ANASAYFA arrow right 20 Yıl Önce

Krizlerden ders aldık

Krizlerden ders aldık
YAYINLAMA: 29 Ekim 2021 / 14.45
GÜNCELLEME: 29 Ekim 2021 / 14.45
Gaziantepli sanayicinin markalaşma, verimlilik ve toplam kalite anlayışlarını birer kavram olmaktan çıkarıp, ekonomik hayatın vazgeçilmez unsurları olarak kabul ettiği vurgulandı. Bu değişime açık yönetim anlayışının ortaya çıkışında, yaşanılan krizlerden alınan derslerin ve payının olduğu ifade edildi.

Koçer Gaziantep'i anlattı

Dünya gazetesi sahibi Nezih Demirkent’in ölüm yıldönümü nedeniyle dün İstanbul Marmara Otel’de düzenlenen anma toplantısında kentler sanayileri ne anlatıyor paneli düzenlendi.

İstanbul, Gaziantep, Çorum, Bursa ve Erzurum kentlerinin sanayi alanındaki başarıları anlatıldığı panele katılan yönetim kurulu üyesi ve Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Nejat Koçer, Gaziantep'in girişimci profili Zeugma ve milli mücadele ruhu ile bir marka şehri olduğunu vurguladı. Koçer, her krizden fazlasıyla etkilenen Gaziantep'in, krizlerden fırsat çıkarmayı öğrendiğini, 1991'de Körfez krizi nedeniyle Ortadoğu pazarını kaybedince, Rusya pazarına yöneldiğini, 1998'de bu pazar da tehlikeye girince bu kez Avrupa ve ABD pazarına yönelmeye başladığını anlattı.

Sektörel yelpaze zengin

Krizlerde pes etmek yerine fırsat arayan Gaziantep'in, aradığı fırsatları bulma başarısını gösterdiğini ve bugün dünyanın 120 ülkesine mal ihraç eden konuma geldiğini ifade eden Nejat Koçer şunları söyledi: Gaziantep'in bu fırsatları yaratmasında kuşkusuz sektörel yelpazesinin zenginliği çok etkili olmuştur. Bugün birçok kent belli sektörlerde yoğunlaşırken Gaziantep'te gıdadan tekstile, kimyadan plastiğe, makine metalden otomotiv yan sanayi, orman ürünlerinden ayakkabı sektörüne kadar uzanan dengeli bir sektörel yapı mevcuttur. Gaziantep sanayisinde adı geçmeyen iplik, pamuk çırçırlama, polipropilen iplik, ayakkabı, bisküvi, çikolata, sabun veya sanayi sektörleri bugün kent sanayisinde önemli oranlarda katma değer yaratmaktadır.

Gaziantep'te işler kötü ise

Türkiye'de de kötüdür

Gaziantep'in Anadolu sanayileşmesinde öncü rol üstlendiğini ve gelişim sürecinin tamamını da, bu misyonun gerekleri doğrultusunda hareket ettiğini vurgulayan Nejat Koçer, “Gaziantep sanayisi, hantal bir yapıya bürünmemiştir. Öncü kimliğinin yanı sıra Gaziantep'e yüklenen misyonunda Türkiye için örnek teşkil etmesidir. Gaziantep'te işler iyi ise Türkiye'de iyi, Gaziantep'te İşler kötü ise Türkiye'de de kötüdür gibi bir sebep sonuç ilişkisi ortaya çıkmıştır. Gaziantep üzerine yüklenen bu ağır yükü başarıyla ve kararlılık ve taşıdı bugüne kadar. Bunu sağlamak için farklı kitlelere sahip olmanız gerekiyor. En başta da girişimcilik ruhunu ihtiyaç var. Gaziantep'te yönden çok şanslı bir kent. Zira tarihinden bu yana süre gelen üretim kültürü Gaziantep'te sağlam bir girişimci profili ortaya çıkarmıştır. Gaziantep'te yaşayan herkesin kafasında her an yaşama geçirebilecek yerli bir proje, yeni bir yatırım konusu hep vardır. Zira her yerde girişimci bulamazsınız. Türkiye bu gerçeği anlayamadığı için yıllarca boşa para verdi, zaman harcadı. Her kenti sanayileştirmek adına organize sanayi bölgeleri yapıldı. Ama sonuç ortada. Girişimcinin olmadığı yerde sanayi olmadı. Gaziantep 4. Organize sanayi bölgesine ulaşırken, deyim yerindeyse zorla sanayileştirme ye çalışan birçok ilde, organize sanayi bölgeleri atıl bekliyor. Gaziantep bu noktaya taşıyan insan profili bugünden yarına değil. Bugün birçok şirkette üçüncü kuşak ejder iş başına geçmiştir. Büyük çoğunluğu aile şirketi olan Gaziantepli firmalar, artık profesyonel yönetim anlayışını ön plana çıkarıyor ve toplam kalite anlayışı ile buluşuyor” dedi.

Türkiye ve dünyaya mal üretiyoruz

Gaziantepli sanayicinin, markalaşma, verimlilik ve toplam kalite anlayışlarını birer kavram olmaktan çıkarıp, ekonomik hayatın vazgeçilmez unsurları olarak kabul ettiğini hatırlatan Koçer, bu değişime açık yönetim anlayışının ortaya çıkışında, yaşanılan krizlerden alınan derslerin ve çok büyük olduğunu söyledi.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *