AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, “Balyoz Planı” davasında yargılanan bazı sanıklara “kumpas” kurulduğu iddiasıyla Mehmet Baransu’nun gözaltına alınmasına ilişkin, “Mehmet Baransu’nun zavallı kullanılan birisi olduğunu söyledim. Eğer Balyoz’dan bağımsız olarak paralel yapının bütün koordinatları, tüm yönleriyle yargıda deşifre edilecekse Emre Uslu kritik bir isimdir” dedi.
Yaşar Kemal dünyanın tanıdığı isim
AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın “Gün Ortası” programına konuk oldu. Batuhan Yaşar’ın gündeme ilişkin sorularını cevaplandıran Tayyar, Yaşar Kemal’ın vefatıyla ilgili olarak, cumhuriyetle yaşıt bir aydın olduğunu ve Türk edebiyatının önemli isimlerinden birisi olduğunu söyledi. Tayyar, Yaşar Kemal’in sadece Türkiye’ye mal olmuş bir edebiyatçı olmadığını belirterek, Yaşar Kemal’in dünyanın da yakından tanıdığı bir isim olduğunu vurguladı. Yaşar Kemal’in Türkiye’nin tanıtımına da büyük katkısı olan bir isim olduğunu söyleyen Tayyar, “Allah rahmet etsin. 92 yaşında hayata gözlerini yumdu. Çok sayıda geride eser bıraktı.46 tane kitabı var. Bunlar bir döneme damga vurmuş isimler” dedi.
Ramazan Akyürek konuşursa cinayet çözülür
Taraf gazetesinin finansörünün değiştiğine vurgu yapan Tayyar ayrıca, “Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek’in ifadesine başvurulmadan Hrant Dink cinayetinin çözüleceğini düşünmüyorum” dedi.
Tayyar, “Celalettin Cerrah o dönemde emniyet müdürü. O dönem de söylüyordum. Celalettin Cerrah Osmaniye valisiyken bana dava açtı.Orada üç karakter var. Yasin Hayal, Erhan Tuncer, Ogün Samast.Erhan Tuncel polis muhbiri değil mi? Polis muhbiri. Erhan Tuncel’i emniyete kazandıran kim, Ramazan Akyürek. Bütün hadiselerin içerisinde.Yasin Hayal’le bir akrabalık bağı var. Orada bir MİT muhbirinin adı geçiyor, bir jandarma muhbirinin adı geçiyor, bir emniyet muhbirinin adı geçiyor.Jandarmanın, MİT’in ve emniyetin iç içe girdiği bir karmaşık yapının bu Hrant Dink cinayetinde rolü olduğunu düşünüyorum.Yani burada sadece emniyetle sınır tutmayı da yanlış olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.
MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın yine namaz kılarken bir görüntüsünün paylaşıldığını ve ‘İranlılara benziyor’ diye paralel medyaya yakın isimlerin yorumlar yaptığına dikkat çeken Tayyar, konuşmasına şöyle devam etti:“Akıl alır gibi bir şey değil. AK Parti düşmanlığında ya da Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığında saf tutan kesimler, Gezici tayfası, cemaat, siyasi muhalifler belli ki yeni dönemde bu işbirliğine devam edecekler.30 Mart öncesi, 10 Ağustos öncesi kurulan ve biraz daha geriye giden ittifak yeni dönemde de güçlü bir şekilde varlığını sürdürüyor. Bunlar 7 Haziran seçimlerine kadar her türlü aracı hoyrat bir şekilde kullanarak yine yalan, iftira ve sahtecilik üzerinden bir algı operasyonu yürütmeye çalışacaklar. Artık şunu kabul etmeleri gerekiyor, bu ülkenin seçilmiş bir cumhurbaşkanı var. Uygulamaları ile ilgili zaman zaman tepkilerinizi de dile getirebilirsiniz ama yalan ve iftira üzerinden olmaması gerekir.”
