Kredi kartlarına uygulanan aylık %9.25 faizin yıllık %125’lere, bileşik faizle birlikte %2 yüzlere kadar yükselmesine normal bir uygulama olmadığı vurgulanırken, bir yandan mevduat faiz oranları düşürülürken, diğer yandan kredi kartına yüksek faiz uygulanması büyük haksızlık olarak değerlendirildi.
Kredi kartı faizleri
temerrüt faizini aratmıyor
Kredi kartlarına uygulanan aylık faiz oranının çok yüksek olduğunu açıklayan Hamiş, aylık ortalama faizin %9.4 civarında olduğunu, bu rakamın mevcut faiz oranlarına bakıldığında çok yüksek olduğunu söylerken, kredi kartına uygulanan aylık faiz yıllık olarak hesaplandığında ve bileşik faizle birlikte çok daha korkunç rakamlara ulaştığına dikkat çeken Hamiş, sözlerine şöyle devam etti:
Faiz politikası bankaların ayıbı
İnsanlara kredi kartı verildiğine, bankaların mevduat faiz oranları yıllık %80-90 civarındaydı. Bugün aynı bankalar mevduat için uyguladıkları faiz oranlarını %30-40’lara kadar düşürdü. Ama kredi kartı faiz oranları hiç düşmüyor. Aslında onu da düşürmeleri gerek. Neden yapmıyorlar? İşte bu da bankaların ayıbı.
Bire aldığı parayı üçe katlayıp satamaz
Şu anda mevduat faizini ödenen en fazla miktarın brüt %44 olduğunu kaydeden Hamiş sözlerini şöyle sürdürdü: “Mevduat faiz oranı ayla bölündüğünde %3.5 olur. Ancak bankaların uyguladığı aylık faiz oranı bunun tam üç katı. Yani halktan tam üç kat fazla faiz alıyorlar. Bu yanlış. Bu şekilde adalet mekanizması da zedeleniyor. Burada yapılacak iş, banka madem ticaret yapıyor, amaç kar bile olsa bile aldığı parayı üçe katlayıp satamaz. Hükümet buna acilen çözüm bulmalı. Kredi kartlarına uygulanan faiz üç katına çıktığında halkı sıkıntıya sokuyor. Bu uygulama adalet mekanizmasını zedelediği gibi piyasadaki kazancında helal kazanç olmadığını ortaya çıkarıyor. En önemlisi kredi kartı da kullanan çoğunluk fakir ve dar gelirli kesim, onun için gerekli önlem alınmalı.”
Kredi kartı krizi
Bayram Hamiş, bankaların daha önce her önüne gelene kredi kartı verdiğini hatırlatırken de “O zaman insanlar gücüne göre kredi kartını kullanıyordu. Ama sonra kriz çıktı. İnsanlar işinden oldu, işsiz kaldı. Dolayısıyla ellerindeki kredi kartları da onlar için bir milli piyango kadar değerli oldu ve sonunu düşünmeden kullanmaya devam ettiler. Ödemeye gelince hepsi 1.01 döküldü. Sıkıntıya girdi. Eksik ödendi, çoğu ödeyemedi, yüksek faiz yüksek borçlarla karşı karşıya kaldı. Sonra haciz işlemleri başladı. Tüm bunlardan sonra insanların yaşamı altüst oldu, saldıkları ve aile düzenleri bozuldu. O mini mini harflerle yazılan ve hiç okumadan imzalanan sözleşmeler insanlar için yıkım oldu. İntiharlar ve cinayetler birbirini kovaladı. Yazıldı, çizildi. Sonunda devlet soruna el atarak hem ödenmeyen faizler için, hem ödenenler için yasa değişikliği yaparak, eşit şekilde mağduriyetin giderilmesi için çaba harcadı. Faiz oranları düşürüldü. Ödenen fazla faizler iade edildi. Ödenmeyenlerin miktarı yeniden belirlendi. Ama felaket hala sürüyor” dedi.
RSS