ANASAYFA arrow right Güncel

Coşkun:Gaziantep Üniversitesi Ortadoğu’nun üniversitesi olacak

Coşkun:Gaziantep Üniversitesi Ortadoğu’nun üniversitesi olacak
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.12
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.12
Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun, Gaziantep’in bulunduğu coğrafyanın olumsuzluklarına rağmen maküs talihini yenerek Türkiye’yi taşıyan kentlerden birisi olmayı başardığını belirtti.
Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun, Gaziantep’in bulunduğu coğrafyanın olumsuzluklarına rağmen maküs talihini yenerek Türkiye’yi taşıyan kentlerden birisi olmayı başardığını belirtti. Coşkun, “Gaziantep Ortadoğu’nun başkenti, Gaziantep Üniversitesi de, Ortadoğu’nun üniversitesi olacaktır” dedi.
TÜMSİAD tarafından Ortadoğu Fuar merkezi’nde düzenlenen 2. TÜMSİAD Sanayi Ticaret Fuarı ve Ortadoğu İş Zirvesi kapsamındaki, Yrd. Doç. Dr. Osman Kurtkan Kapıcıoğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleşen ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Yıldız ile Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl’ün konuşmacı olduğu panelde yaptığı konuşmada, ekonomik kalkınma açısından Türkiye’nin son 10 yılda kişi başına milli gelirinin 3 bin dolardan 10 bin dolara kadar yükseldiğini vurgulayan Prof. Dr. Coşkun, “Türkiye’nin dünyadaki önde gelen ilk 16 – 17 ülke arasında yeralmasından gurur duymamız gerekiyor. Ama, tabii kaynaklarımızın yetersizliğini göz ardı etmeyip, üretimi çeşitlendirerek, yeni anlayışları üretime katarak, bilgiyi ürünün içine gömerek, inovatif anlayışla elde edilen teknolojik ürünlere yönelmeliyiz” dedi.

Gaziantep’in 180 ülkeye, yıllık 7 milyar dolar civarında ihracat yapan bir kent olmasının gurur verici olduğunu belirttiği konuşmasının devamında, bu günlere kolay gelinmediği vurgusunu yapan Rektör Prof. Dr. Yavuz Coşkun şöyle devam etti: “Gaziantep, sıkıntılı bir coğrafyada olmasına rağmen, sıyrılmayı başarıp maküs talihini yenmiştir. 2023’te 30 milyar dolar ihracattan, Ortadoğu’ya başkent olacak bir kentten bahsediyoruz. