“Gaziantep’te işçi sınıfının emek sınıfının bugünlerdeki en büyük sorunu maalesef barınma hakkı konusu” diyen Bilal Öztokmak, “Yaşam pahalılığı ve pahalı kira ve konut sorunundan dolayı memur ve öğrencilerin tercih etmek istemediği bir şehir haline geldik. Ve bu sorun her yıl katlanarak devam ediyor. Bu rastlantısal bir sonuç değil” ifadelerini kullandı.
İşçi sınıfının en büyük sorunu barınma
Başkan Öztokmak, “Bu sorun devasa bir hale gelmiştir. Özellikle içinde bulunduğumuz yıla baktığımız da konut ve kira fiyatlarının katlanarak artmaya devam ettiğini görüyoruz. Zorunlu bir yaşam alanı elde etmek mecburiyetinde olan emek sınıfı, bu şehrin işçileri bu durumdan en çok etkilenen kesim. Ülkemizde ki düşük ücretler, asgari ücret başlı başına bir sorunken, şehrimiz özelinde ise asgari ücret seviyeleri ile barınmaya çalışmak daha da büyük sorun. Gaziantep bir işçi şehri, sadece organize sanayi bölgelerinde iki yüz bin civarı işçi çalışıyor. Ücret ortalamalarına baktığımızda ise sanayi bölgelerinde sadece bir iki işyerinde işçinin sendikalaşma sonrası toplu pazarlık hakkı ile elde etmiş olduğu istisnai durum harici, asgari ücretli insanların oluşturduğu bir kent. Ve bunun yanında asgari ücret altında çalıştırılan ciddi oranda mülteci işçiler olduğu da bu şehrin ayrı bir gerçeği” şeklinde ifadeler kullandı.
Yüzbinlerce insan politikaların mağduru
Öztokmak, Gaziantep’ te insan yaşamını önceleyen sosyal devlet ve sosyal devlet anlayışının sınıfta kaldığını kaydederken, “Bu şehrin emekçileri ve yoksulları için beton bloklar içinde ki 80-100 metre barınacakları bir ev bile hayal haline getirilmiştir. Belediyelerin; mülkiyetlerinde yüksek oranda toprak bulunduran bir avuç insanın rant politikalarına boyun eğmeden, toplumun her bireyinin insan onuruna yaraşır barınma hakkına kavuşabileceği imar politikaları yürütmesi gerekmektedir. Aksi halde bunun kazananı bir düzine insan oluyor ama bu şehrin yüzbinlerce insanı bu politikaların mağduru” dedi.
Tez Koop İş Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Bilal Öztokmak, konuşmasını şu cümlelerle bitirdi: “TOKİ ile birlikte uygulanan çeşitli projeler var ama sorunun katlanarak arttığına baktığımızda etkisiz veya yetersiz olduğunu görüyoruz. Kamu topraklarının üzerine, yani daha düşük maliyetle oluşturulan konutlar bile kar beklentisi ile işçilerin ulaşamayacağı paralara satılıyor. Bu şekilde yapılan konutların bir diğer yönü ise organize sanayi bölgelerine yakın köy bölgelerinde yapılan bu projeler, insanların fabrikadan eve evden fabrikaya ulaşımlarını baz alan, şehirden ve toplum yaşamından koparan nitelikte olması. Bugün Gaziantep sokaklarına inip şehrin sorunları sorulduğunda herkesin ilk söyleyeceği şey konut edinmede ki ve kiralarda ki artış olacaktır. Bu sorunun en büyük muhatabı ve mağduru olan işçilerin temsilcileri olarak bizlerin bunu duyurması çözüm talebinde bulunması gerekiyor.”
Barınmak bir hak ve sosyal devlet buna uygun politikalar yürütmek zorunda
Başkan Öztokmak, “Şehri yönetenlere işçiler adına bir kez daha çağrı yapıyoruz, imar ve yerleşim politikalarını yüksek fiyatlı konut üretmek için değil, halkın ulaşabileceği, barınma hakkını sağlayabileceği şekilde değiştirmelerini talep ediyoruz. İşçilerin oluşturulan bu düzende nasıl yaşaması bekleniyor, bu sorunun gözetilmesi, farkına varılabilmesi için insanların parklara sokaklara çadır kurup barınmaya çalıştığında mı farkındalık oluşacak. Ege’de, Akdeniz’de deniz kenarında villa alınabilecek fiyatlara artık bu şehirde 100 metrekare ev alınıyorsa, mevcut imar ve yerleşim politikalarından, bu yönetim anlayışından vazgeçip çözümünü talep etmek, beklemek bu şehrin işçilerinin hakkıdır. Barınmak bir haktır ve sosyal devlet buna uygun politikalar yürütmek zorunda” dedi. Hüseyin Karataş