Hipertansiyona tuz tüketimin artmasının, aşırı kilonun, hareketsiz ve stresli yaşam şartlarının zemin hazırladığı bildirildi.
Dünya Sağlık Örgütü'nün kayıtlarına göre, dünyada 1.5 milyardan fazla hipertansiyon hastası bulunuyor, her yıl 7 milyon kişi yüksek kan basıncı ve bundan kaynaklanan hastalıklar nedeniyle hayatını kaybediyor.
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Asuman Kaftan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tuz tüketimin artması, aşırı kilo, hareketsiz ve stresli yaşam şartlarının yüksek tansiyona zemin hazırladığını söyledi.
Yüksek tansiyonun toplumda 30-40 yaş üzerinde daha fazla görüldüğünü belirten Kaftan, şöyle konuştu:
''Yüksek tansiyon hastası çok olmasına rağmen toplumda çok fazla bilinmiyor. Yüksek tansiyon, şeker gibi hastalıklar geçici hastalıklar değil hastayla yaşayan hastalıklar ancak kontrol altına alınabilir. Bazı hastalarımız yüksek tansiyon tanısı konulduktan sonra ilaç kullanmaya başlıyor. Hastalığın sürekli olduğunu bilmedikleri için belli bir süre sonra ilaç kullanımını ve diyetlerini kesiyor. Yüksek tansiyon sürekli bir hastalık, ilaçların, diyetin ömür boyu uygulanması gerekiyor.''
''Sigara ve alkol kullanmayın''
Enseden başlayan baş ağrısı, baş dönmesi, çift görme, ayaktayken dengeyi kaybetme, aşırı derecede bulantı, kusma ve burun kanamasının yüksek tansiyonun ön belirtileri olduğunu ifade eden Kaftan, şunları kaydetti:
''Bu belirtiler varsa hasta hangi yaşta olursa olsun kardiyoloji kliniğine götürülmeli. Belirtiler tespit edildikten sonra uzmana başvurulmalı. Yüksek tansiyona neden olan, altta yatan başka bir hastalık varsa tespit edilir ve tedavisi yapılır. Bu tedavi yapıldığı zaman yüksek tansiyon ortadan kalkar. Yüksek tansiyona neden olan aşikar başka bir hastalık, 18 yaş altında ve çok ileri yaşta yeni tespit edilmiş hipertansif hastalarda düşünülür. Bu neden bulunup tedavi edilebilirse yüksek olan tansiyon normale dönebilir. Fakat bu grup, yüksek tansiyon hastalarının yalnızca yüzde 5'ini oluşturur.''
Prof. Dr. Kaftan, hastanın günlük tuz tüketiminin 2-3 gramı geçmemesinin önem taşıdığını, sigara ve alkol kullanılıyorsa bunun kesinlikle terk edilmesinin şart olduğunu belirterek, ''Bunun dışında spor ve egzersiz yapma alışkanlığı kazanılmasını öneriyoruz. Hasta kiloluysa kademeli kilo kaybı için yönlendiriyoruz. Bu önlemler gerçekten yerine getirilmesine rağmen hastanın tansiyonu ideal seviyelere gelmiyorsa hastanın taşıdığı risk faktörleri ve tansiyon düzeylerine göre bu önlemlere ek olarak ilaç tedavisi veriyoruz'' diye konuştu. İHA
Dünya Sağlık Örgütü'nün kayıtlarına göre, dünyada 1.5 milyardan fazla hipertansiyon hastası bulunuyor, her yıl 7 milyon kişi yüksek kan basıncı ve bundan kaynaklanan hastalıklar nedeniyle hayatını kaybediyor.
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Asuman Kaftan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tuz tüketimin artması, aşırı kilo, hareketsiz ve stresli yaşam şartlarının yüksek tansiyona zemin hazırladığını söyledi.
Yüksek tansiyonun toplumda 30-40 yaş üzerinde daha fazla görüldüğünü belirten Kaftan, şöyle konuştu:
''Yüksek tansiyon hastası çok olmasına rağmen toplumda çok fazla bilinmiyor. Yüksek tansiyon, şeker gibi hastalıklar geçici hastalıklar değil hastayla yaşayan hastalıklar ancak kontrol altına alınabilir. Bazı hastalarımız yüksek tansiyon tanısı konulduktan sonra ilaç kullanmaya başlıyor. Hastalığın sürekli olduğunu bilmedikleri için belli bir süre sonra ilaç kullanımını ve diyetlerini kesiyor. Yüksek tansiyon sürekli bir hastalık, ilaçların, diyetin ömür boyu uygulanması gerekiyor.''
''Sigara ve alkol kullanmayın''
Enseden başlayan baş ağrısı, baş dönmesi, çift görme, ayaktayken dengeyi kaybetme, aşırı derecede bulantı, kusma ve burun kanamasının yüksek tansiyonun ön belirtileri olduğunu ifade eden Kaftan, şunları kaydetti:
''Bu belirtiler varsa hasta hangi yaşta olursa olsun kardiyoloji kliniğine götürülmeli. Belirtiler tespit edildikten sonra uzmana başvurulmalı. Yüksek tansiyona neden olan, altta yatan başka bir hastalık varsa tespit edilir ve tedavisi yapılır. Bu tedavi yapıldığı zaman yüksek tansiyon ortadan kalkar. Yüksek tansiyona neden olan aşikar başka bir hastalık, 18 yaş altında ve çok ileri yaşta yeni tespit edilmiş hipertansif hastalarda düşünülür. Bu neden bulunup tedavi edilebilirse yüksek olan tansiyon normale dönebilir. Fakat bu grup, yüksek tansiyon hastalarının yalnızca yüzde 5'ini oluşturur.''
Prof. Dr. Kaftan, hastanın günlük tuz tüketiminin 2-3 gramı geçmemesinin önem taşıdığını, sigara ve alkol kullanılıyorsa bunun kesinlikle terk edilmesinin şart olduğunu belirterek, ''Bunun dışında spor ve egzersiz yapma alışkanlığı kazanılmasını öneriyoruz. Hasta kiloluysa kademeli kilo kaybı için yönlendiriyoruz. Bu önlemler gerçekten yerine getirilmesine rağmen hastanın tansiyonu ideal seviyelere gelmiyorsa hastanın taşıdığı risk faktörleri ve tansiyon düzeylerine göre bu önlemlere ek olarak ilaç tedavisi veriyoruz'' diye konuştu. İHA
RSS