Üniversite eğitiminde nitelik düşecek
Baraj puanının kaldırılmasıyla üniversite eğitimindeki niteliğin düşürülmesinin önünün açıldığını kaydeden Başkan Parlakçı, “Halbuki, karşımızda devasa boyutlara gelmiş bir sorun bulunuyor. Sınav odaklı bir eğitim sisteminde ‘Sıfır çeken öğrenciler’, belirli üniversitelerin belirli bölümlerine oluşan yığılmalar, üniversiteler arasındaki eşitsizlikler ve demokratik bir öğrenme ortamının ortadan kaldırılması daha köklü bir sistem değişikliğine ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor. YÖK, sınav barajının düşürülmesi uygulamasına geçerek üniversite eğitiminde de zaten sorgulanmakta olan, niteliğin düşürülmesinin önünü açtı. Şunu ifade etmeliyiz ki nitelikli ve eşitlikçi bir eğitimi ancak insandan, toplumdan ve doğadan yana olan ve akademik özgürlüğün olduğu bir üniversite sağlayabilir” tespitini yaptı.
Demokratik ve özgürleştirici bir eğitim modeli benimsenmeli
Milyonları bulan diplomalı işsizlerin, ataması yapılmayan öğretmenlerin Türkiye’nin en önemli sorunlarından birini oluşturduğunu vurgulayan Başkan Parlakçı, “Bu karardan anlaşılmaktadır ki YÖK ve MEB sayıları milyonları bulan genç işsizliği sorununa çözüm üretmekten vazgeçmiş. Bu nedenle, barajı kaldırmak sadece vakıf üniversitelerine daha fazla ‘müşteri’ kazandırmaya yarayacak, gençlere ve ailelerine ‘pembe hayaller’ pazarlanmasını sağlayacak. Diplomalı işsizler ordusu gerçeği ise yaratılan umutları yerle bir edecek. Yükseköğretim politikalarında bugüne kadar izlenen yol haritası tümüyle terk edilmeli. Eğitimin temel bir hak olduğu gerçeğinden hareketle okul öncesinden yükseköğretime nicelik değil nitelik öne çıkarılmalı, kamusal, demokratik ve özgürleştirici bir eğitim modeli benimsenmeli” açıklamasında bulundu. Ali Göksular