İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Reşit Başsimitçi uyardı,
Gaziantep’in yerel kültüründen yani damak zevkinden dolayı bir günde alınması gereken tuz, bir öğünde alınıyor. Yani günlük 4 gram tüketilmesi gerekirken 15 gram tüketiliyor.
Yapılan araştırmalara göre Gaziantep’teki tuz tüketim oranı 15 grama denk geldiğini ifade eden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Reşit Başsimitçi, “Özellikle diyete uyulmayan yerlerde kebapçılar gibi yerlerde 15 grama çıktığı görülüyor. Bu da şeker hastaları, kalp hastaları, kronik hastalığı olanlarda kalp üzerin, akciğer üzerine büyük bir yük bindiriyor. Bu böyle olunca arkası çorap söküğü gibi geliyor” diye konuştu.
Nefes darlığına yo açıyor
Nefes darlığına yol açtığını söyleyen Başsimitçi, “Yol yürüyememe, merdiven çıkamama, ayaklarda şişmeler meydana geliyor. Hastaya baktığımız zaman günlük tuz alımı çok yüksek olduğunu ve zamanla kötüye gittiğini ve denge bozulması meydana geldiğini görüyoruz.
Diyet tuzu kullanmalı
Yemeklerde özellikle tuz kısıtlamasına gidilmesi gerektiğini söyleyen Başsimitçi, “Eczanelerde diyet tuzları alınabilir bu şekilde tuz kontrolü yapılır. Burada yağ da çok önemli. Özellikle dengesiz beslenme. Yağlı yemeklerden kaynaklanan. Vücutta belli oranlarda protein, belli oranda yağ, belli oranda karbonhidrat alınması gerekirken bizim gıda kültürümüz gereği lahmacunun ortasına bir de kebabı çekip yiyor. İşte o zaman vücut çok kötü oluyor. Bir kişi günlük 4 gram tuz tüketmesi gerekiyor. Gerek kalp hastalıklarında, gerekse tansiyon hastalıklarında ve gerekse akciğer hastalıklarında yüklenme fazla olduğu için en fazla 4 gram tüketilmelidir. Ama şuanda bir öğün yemekte en az 6 gram tüketiliyor. Üç öğün yemek olursa bu aşağı yukarı en az 15 grama denk gelir” dedi.
Gaziantep’in yerel kültüründen yani damak zevkinden dolayı bir günde alınması gereken tuz, bir öğünde alınıyor. Yani günlük 4 gram tüketilmesi gerekirken 15 gram tüketiliyor.
Yapılan araştırmalara göre Gaziantep’teki tuz tüketim oranı 15 grama denk geldiğini ifade eden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Reşit Başsimitçi, “Özellikle diyete uyulmayan yerlerde kebapçılar gibi yerlerde 15 grama çıktığı görülüyor. Bu da şeker hastaları, kalp hastaları, kronik hastalığı olanlarda kalp üzerin, akciğer üzerine büyük bir yük bindiriyor. Bu böyle olunca arkası çorap söküğü gibi geliyor” diye konuştu.
Nefes darlığına yo açıyor
Nefes darlığına yol açtığını söyleyen Başsimitçi, “Yol yürüyememe, merdiven çıkamama, ayaklarda şişmeler meydana geliyor. Hastaya baktığımız zaman günlük tuz alımı çok yüksek olduğunu ve zamanla kötüye gittiğini ve denge bozulması meydana geldiğini görüyoruz.
Diyet tuzu kullanmalı
Yemeklerde özellikle tuz kısıtlamasına gidilmesi gerektiğini söyleyen Başsimitçi, “Eczanelerde diyet tuzları alınabilir bu şekilde tuz kontrolü yapılır. Burada yağ da çok önemli. Özellikle dengesiz beslenme. Yağlı yemeklerden kaynaklanan. Vücutta belli oranlarda protein, belli oranda yağ, belli oranda karbonhidrat alınması gerekirken bizim gıda kültürümüz gereği lahmacunun ortasına bir de kebabı çekip yiyor. İşte o zaman vücut çok kötü oluyor. Bir kişi günlük 4 gram tuz tüketmesi gerekiyor. Gerek kalp hastalıklarında, gerekse tansiyon hastalıklarında ve gerekse akciğer hastalıklarında yüklenme fazla olduğu için en fazla 4 gram tüketilmelidir. Ama şuanda bir öğün yemekte en az 6 gram tüketiliyor. Üç öğün yemek olursa bu aşağı yukarı en az 15 grama denk gelir” dedi.