Polat, insan gıdası olarak tüketilmeye elverişli olmayan her türlü tarımsal ürün ve gıda sanayi atıklarının biyolojik yolla değerlendirilerek hayvansal ürünlere dönüştürülmesi gerektiğine dikkat çekti.
İnsanlar evine ve
köyüne bağlı kalmalı
Polat, hayvancılığın kırsal kesimde yaşayan milyonlarca insanın esas işi olduğunu belirterek, günün 24 saatinde hizmet gerektiren bu işkolunun insanların evine ve köyüne bağlanması için desteklenmesi gerektiğini açıkladı. Hayvansal ürünlerin ve ihtiyaç fazlası hayvanların kolayca satılıp paraya dönüştürebilmesinin, ailenin en güvenilir kredi kaynağı niteliğini taşıdığını açıklayan Polat sözlerine şöyle devam etti:
AB bütçede %50’den fazla kaynak ayırıyor
Hayvancılık hem sosyal, hem de ekonomik yönlerinden fevkalade büyük öneme sahip olan fakat tüm avantajlara karşılık, çeşitli sosyal ve ekonomik olumsuzluklardan çabuk etkilenebilen bir sektör. İleri ülkeler bunun bilincine vardıkları için hayvancılık sektörüne en fazla himaye edilmesi gereken sektör statüsü tanınmışlardır. Örneğin Avrupa Birliği’nin ortak bütçesinin %50’den fazlası yıllardan beri hayvancılık sektörü ile ilgili sübvansiyonlara ayrılmaktadır. Süt sübvansiyonu yoluyla hayvan sahiplerine inek başına yılda 50 milyon TL yardım yapılıyor. Bizim ülkemizde dana için 20 milyon veriliyor. Bunun %20’si kesintilere gidiyor.