SANKO Üniversitesi Hastanesi Organ Nakil Merkezi Sorumlu Hekimi Doç. Dr. Yücel Yüksel ve SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğr. Üyesi, SANKO Üniversitesi Hastanesi Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Mehtap Akdoğan’ın titiz takip ve tedavileri ile iki hastaya böbrek nakli yapıldı.
Kadavradan bağışlanan iki böbrek ile 9 yıldır diyaliz tedavisi gören iki hastaya yeni bir yaşam şansı verildiğini belirten Doç. Dr. Yücel Yüksel, “Bağışlanan böbrekler, merkezimize kayıtlı iki hastamıza başarı ile nakledildi. Şemsi Tebrizi’nin ifadesi ile ‘Hayat bu, bir bakarsın her şey bir anda son bulur; hayat bu, son dediğin an her şey yeniden can bulur’. Hayat böyle” dedi.
Hatay’da yaşayan Seyfo Kartal ve Gaziantep’te yaşayan Sevcan Doğan’ın hayatlarının gece yarısı gelen bir telefon ile değiştiğini kaydeden Doç. Dr. Yüksel, şöyle devam etti:
“Hastanemizde beyin kanaması nedeniyle hayatını kaybeden ve yakınları tarafından organları bağışlanan hastamız, üç kişiye yeni bir yaşam şansı verdi. Beyin kanaması nedeniyle yoğun bakımda takip edilen hastamızın vefatıyla, hastanın yakınları tarafından karaciğer ve böbrekleri bağışlandı.
Hastanemiz organ nakli cerrahi ekibi tarafından başarılı bir operasyonla alınan karaciğer, Malatya'da nakil bekleyen bir hastaya gönderildi. Karaciğer nakli sonrası hasta yeniden hayata merhaba dedi. İki böbrek için ise nakil için bekleyen hastalarımız gece yarısı hastanemize davet edildi.
Nakil öncesi tetkikleri, hastanenin Organ Nakil Koordinatörlüğünce hızlı bir şekilde tamamlandı, hastaların dokularının uyumlu olduğu tespit edildi. Dokular uyumlu çıkınca, ekibimle birlikte hastalarımızı hemen ameliyata aldık. Her iki hastamız da yaklaşık 1,5 saat süren nakli ameliyatından sonra yeni birer böbreğe kavuştu.”
Doç. Dr. Yüksel, “Böbrek nakli sonrası takipleri Hastanemiz Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Mehtap Akdoğan tarafından büyük bir titizlikle yapılan hastalarımız, nakillerin dokuzuncu gününde diyalizden kurtularak yeni böbrekleri ile sağlıklı ve mutlu bir şekilde taburcu edildi” ifadelerini kullandı.
Hatay’da yaşayan 59 yaşındaki Seyfo Kartal, yüksek tansiyon hastalığı sonucu böbreklerinde sorun yaşadığını ve dokuz yıldan beri diyaliz tedavisi gördüğüne vurgu yaptı.
Diyaliz tedavisi görmenin çok zor olduğunu, haftada en az üç gün, dört saat kıpırdamadan diyaliz makinesine bağlandığını vurgulayan Kartal, “Sosyal bir hayatım kalmamıştı. Hatta normal günlük bir yaşam dahi süremiyordum. Her şey kısıtlıydı ve biliyorum ki diyalize girmezsem risk altındayım. Bu da üzerimde çok büyük bir baskı oluşturuyordu” diye konuştu.
SANKO Üniversitesi Hastanesi’nden hiç beklemediği bir anda kadavradan böbrek bağışı gerçekleştiği haberini aldığını anlatan Kartal, duygularını şu sözlerle dile getirdi:
“Nakil için hastaneye çağrılınca inanamadım. Elim ayağım birbirine dolaştı, tüm ailem sevincime ortak oldu. Gayet başarılı bir ameliyat geçirdim. Ameliyat sonrası ikinci gün yürümeye başladım. Artık diyaliz tedavisine gerek yok. Stres yok, ailemle daha güzel, daha rahat bir yaşam süreceğim, torunlarımla daha rahat kucaklaşacağım. Bu bambaşka bir mutluluk. Nakil olduğum günü, yeniden doğduğum gün olduğu için doğum günüm olarak kutlayacağım.
Organlarını bağışlayarak hayata yeniden tutunmamızı sağlayan kardeşimize Allahtan rahmet, ailesine sabır diliyorum, minnet duygularımı sunuyorum. Doktorlarımız için ne söylesem az, hastaneye ilk geldiğimden şu ana kadar çok ilgilendiler. Doktorlarımızdan ve tüm personelden Allah razı olsun, çok teşekkür ediyorum.”
Gaziantep’te yaşayan 55 yaşındaki Sevcan Doğan da dokuz yıldır yaşadığı sağlık problemleri nedeniyle diyaliz makinesine bağlı bir yaşam sürdüğüne dikkat çekti.
İstediğini yiyip içemediğini, sabaha kadar diyalize girecek olmanın stres ve korkusuyla yaşadığını bildiren Doğan, sözlerini şöyle tamamladı:
“SANKO Üniversitesi Hastanesi’nden nakil uygunluğu için haberi gelince, hastaneye nasıl geldiğimi bilemedim. Ameliyatım çok iyi geçti. Nakil sonrasında istediğim gibi yiyip, içmeye başladım. Organ nakli olduğum için çok mutluyum. İhtiyacı olan herkes mutlaka nakil için başvuruda bulunmalı.
Allahtan umudumu hiç kesmedim. Organlarını bağışlayarak bize yeniden yaşam şansı veren kardeşimizin mekanı Cennet olsun, yakınlarına baş sağlığı ve sabır dilerim. Doktorlarımızdan, hastanemizden ve tüm çalışanlarından Allah razı olsun. Yaşama yeniden başladım.”