Antepfıstığını kuraklığa dayanıklı bir meyve türü olarak değerlendiren, ancak dayanıklılığın bir yere kadar olduğunu hatırlatan Aslan, Antepfıstığının bölgede ve Gaziantep’te kuraklıktan dolayı tercih edildiğini kaydetti
Gaziantep Antepfıstığı Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Nevzat Aslan, fıstık rekoltesi hakkında Sabah’a önemli açıklamalarda bulundu. Fıstıkta rekolte artışının yağışa bağlı olduğunu vurgulayan Aslan, “2017 yılında fıstık ağaçları az meyve vererek kendini dinlendirdi. Dinlenen ağaçlar yeni meyve gözlerini arttırdı. Meyve gözlerine bakacak olursak 2018 yılında umutluyuz ve yüksek bir fıstık rekoltesi bekliyoruz” dedi.
2018 yılı için “kuraklık var”
demek için henüz erken
Gaziantep’e Ekim ayından Ocak ayının sonuna kadar metrekareye toplamda ortalama 233 kilogram yağış düştüğünü belirten Aslan, Gaziantep’in uzun yıllara göre yağış ortalamasının 550 kilogram olduğunu söyledi. Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs ayında da yağışların beklenildiğine dikkat çeken Aslan, 2016 yılında metrekareye toplamda ortalama 240 kilogram düşmesine rağmen 170 bin ton fıstık rekoltesi olduğuna vurgu yaptı. “2016 yılında sezon kurak olduğu halde Antepfıstığı ağaçlarında meyve gözü vardı ve meyvelerini de verdiler. Ama ağaçlar bir sonraki yılın meyve gözlerini kuraklıktan dolayı koruyamadı. Bu nedenden dolayı fıstık rekoltesi 2017 yılında düştü. 2018 yılı içinde “kuraklık var” demek için henüz erken. Tarla bitkileri için yağışlar şimdilik yeterli, çok yıllık bitkiler içinde mevsim ortalarındayız. Yani yağış az yağdı, ancak yağması gereken dönemlerde yağdı” şeklinde açıklamada bulundu.
Çiftçiler Antepfıstığına yöneliyor
Antepfıstığının kuraklığa dayanıklı bir meyve türü olduğunu ancak dayanıklılığında bir yere kadar olduğunu hatırlatan Aslan, Antepfıstığının hem bölgede, hem çevre illerde, hem de Gaziantep’te kuraklıktan tercih edildiğini kaydetti. Daha önce arpa, mercimek ve nohut ekilen yerlere Antepfıstığının ekilmeye başlandığının altını çizen Aslan, “Son yıllardaki yağışlardaki düzensizlikten dolayı veya eksilmesinden vatandaş buğday, arpa ve mercimek ektiği zaman ektiği tohumu alamıyor. Bu defa çiftçi Antepfıstığına yöneliyor. Bu şekilde tarla tarımı yapılmayan 2. 3. ve 4. sınıf arazilere Antepfıstığı dikerek araziyi değerlendirmiş oluyoruz” ifadesini kullandı.
Su olduğu zaman “var yılı yok yılı”
arasındaki fark kapanıyor
Antepfıstığı yetiştiriciliğinin geliştiğini ve fiyat olarak gerçek değerini bulduğunu sözlerine ekleyen Gaziantep Antepfıstığı Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Nevzat Aslan, konuşmasına şöyle devam etti: “Su olduğu zaman Antepfıstığındaki “var yılı yok yılı” arasındaki fark kapanıyor. Çiftçi fıstığı suladığı zaman, yok yılında bile ürün alabiliyor. 2017 yılında fıstık rekoltesi düşüktü. Ağaçlar incelendiğinde meyve gözleri açısından yeni sezon umut verici bir görüntü var. 2017 yılında fıstık ağaçları az meyve vererek kendini dinlendirdi. Ağaçlar yeni meyve gözlerini arttırdı. Meyve gözlerine bakacak olursak 2018 yılında umutluyuz ve yüksek bir fıstık rekoltesi bekliyoruz.” Hüseyin Karataş
Gaziantep Antepfıstığı Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Nevzat Aslan, fıstık rekoltesi hakkında Sabah’a önemli açıklamalarda bulundu. Fıstıkta rekolte artışının yağışa bağlı olduğunu vurgulayan Aslan, “2017 yılında fıstık ağaçları az meyve vererek kendini dinlendirdi. Dinlenen ağaçlar yeni meyve gözlerini arttırdı. Meyve gözlerine bakacak olursak 2018 yılında umutluyuz ve yüksek bir fıstık rekoltesi bekliyoruz” dedi.