Önder Aytaç’ın bunu paylaştığını, ODA TV’nin bunu sitede haber yaptığını belirten Tayyar, tuhaf tuhaf ittifakların bulunduğunu söyledi. Abdullah Öcalan ile de görüşüldü diye ‘fulu’ bir görüntüyü dakikalarca, saatlerce bunun haberinin yapıldığını vurgulayan Tayyar, “Türkiye seçim atmosferine girince bunu daha fazla yapmaya başladılar. Belli ki 7 Haziran’a kadar bu tempoyu yüksek tutacaklar” ifadelerini kullandı.Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suudi Arabistan ziyareti ile ilgili olarak yeni bir ilişki zemininin oluştuğunu kaydeden Tayyar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suudi Arabistan Kralı Abdullah’ın vefatı sonrasında yurt dışı programını yarıda keserek cenaze törenine katıldığını anımsattı. ‘Türkiye’ye yalnızlaştı” diyenlerin Türkiye’nin sıcak ilişkileri karşısında tuhaflık yaşadıklarına dikkat çeken Tayyar, “Peki siz ne istiyorsunuz? Cumhurbaşkanı, Başbakan her hafta yurt dışında. Ulusal Kanal’da bu sabah yorum yapılıyor, ‘Umredeki fotoğraf Recep Tayyip Erdoğan’ın yalnızlığının’ fotoğrafıdır. Bu nasıl bir şeydir” dedi.
Mehmet Baransu’yla ilgili olarak ise Tayyar, şunları kaydetti: “Balyoz davasında bir kumpas olduğu iddiasıyla Savcılığın yürüttüğü bir soruşturma, o soruşturma kapsamında zannediyorum hazırlanmış bir bilirkişi raporu da var. O rapora dayanarak o bavula sıkıştırılmış ve o dönemde savcılığa teslim edilmiş belgelerin bir kısmının üretildiği, sahte olduğu, bu sahtecilik ve üretme faaliyetinde Mehmet Baransu’nun da rol aldığı iddiası var. Bu iddia üzerine derinleştirilen bir soruşturma. Bu tabi ki zaman içerisinde ortaya çıkacak.Mehmet Baransu kendisine bir vesileyle ulaşan o bavuldaki bilgi ve belgeleri mi taşıdı, yoksa onun içerisinde bazı sahte belgelerin üretilmesinde aktörlerle birlikte bir işbirliği mi yaptı, buna ilişkin bir soruşturma süreci. Bundan sonra ne olur bilemiyorum ama devam eden bir yargılama süreci. Bu meselelerle alakalı çok fazla tartışmanın arasına girmedim.Çünkü Mehmet Baransu, Emre Uslu gibi, ben kanaatimi söyleyeyim, ben onun zavallı biri olduğunu düşünüyorum.Yani kullanılan birisi olduğunu söyledim. Burada daha stratejik ve üst akılla organik bağı olabileceği ismin Emre Uslu olabileceği kanaatindeyim ve ben bunu söylerken ‘fuatavni’ hesabıyla ilgili ortaya bazı bilgiler ve belgeler dökülmeden bunları ifade etmiştim. 2 yıl önce Gaziantep’te bir toplantıda bana Emre Uslu kimdir diye sorduklarında, CIA ile ilintili olabilir, bu muhbirlik yapıyor olabilir diye kanaatimi paylaşmıştım.Aradan geçen süre bizi çok fazla yanıltmadı.Ben Mehmet Baransu’nun belli odaklar tarafından kullanılan bir isim olduğunu düşünüyorum. Eğer Balyoz’dan bağımsız olarak paralel yapının bütün koordinatları, tüm yönleriyle yargıda deşifre edilecekse Emre Uslu kritik bir isimdir.”
Mehmet Baransu’nun kullanılan bir zavallı olduğunu söyleyen Tayyar, “Ben öyle sevk ve koordinasyon yeteneği olduğunu düşünmüyorum. Emre Uslu gibi değildir.Bavulu eline vererek yürüttükleri operasyonda bu zaman zaman bana bazı bilgi ve belgeler de taşıdılar.Bu yükü kaldıramadı.Zaten bir miktar egosu da vardı.Şişe şişe bir büyük balona dönüştü. Bu öyle bir hale geldi ki, ‘Ben Recep Tayyip Erdoğan’ı getirdim, Recep Tayyip Erdoğan’ı götürürüm. Şunu yaparım, bunu yaparım, göreceksiniz o gidecek, bu gelecek’ falan. Daha böyle bir kendini bilmez, haddini aşan çok fazla hava verdi. Eğer soruşturmayı yürütenler bu konuşmalara bakarak bir tahlil yaparak yürütürlerse çok şaşırırlar.Çünkü o konuşmaların içerisinde bir cüce. O konuşmalar Mehmet Baransu’yu tarif etmez. Çünkü çok abartılı bir anlatımı var. Tweetlerine baktığınızda bunu görüyorsunuz” dedi.
Mehmet Baransu’nun sağlığına bunun büyük zararlar verdiğini de kaydeden Tayyar, “Onu kullanılan yapı onun egosunu şişirecek bilgi ve belgeyi taşıyarak onun ruh sağlığına zarar verdi” diye konuştu.İHA
Yaşar Kemal dünyanın tanıdığı isim
AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın “Gün Ortası” programına konuk oldu. Batuhan Yaşar’ın gündeme ilişkin sorularını cevaplandıran Tayyar, Yaşar Kemal’ın vefatıyla ilgili olarak, cumhuriyetle yaşıt bir aydın olduğunu ve Türk edebiyatının önemli isimlerinden birisi olduğunu söyledi. Tayyar, Yaşar Kemal’in sadece Türkiye’ye mal olmuş bir edebiyatçı olmadığını belirterek, Yaşar Kemal’in dünyanın da yakından tanıdığı bir isim olduğunu vurguladı. Yaşar Kemal’in Türkiye’nin tanıtımına da büyük katkısı olan bir isim olduğunu söyleyen Tayyar, “Allah rahmet etsin. 92 yaşında hayata gözlerini yumdu. Çok sayıda geride eser bıraktı.46 tane kitabı var. Bunlar bir döneme damga vurmuş isimler” dedi.
Ramazan Akyürek konuşursa cinayet çözülür
Taraf gazetesinin finansörünün değiştiğine vurgu yapan Tayyar ayrıca, “Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek’in ifadesine başvurulmadan Hrant Dink cinayetinin çözüleceğini düşünmüyorum” dedi.
Tayyar, “Celalettin Cerrah o dönemde emniyet müdürü. O dönem de söylüyordum. Celalettin Cerrah Osmaniye valisiyken bana dava açtı.Orada üç karakter var. Yasin Hayal, Erhan Tuncer, Ogün Samast.Erhan Tuncel polis muhbiri değil mi? Polis muhbiri. Erhan Tuncel’i emniyete kazandıran kim, Ramazan Akyürek. Bütün hadiselerin içerisinde.Yasin Hayal’le bir akrabalık bağı var. Orada bir MİT muhbirinin adı geçiyor, bir jandarma muhbirinin adı geçiyor, bir emniyet muhbirinin adı geçiyor.Jandarmanın, MİT’in ve emniyetin iç içe girdiği bir karmaşık yapının bu Hrant Dink cinayetinde rolü olduğunu düşünüyorum.Yani burada sadece emniyetle sınır tutmayı da yanlış olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.
MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın yine namaz kılarken bir görüntüsünün paylaşıldığını ve ‘İranlılara benziyor’ diye paralel medyaya yakın isimlerin yorumlar yaptığına dikkat çeken Tayyar, konuşmasına şöyle devam etti:“Akıl alır gibi bir şey değil. AK Parti düşmanlığında ya da Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığında saf tutan kesimler, Gezici tayfası, cemaat, siyasi muhalifler belli ki yeni dönemde bu işbirliğine devam edecekler.30 Mart öncesi, 10 Ağustos öncesi kurulan ve biraz daha geriye giden ittifak yeni dönemde de güçlü bir şekilde varlığını sürdürüyor. Bunlar 7 Haziran seçimlerine kadar her türlü aracı hoyrat bir şekilde kullanarak yine yalan, iftira ve sahtecilik üzerinden bir algı operasyonu yürütmeye çalışacaklar. Artık şunu kabul etmeleri gerekiyor, bu ülkenin seçilmiş bir cumhurbaşkanı var. Uygulamaları ile ilgili zaman zaman tepkilerinizi de dile getirebilirsiniz ama yalan ve iftira üzerinden olmaması gerekir.”
Önder Aytaç’ın bunu paylaştığını, ODA TV’nin bunu sitede haber yaptığını belirten Tayyar, tuhaf tuhaf ittifakların bulunduğunu söyledi. Abdullah Öcalan ile de görüşüldü diye ‘fulu’ bir görüntüyü dakikalarca, saatlerce bunun haberinin yapıldığını vurgulayan Tayyar, “Türkiye seçim atmosferine girince bunu daha fazla yapmaya başladılar. Belli ki 7 Haziran’a kadar bu tempoyu yüksek tutacaklar” ifadelerini kullandı.Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suudi Arabistan ziyareti ile ilgili olarak yeni bir ilişki zemininin oluştuğunu kaydeden Tayyar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suudi Arabistan Kralı Abdullah’ın vefatı sonrasında yurt dışı programını yarıda keserek cenaze törenine katıldığını anımsattı. ‘Türkiye’ye yalnızlaştı” diyenlerin Türkiye’nin sıcak ilişkileri karşısında tuhaflık yaşadıklarına dikkat çeken Tayyar, “Peki siz ne istiyorsunuz? Cumhurbaşkanı, Başbakan her hafta yurt dışında. Ulusal Kanal’da bu sabah yorum yapılıyor, ‘Umredeki fotoğraf Recep Tayyip Erdoğan’ın yalnızlığının’ fotoğrafıdır. Bu nasıl bir şeydir” dedi.
Mehmet Baransu’yla ilgili olarak ise Tayyar, şunları kaydetti: “Balyoz davasında bir kumpas olduğu iddiasıyla Savcılığın yürüttüğü bir soruşturma, o soruşturma kapsamında zannediyorum hazırlanmış bir bilirkişi raporu da var. O rapora dayanarak o bavula sıkıştırılmış ve o dönemde savcılığa teslim edilmiş belgelerin bir kısmının üretildiği, sahte olduğu, bu sahtecilik ve üretme faaliyetinde Mehmet Baransu’nun da rol aldığı iddiası var. Bu iddia üzerine derinleştirilen bir soruşturma. Bu tabi ki zaman içerisinde ortaya çıkacak.Mehmet Baransu kendisine bir vesileyle ulaşan o bavuldaki bilgi ve belgeleri mi taşıdı, yoksa onun içerisinde bazı sahte belgelerin üretilmesinde aktörlerle birlikte bir işbirliği mi yaptı, buna ilişkin bir soruşturma süreci. Bundan sonra ne olur bilemiyorum ama devam eden bir yargılama süreci. Bu meselelerle alakalı çok fazla tartışmanın arasına girmedim.Çünkü Mehmet Baransu, Emre Uslu gibi, ben kanaatimi söyleyeyim, ben onun zavallı biri olduğunu düşünüyorum.Yani kullanılan birisi olduğunu söyledim. Burada daha stratejik ve üst akılla organik bağı olabileceği ismin Emre Uslu olabileceği kanaatindeyim ve ben bunu söylerken ‘fuatavni’ hesabıyla ilgili ortaya bazı bilgiler ve belgeler dökülmeden bunları ifade etmiştim. 2 yıl önce Gaziantep’te bir toplantıda bana Emre Uslu kimdir diye sorduklarında, CIA ile ilintili olabilir, bu muhbirlik yapıyor olabilir diye kanaatimi paylaşmıştım.Aradan geçen süre bizi çok fazla yanıltmadı.Ben Mehmet Baransu’nun belli odaklar tarafından kullanılan bir isim olduğunu düşünüyorum. Eğer Balyoz’dan bağımsız olarak paralel yapının bütün koordinatları, tüm yönleriyle yargıda deşifre edilecekse Emre Uslu kritik bir isimdir.”
Mehmet Baransu’nun kullanılan bir zavallı olduğunu söyleyen Tayyar, “Ben öyle sevk ve koordinasyon yeteneği olduğunu düşünmüyorum. Emre Uslu gibi değildir.Bavulu eline vererek yürüttükleri operasyonda bu zaman zaman bana bazı bilgi ve belgeler de taşıdılar.Bu yükü kaldıramadı.Zaten bir miktar egosu da vardı.Şişe şişe bir büyük balona dönüştü. Bu öyle bir hale geldi ki, ‘Ben Recep Tayyip Erdoğan’ı getirdim, Recep Tayyip Erdoğan’ı götürürüm. Şunu yaparım, bunu yaparım, göreceksiniz o gidecek, bu gelecek’ falan. Daha böyle bir kendini bilmez, haddini aşan çok fazla hava verdi. Eğer soruşturmayı yürütenler bu konuşmalara bakarak bir tahlil yaparak yürütürlerse çok şaşırırlar.Çünkü o konuşmaların içerisinde bir cüce. O konuşmalar Mehmet Baransu’yu tarif etmez. Çünkü çok abartılı bir anlatımı var. Tweetlerine baktığınızda bunu görüyorsunuz” dedi.
Mehmet Baransu’nun sağlığına bunun büyük zararlar verdiğini de kaydeden Tayyar, “Onu kullanılan yapı onun egosunu şişirecek bilgi ve belgeyi taşıyarak onun ruh sağlığına zarar verdi” diye konuştu.İHA