e Sahip Çık’ projeniz bana bunun bir cemaat hareketi olduğu intibaını veriyor. Yani, ortada büyük bir güç var. ‘Bunu artık biz kullanmak istiyoruz’ demeye getiriyorsunuz.”

 

Bartık, “Gaziantep’te oluşmuş bir ‘Ortak akıl’ diye tanımlanan birlikte iş yapma, uzlaşma felsefesi var. Seçilirseniz, siz bunun neresinde olursunuz?” sorusuna meseleye pek vakıf olmadığı intibaını veren genel ama cemaatın bilinen kavga sevmeyen tavrını benimseyen bir cevap verdi:

Biz bölmeye gelmiyoruz. Uzlaşmacı insanlarız. Konuşuruz, anlaşırız.”

 

Devrim’ bu seçimde gerçekleşmezse, gelecek sefer kesin gerçekleşir! Bartık, “Kaybederseniz vaz mı geçersiniz, yoksa gelecek seçimde de iddianızı sürdürür müsünüz?” sorusuna net cevap verdi:

Biz inançlıyız. Kazanacağımızı düşünüyoruz. Meclise 50’den fazla üye sokacağımızı umuyoruz. Ama olmadı mı, bizim inancımızda vazgeçmek diye bir şey asla yok. Tabii ki devam edeceğiz ve kazanacağız.”

 

Gelecek seçimlerde, yani 2017’de Gaziantep Sanayi Odası’nda da aynı şekilde ‘devrim’ yapılacağını tahmin etmek için kahin olmaya gerek yok.

Üzerinde yaşadığımız topraklara ‘Mezopotamya’ deniyor.

Biz Mezopotamyalıyız! Bütün dinler buradan doğmuş. Göbeklitepe bunu kanıtlıyor. Eskiçağ uygarlıklarının en gelişmiş medeniyetlerinin yer aldığı Mezopotamya’nın yalnız üstü değil, altı da çok zengin. Petrol var, doğalgaz var, madenler var. İşte bu kültürel ve maddi zenginliğin hayat bulduğu Mezopotamya’nın şah damarı Gaziantep’tir.

Antik çağda Karkamış en önemli kentti. Sonra Bağdad. Şam ve Halep derken artık bölgenin bütün dinamiklerinin buluştuğu merkez Gaziantep oldu.

 

Gaziantep Ticaret Odası, söylemeye gerek var mı, bu kentin en önemli kurumudur.

Burayı ele geçirmek istiyorlar.

Hoca Efendi’nin buraya verdiği önemi kavrayamamak için naif olmak gerekir.

Bu seçim diğerlerinden farklı derken, Gaziantep’in değişen kültürel yapısı nedeniyle sureti haktan görünenlere dikkat çekmek isitiyorum.

 

Yarın da aynı konuya devam edeceğim.

 

 

 

 

GTO’da gücü ele geçirme mücadelesi...