ANASAYFA arrow right Güncel

15-17 yaş grubunda 6 bin 505, 15 yaş altı 130 çocuk doğum yaptı

15-17 yaş grubunda 6 bin 505, 15 yaş altı 130 çocuk doğum yaptı
YAYINLAMA: 20 Ocak 2025 / 18.49
GÜNCELLEME: 20 Ocak 2025 / 18.49

2024-2025 Eğitim Öğretim döneminin ilk yarısını değerlendiren Eğitim Sen Şubesi, okullarda dinselleşme uygulamalarının ve eğitimdeki ticarileşmenin sürdüğünü vurguladı

Şube Başkanı Ömer Parlakçı, ‘’TÜİK’in ‘2023 Evlenme ve Boşanma İstatistiklerine’ göre ise 2023 yılında 16-17 yaş arası 10 bin 471 kız çocuğu evlendirildi. Yine TÜİK’in 2023 yılı Doğum İstatistikleri Raporu’na göre 15-17 yaş grubunda 6 bin 505, 15 yaş altında 130 çocuk doğum yaptı. Türkiye’deki çocuk evlilikleri ve erken yaşta doğumlar, eğitimden uzaklaşan kız çocuklarının karşılaştığı en büyük tehlikelerden biri’’ dedi.

Türkiye cinsiyet eşitsizliğinde 146 ülke arasında 127’nci

Dünya Ekonomik Forumu’nun 2024 Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu’na göre Türkiye’nin, 146 ülke arasından 127’nci sırada yer aldığını kaydeden Parlakçı, ‘’Sıralama, Türkiye’nin eğitim başta olmak üzere sağlık, ekonomi ve siyaset gibi alanlarda cinsiyet eşitliği konusunda daha da gerilediğini ortaya koyuyor.

Bu durum, çocukların sadece eğitim hakkının ihlaline değil, aynı zamanda fiziksel ve psikolojik sağlıklarının da tehlikeye girmesine yol açıyor’’ ifadelerini kullandı.

Ülkedeki gençlerin 28’i ne eğitimde ne işte ne de bir staj programında yer alıyor

Parlakçı, ‘’OECD Bir Bakışta Eğitim 2024 Raporu verilerine göre, Türkiye’de 15-29 yaş aralığındaki gençlerin yüzde 28’i ne eğitimde ne işte ne de bir staj programında yer alıyor. OECD ülkelerinde bu oran ortalama yüzde 13 civarında. 15-24 yaş arasındaki kadınlar ve kız çocuklarında bu oran yüzde 46’ya çıkarken, erkeklerde ise yüzde 14,9 seviyesinde kalıyor’’ hatırlatmasını yaptı.

Birçok aile, çocuklarının okul ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldi

İlkokul öğrencisi için temel kırtasiye malzemeleri, çanta ve diğer gereksinimler hesaba katıldığında toplam maliyetin 3 ile 5 bin TL arasında olduğunu sözlerine ekleyen Parlakçı, ‘’Ortaokul ve lise öğrencileri için bu maliyet 6 bin TL’yi geçti. Eğer teknolojiye yönelik ihtiyaçlar bu rakamlar 10 bin TL’nin üzerine çıkıyor. Eğitim masraflarındaki artışlar, özellikle düşük gelirli ailelerin çocuklarının eğitime erişim imkanlarını ciddi anlamda tehdit etti. Birçok aile, yaşanan hayat pahalılığı nedeniyle çocuklarının en temel okul ihtiyaçlarını bile karşılayamaz hale geldi’’ şeklinde konuştu.

Sorunlar, köklü ve kamusal eğitim politikalarının benimsenmesiyle çözülür

‘Sorunların yalnızca günübirlik tedbirlerle değil, köklü ve kamusal eğitim politikalarının benimsenmesiyle çözülebileceğini savunuyoruz’ diyen Eğitim Sen Gaziantep Şube Başkanı Ömer Parlakçı, konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’Kamusal eğitim politikalarının odağında, bilimin ışığında, eşitlik ve laiklik temelinde bir eğitim sistemi inşa etmek yer almalı. Kamusal eğitim, siyasal iktidarın ve bir bütün olarak devletin ekonomik ve demokratik talepleri karşılaması için zorlandığı, eğitim hizmetinin herkes için eşit, parasız, nitelikli ve ulaşılabilir olmasını ifade eden bir kavram. Bir ülkede herkesin eşit koşullarda yararlanabileceği bir eğitim hakkından bahsedebilmek için eğitimin fiziksel ve ekonomik yönden de erişilebilir olması gerekir. Eğitime erişim hakkını düzenleyen her türlü ulusal, uluslararası yasa, sözleşme, devletlere bu hakkın ayrım yapılmaksızın sağlanması yükümlülüğünü getiriyor.’’

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *