Yılmazkaya, “Zaten milletimiz, giderek artan pahalılığın pençesinde kıvranıyor. Yeni yıla girerken, ülkemiz, olağanüstü bir zam fırtınasıyla, alt üst olmuştu. Özellikle yılbaşı gecesi zirve yapan enerji zamları, vatandaşın ve esnafın canını çok yaktı. Yakmaya da devam ediyor. AKP Hükümetinin bu zam politikası vatandaşımıza iğneden ipliğe yeni zamlarla tekrar dönecek” dedi.
Hükümet sanayicisini ve vatandaşını batırıyor!”
“Son bir yılda sanayide kullanılan doğalgaza yüzde 435, elektrik üretiminde kullanılan doğalgaza yüzde 290 zam yapıldı. Sanayide kullanılan elektriğe; yüzde 200’e yakın zam yapıldı! Üstüne üstlük birde enerji kesintileri yaşandı!” diyen Yılmazkaya, Hükümetin söylemleriyle dövizi köpürterek 8,5 liralardan 18 Türk Liralarasın taşıdığını, sanayiciyi ve üreticiyi fiyat alıp veremez hale getirdiğini, sonra 20 Aralık kumpasıyla yüksek kurdan ara malı ithal eden sanayiciyi perişan ettiğini, ardından ihracat gelirinin yüzde 25’ine el koyduğunu belirti.
Döviz kurunda yaşanan büyük dalgalanma nedeniyle perişan olan sanayicilere dikkat çeken Yılmazkaya, “Üretim yapmak zorunda olan sanayici AKP Hükümetinin dövizdeki kur köpüğü yüzünden hammaddeyi 17-18 liraya almak zorunda kaldı. Sonrasında yüksek kurdan ara malı alan sanayiciye “dövizdeki köpüğü aldık” diyen Hükümet sanayiciye ve üreticiye büyük bir darbe vurdu. Kendi milletine, kendi sanayicisine, kendi üreticisine böylesinde düşman bir anlayış olabilir mi? Dış güçleri dışarda aramaya gerek yok! AKP Hükümetinin ülkede oynadığı oyunlar dış güçlere bedel.Bu krizle görüldü ki enerji alt yapımız, sanayicimize güvenilir ve sürdürülebilir enerjiyi sunmaktan çok uzak. 20 yıldır iktidarda olan AKP Hükümetleri enerji krizini önleyecek, telafi edecek, hiç bir plan ve program yapmamış. Birde üstüne üstlük döviz kurlarını söylemleriyle manipüle ederek kendi üreticisini, kendi vatandaşını batırıyor” ifadelerini kullandı.
Yılmazkaya açıklamasında, “Doğalgaz arz güvenliğine karşı gerekli tedbirleri almayan hükümetin ilk etapta sanayi üretimini durması ekonomik anlamda ülkemizi ve sanayicimizi milyarlarca dolar zarara uğrattı. Son bir yılda sanayide kullanılan doğal gaza yüzde 435, elektrik üretiminde kullanılan doğal gaza yüzde 290 zam yapıldı. Sanayide kullanılan elektriğe; yüzde 200’e yakın zam yapıldı” diye konuştu.
20 yıllık AKP Hükümetlerinin basiretsizliği nedeniyle cumhuriyet tarihimizde hiç karşılaşmadığımız, ülkemizde bugüne kadar görmediğimiz büyük bir enerji krizini yaşıyoruz. Yaşanan krizin bir ayağında, “yüksek enerji maliyetleri”, diğer ayağında, “enerjiye erişim problemi” var. Enerji kesintisi nedeniyle oluşan üretim kaybının, milyarlarca dolar olduğu tahmin ediliyor. Sanayicilerimizin bu kaybı, nasıl telafi edilecek? İhracatçı firmalarımızın, karşılaşacağı olası cezai müeyyideleri, kim karşılayacak?” dedi.
Yılmazkaya, “Bu yaşanan aksaklık sanayicinin önceden taahhütte bulunduğu, planlı ve programlı bir şekilde teslim etmesi gereken ihracat ürünlerini zamanında teslim edemeyerek büyük cezaiyi müeyyidelerle karşılaşmasına ticari ilişkilerinin zedelenmesine hatta pazar kaybetmesine neden olacaktır.
Sanayici üretimde yaşadığı, maddi kayba mı yansın? Yetiştiremediği veya riske giren, siparişlerine mi yansın? Taahhütlerini yerine getiremediği için, ödemesi söz konusu olabilecek böyle bir risk yaratan tazminatlara mı yansın? Pazar kaybetme riskine mi yansın? Yoksa elektrik kesintilerine uymazsa, cezayla tehdit edilmesine mi yansın? Plan yok. Program yok. Büyük bir belirsizlik var. Sanayicimiz, sorumlusu olmadığı bir krizin, ne yazık ki tüm maliyetlerini taşımak zorunda kalıyor.
Bir ülkenin enerji arz güvenliği, sınır güvenliği kadar önemlidir. Ama bizim enerji arz güvenliğimiz, maalesef büyük bir basiretsizliğe kurban edilmiştir.
Ülke ekonomisinin lokomotifi olan sanayiciyi tehdit edeceğinize bu krizin tekrarlanmaması içinde, alınması gereken tüm tedbirlerin alınması gerek. Enerji iğneden, ipliğe her şeyin temel girdisidir. Maalesef üretimdeki bu kayıplar, daha fazla gelir kaybı, daha fazla yüksek enflasyon, daha çok işsizlik olarak, milletimize fatura edilecektir” vurgusu yaptı. Adem Kesenek