Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde binlerce kişinin geçimini sağladığı ve halk arasında ''yeşil altın'' olarak nitelendirilen Antep fıstığının, ''Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli'' kapsamına alınması, üreticinin geleceğe ilişkin umutlarını artırdı.
Antep Fıstığı Tanıtım Derneği Başkanı ve Ticaret Odası Meclis Başkanı Zeki Yağcı,
Antep fıstığının bölge ekonomisine katkısı ve sağladığı istihdam açısından çok önemli olduğunu vurgulayarak, bölgede 200-250 bin civarında insanın geçimini bu yolla sağladığını belirtti.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından önümüzdeki yıl uygulamaya konulacak ''Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli'' destek kapsamına Antep fıstığının da alındığını bildiren Yağcı, bunun üreticiler açısından olumlu bir gelişme olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: ''Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli çerçevesinde Antep fıstığı, Batı GAP, Karacadağ ve ZAP havzalarında destekleme kapsamına alındı. Model, Gaziantep, Kilis, Adıyaman, Kahramanmaraş, Bitlis, Şırnak, Hakkari, Mardin, Batman, Şanlıurfa, Van, Diyarbakır ve Siirt illerinde toplam 61 ilçede desteklenmesini öngörüyor.''
Antep fıstığı üretimine sertifikalı fidan, mazot ve gübre, toprak analizi, organik tarım, indirimli kredi desteği verilmeye devam edildiğini anlatan Yağcı, bunları takdirle karşıladıklarını söyledi.
''235 bin sertifikalı fidan dikildi, rekolte artacak''
Sektörün en ciddi sorununun kayıt dışılık olduğuna işaret eden Yağcı, merdiven altı üretim ve ticaretin önlenmesi için Antep fıstığına kilo başına prim verilmesini isteyerek, şunları kaydetti: ''Üreticiye, tüccara bedava para verin demiyoruz. Sadece üretimi destekleme adına prim desteği istiyoruz. Bu uygulamayı yaptığında kesinlikle devletimiz kazançlı çıkacak, verdiği desteğin en az 2 mislini geri alacak. En önemlisi sektör kayıt altına alınacak, ürün kalitesi yükselecek. Dolayısıyla ihracatımızda bir artış olacak. Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli'nin ortaya konması bizim için ayrı bir avantaj olacak.''
Türkiye'nin İran ve ABD'nin ardından üretimde üçüncü sırada olduğunu vurgulayan Yağcı, Antep fıstığı yıllık üretim miktarının 100-120 bin ton civarında olduğunu kaydetti.
Yağcı, 2005-2010 yılları arasında 235 bin adet sertifikalı Antep fıstığı fidanı dikildiğine dikkati çekerek, ''Yeni bahçeler ürün vermeye başladı. Eğer bu destekler de sağlanırsa, önümüzdeki 10 yılda yıllık 200-250 bin ton rekoltelere ulaşmamız hayal değil. Böyle olduğu takdirde rekabet şansımız artacak'' diye konuştu.
''500 milyon dolarlık ihracat hedefi''
Antep fıstığı ihracatında, fiyatların yüksek kalması ve üretim maliyetinden dolayı rekabet edilemediğini belirten Yağcı, şunları kaydetti: ''İran ihracatta birinci ama bizim fıstığımızın bir avantajı var. Bölgesel şartlar ve üretim tekniklerinden dolayı aflatoksin bizde çok fazla olmuyor. Bu dünyada bizim için avantaj. Ayrıca aroması ve kalitesi benzerlerinden çok daha üstün. Dünyada tüketici bu ürünü istiyor ama yeter ki üretimi destekleyici tedbirler olsun. Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli iyi niyetle hazırlanmış bir destek paketi. Devletin verdiği destek çok olumlu, güzel bir gelişme. Ama bunun yeteceğini düşünmüyorum. Pirim desteği de verilirse birbirini tamamlayacak ve kesinlikle bölgemizde Antep fıstığıyla ilgili üretim ve ihracat patlaması olacak. Bunu iddia ediyorum.'' Zeki Yağcı, Türkiye'nin 2002 yılında 8 milyon dolar olan Antep fıstığı ihracatının 2011 yılında 25 milyon dolar civarında gerçekleştiğini belirtirken, ''Bu iki destek uygulaması hayata geçerse sektörde orta vadede 100 milyon dolar hedefi koymalıyız, uzun vadede bunu en az 500 milyon dolara çıkarmalıyız'' dedi.AA
resim
Antep fıstığıyla ilgili Türkçe-İngilizce belgesel ve kitap hazırlıklarının son aşamaya geldiğini de sözlerine ekleyen Zeki Yağcı, hedef ihracat pazarlarında tanıtım yapacaklarını bildirdi.