2018 yılı için “kuraklık var”
demek için henüz erken
Gaziantep’e Ekim ayından Ocak ayının sonuna kadar metrekareye toplamda ortalama 233 kilogram yağış düştüğünü belirten Aslan, Gaziantep’in uzun yıllara göre yağış ortalamasının 550 kilogram olduğunu söyledi. Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs ayında da yağışların beklenildiğine dikkat çeken Aslan, 2016 yılında metrekareye toplamda ortalama 240 kilogram düşmesine rağmen 170 bin ton fıstık rekoltesi olduğuna vurgu yaptı. “2016 yılında sezon kurak olduğu halde Antepfıstığı ağaçlarında meyve gözü vardı ve meyvelerini de verdiler. Ama ağaçlar bir sonraki yılın meyve gözlerini kuraklıktan dolayı koruyamadı. Bu nedenden dolayı fıstık rekoltesi 2017 yılında düştü. 2018 yılı içinde “kuraklık var” demek için henüz erken. Tarla bitkileri için yağışlar şimdilik yeterli, çok yıllık bitkiler içinde mevsim ortalarındayız. Yani yağış az yağdı, ancak yağması gereken dönemlerde yağdı” şeklinde açıklamada bulundu.
Çiftçiler Antepfıstığına yöneliyor
Antepfıstığının kuraklığa dayanıklı bir meyve türü olduğunu ancak dayanıklılığında bir yere kadar olduğunu hatırlatan Aslan, Antepfıstığının hem bölgede, hem çevre illerde, hem de Gaziantep’te kuraklıktan tercih edildiğini kaydetti. Daha önce arpa, mercimek ve nohut ekilen yerlere Antepfıstığının ekilmeye başlandığının altını çizen Aslan, “Son yıllardaki yağışlardaki düzensizlikten dolayı veya eksilmesinden vatandaş buğday, arpa ve mercimek ektiği zaman ektiği tohumu alamıyor. Bu defa çiftçi Antepfıstığına yöneliyor. Bu şekilde tarla tarımı yapılmayan 2. 3. ve 4. sınıf arazilere Antepfıstığı dikerek araziyi değerlendirmiş oluyoruz” ifadesini kullandı.
Su olduğu zaman “var yılı yok yılı”
arasındaki fark kapanıyor
Antepfıstığı yetiştiriciliğinin geliştiğini ve fiyat olarak gerçek değerini bulduğunu sözlerine ekleyen Gaziantep Antepfıstığı Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Nevzat Aslan, konuşmasına şöyle devam etti: “Su olduğu zaman Antepfıstığındaki “var yılı yok yılı” arasındaki fark kapanıyor. Çiftçi fıstığı suladığı zaman, yok yılında bile ürün alabiliyor. 2017 yılında fıstık rekoltesi düşüktü. Ağaçlar incelendiğinde meyve gözleri açısından yeni sezon umut verici bir görüntü var. 2017 yılında fıstık ağaçları az meyve vererek kendini dinlendirdi. Ağaçlar yeni meyve gözlerini arttırdı. Meyve gözlerine bakacak olursak 2018 yılında umutluyuz ve yüksek bir fıstık rekoltesi bekliyoruz.” Hüseyin Karataş