Yasa teklifi deprem bahanesiyle park ve askeri alanlar ile üzerinde yerleşim yeri bulunan alanları da rezerv alana dönüştürüyor. Uzmanlar, “Mülkiyet hakkını gasp ediyorlar” diyor.
Kentlerin afetlere hazırlanması için Meclis’e sunulan yasa kabul edilirse, her yer rezerv yapı alanı ilan edilebilecek. Dönüşüm kapsamında borcunu ödeyemeyenler mülkiyet hakkını kaybedecek. Ayrıca uygulama projesi olmasa da araziler ihale edilecek.
İktidar “deprem” bahanesiyle yeni bir rant projesinin hazırlığını yapıyor. Kentsel Dönüşüm Yasası diye bilinen “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun”da yapılması öngörülen değişiklik teklifine göre “rezerv alan” tanımıyla yeni yerleşim yeri olarak tanımlanan park ve askeri alanlara mevcut yerleşim yerleri de eklenecek. Yurttaşın tapusunu tehdit eden bu değişikliğe tepki gösteren uzmanlar “Mülkiyet hakkı gasp edilecek” uyarısını yapıyor.
Meclis Genel Kurulu’na gelmesi beklenen yasa teklifi değişikliğini yorumlayan TMMOB Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhçu, “Korku ve krizi fırsata çeviriyorlar” dedi. Muhçu, bu öneri ile özellikle dar gelirli mülkiyet sahiplerinin mülkiyet haklarının ortadan kaldırabileceğine dikkat çekti. Teklif ile yurttaşların hak arama süreçlerinin de gasp edildiğini aktaran Muhçu, “Plan askı ve itiraz süreleri 30 günden 15 güne indiriliyor. Bu süre vatandaşların planı görmeleri ve uzman desteği alması için yetersiz bir süre” diye konuştu.
Muhçu şunları söyledi: “Yargılama ve adalet konularında ciddi sorunlar yaşadığımız bu ortamlarda devlet gücü, belli müteahhitlerin kolluk kuvvetine dönüşebilecek. Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı sınırsız yetkilerle donatılıyor. Kentsel dönüşüm süreçlerinin toplumsal uzlaşı ile değil de tepeden inme kararlarla yönetilmesi isteniyor.”
Teklifte yer alan dönüşümü karşılayacak ekonomik gücü olmayanların mülklerine bakanlığın TOKİ eliyle hissedar olması konusunu da şöyle değerlendirdi:
“Yurttaşların TOKİ’nin öngördüğü koşulları yerine getirememesi halinde kent çeperlerine sürgün edilmesi de söz konusu. Sulukule, Tarlabaşı gibi yerler bu örneklerle doludur. Bu teklif, bu süreci daha da hızlandırır.”
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şube Başkanı Bülent Tatlı ise “Binaların depreme karşı güçlendirilmesi gerekiyor. Bu yasa olmasına rağmen iktidar, uzun süre bu çalışmaları yapmadı. Ana hedef rant çıkarmak olarak kuruldu” dedi. “Değişiklik kent ve insan odaklı değil” diyen Tatlı, “Kentteki değeri yüksek ve özel mülk statüsündeki arazileri bu yasayla ranta açabilirler. Bu bireysel çıkar ve bugünü kurtaralım fikri” dedi.
CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, “Bu tarihin en büyük mülkiyet gaspının yolunu açacak bir düzenlemedir. Herkesin TOKİ konutlarına mahkûm olacağı, kent merkezlerinin iktidarın seçkinlerine uygun biçimde yeniden imar edileceği bir girişimdir” dedi.
CHP İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek de bunun bir “çökme” projesi olduğunu belirtti.
Gayrimenkul hukuku Uzmanı Av. Ali Güvenç Kıraç ise kanunda yapılması planlanan değişiklikleri şöyle sıraladı:
Şu an yalnızca cumhurbaşkanının ilan edebildiği “rezerv alan” ilanını artık bakanlık da yapabilecek.
Rezerv alanlar yerleşim yerleri değildi. Teklif ile eski yapı stoku olan yerleşim yerleri de rezerv alan ilan edilebilecek.
Riskli yapının tespitinde ev sahibi karot alımına izin vermediği takdirde kapı, polis zoruyla açtırılacak.
Mevcut durumda tebligatların kişiye direkt ulaştırılması gerekiyorken değişiklikler ile bütün tebligatlar bina kapısına asılacak, e-Devlet üzerinden tebliğ edilecek ve muhtarlığa asılacak.
Kentsel dönüşüm için çoğunluğun üçte ikisinin anlaşması gerekiyorken değişiklikle bu oran yüzde 50.01’e çekilecek. Arsa payı çoğunluğuna göre hesaplanacak. İhtar süreleri 15 güne düşürülecek. Ev sahibi 15’inci gün tebligatı imzalamaz ve ortak karara katılmazsa payı açık artırmayla satılacak.
Dönüşümü karşılayacak ekonomik gücü olmayanların mülklerine bakanlık TOKİ eliyle hissedar olacak. Bu mülklerde ev sahiplerinin ölene kadar oturma hakkı olacak. Ölürse mirasçılarına oturma veya payı satın alma hakkı tanınacak.