Antep Fıstığı Tanıtım Derneği Başkanı ve Ticaret Odası Meclis Başkanı Zeki Yağcı,
Antep fıstığının bölge ekonomisine katkısı ve sağladığı istihdam açısından çok önemli olduğunu vurgulayarak, bölgede 200-250 bin civarında insanın geçimini bu yolla sağladığını belirtti.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından önümüzdeki yıl uygulamaya konulacak ''Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli'' destek kapsamına Antep fıstığının da alındığını bildiren Yağcı, bunun üreticiler açısından olumlu bir gelişme olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: ''Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli çerçevesinde Antep fıstığı, Batı GAP, Karacadağ ve ZAP havzalarında destekleme kapsamına alındı. Model, Gaziantep, Kilis, Adıyaman, Kahramanmaraş, Bitlis, Şırnak, Hakkari, Mardin, Batman, Şanlıurfa, Van, Diyarbakır ve Siirt illerinde toplam 61 ilçede desteklenmesini öngörüyor.''
Antep fıstığı üretimine sertifikalı fidan, mazot ve gübre, toprak analizi, organik tarım, indirimli kredi desteği verilmeye devam edildiğini anlatan Yağcı, bunları takdirle karşıladıklarını söyledi.
''235 bin sertifikalı fidan dikildi, rekolte artacak''
Sektörün en ciddi sorununun kayıt dışılık olduğuna işaret eden Yağcı, merdiven altı üretim ve ticaretin önlenmesi için Antep fıstığına kilo başına prim verilmesini isteyerek, şunları kaydetti: ''Üreticiye, tüccara bedava para verin demiyoruz. Sadece üretimi destekleme adına prim desteği istiyoruz. Bu uygulamayı yaptığında kesinlikle devletimiz kazançlı çıkacak, verdiği desteğin en az 2 mislini geri alacak. En önemlisi sektör kayıt altına alınacak, ürün kalitesi yükselecek. Dolayısıyla ihracatımızda bir artış olacak. Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli'nin ortaya konması bizim için ayrı bir avantaj olacak.''
Türkiye'nin İran ve ABD'nin ardından üretimde üçüncü sırada olduğunu vurgulayan Yağcı, Antep fıstığı yıllık üretim miktarının 100-120 bin ton civarında olduğunu kaydetti.
Yağcı, 2005-2010 yılları arasında 235 bin adet sertifikalı Antep fıstığı fidanı dikildiğine dikkati çekerek, ''Yeni bahçeler ürün vermeye başladı. Eğer bu destekler de sağlanırsa, önümüzdeki 10 yılda yıllık 200-250 bin ton rekoltelere ulaşmamız hayal değil. Böyle olduğu takdirde rekabet şansımız artacak'' diye konuştu.
''500 milyon dolarlık ihracat hedefi''
Antep fıstığı ihracatında, fiyatların yüksek kalması ve üretim maliyetinden dolayı rekabet edilemediğini belirten Yağcı, şunları kaydetti: ''İran ihracatta birinci ama bizim fıstığımızın bir avantajı var. Bölgesel şartlar ve üretim tekniklerinden dolayı aflatoksin bizde çok fazla olmuyor. Bu dünyada bizim için avantaj. Ayrıca aroması ve kalitesi benzerlerinden çok daha üstün. Dünyada tüketici bu ürünü istiyor ama yeter ki üretimi destekleyici tedbirler olsun. Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli iyi niyetle hazırlanmış bir destek paketi. Devletin verdiği destek çok olumlu, güzel bir gelişme. Ama bunun yeteceğini düşünmüyorum. Pirim desteği de verilirse birbirini tamamlayacak ve kesinlikle bölgemizde Antep fıstığıyla ilgili üretim ve ihracat patlaması olacak. Bunu iddia ediyorum.'' Zeki Yağcı, Türkiye'nin 2002 yılında 8 milyon dolar olan Antep fıstığı ihracatının 2011 yılında 25 milyon dolar civarında gerçekleştiğini belirtirken, ''Bu iki destek uygulaması hayata geçerse sektörde orta vadede 100 milyon dolar hedefi koymalıyız, uzun vadede bunu en az 500 milyon dolara çıkarmalıyız'' dedi.AA
resim
Antep fıstığıyla ilgili Türkçe-İngilizce belgesel ve kitap hazırlıklarının son aşamaya geldiğini de sözlerine ekleyen Zeki Yağcı, hedef ihracat pazarlarında tanıtım yapacaklarını bildirdi.