Anadolu Üniversitesi Okuyanları ve Mezunları Eğitim-Kültür Vakfı, bir milyonu aşkın öğrencisi bulunan Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi sınavlarında uygulanan “4 yanlışın 1 doğruyu götürmesi” uygulamasının iptali için Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvuruda bulundu.
Anadolu Üniversitesi Okuyanları ve Mezunları Eğitim-Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Remzi Kızılkaya, 2016-2017 öğretim yılı itibariyle Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) talimatıyla açıköğretim sistemi kapsamında yapılan sınavlara “4 yanlışın 1 doğruyu götürdüğü” yeni ölçme ve değerlendirme sistemi getirildiğini belirterek, uygulamanın iptali için Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvuruda bulundu.
Kızılkaya başvuruda, açıköğretim sınavlarının öğrenmenin kontrol edildiği, başarının tespit edildiği türden sınavlar olduğunu, seçme ve eleme sınavları olmadığını ve bu sistemin açıköğretimin doğasına ve yapısına pedagojik olarak uygun olmadığını belirterek, “İlgili dersin ilgili konusunda yeterli olan öğrencinin doğrusunu yok sayarak, götürerek ‘yeterlisin ama yeterli değilsin’ demek uygun görülmemektedir” ifadelerini kullandı.
Başvuruda bu sistemin neden iptal edilmesi gerektiği vakıf tarafından gerekçeleriyle açıklanırken, uygulamanın çağdaş eğitim bilimleri literatüründe davranışçılıktan ziyade yapılandırmacılık eğitim anlayışının ön planda olduğu belirtildi ve “Bir yandan çalışıp kendisine, ailesine ve ülkesine hizmet ederken bir yandan okuyarak kendini geliştirmek gayesi ile hareket eden açıköğretim öğrencilerini bu şekilde zorlamak ve en önemlisi azim ve isteklerini kırarak bu sayede sistemden uzaklaştırmak çok da anlamlı görülmemektedir” denildi.ANKA
Anadolu Üniversitesi Okuyanları ve Mezunları Eğitim-Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Remzi Kızılkaya, 2016-2017 öğretim yılı itibariyle Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) talimatıyla açıköğretim sistemi kapsamında yapılan sınavlara “4 yanlışın 1 doğruyu götürdüğü” yeni ölçme ve değerlendirme sistemi getirildiğini belirterek, uygulamanın iptali için Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvuruda bulundu.
Kızılkaya başvuruda, açıköğretim sınavlarının öğrenmenin kontrol edildiği, başarının tespit edildiği türden sınavlar olduğunu, seçme ve eleme sınavları olmadığını ve bu sistemin açıköğretimin doğasına ve yapısına pedagojik olarak uygun olmadığını belirterek, “İlgili dersin ilgili konusunda yeterli olan öğrencinin doğrusunu yok sayarak, götürerek ‘yeterlisin ama yeterli değilsin’ demek uygun görülmemektedir” ifadelerini kullandı.
Başvuruda bu sistemin neden iptal edilmesi gerektiği vakıf tarafından gerekçeleriyle açıklanırken, uygulamanın çağdaş eğitim bilimleri literatüründe davranışçılıktan ziyade yapılandırmacılık eğitim anlayışının ön planda olduğu belirtildi ve “Bir yandan çalışıp kendisine, ailesine ve ülkesine hizmet ederken bir yandan okuyarak kendini geliştirmek gayesi ile hareket eden açıköğretim öğrencilerini bu şekilde zorlamak ve en önemlisi azim ve isteklerini kırarak bu sayede sistemden uzaklaştırmak çok da anlamlı görülmemektedir” denildi.ANKA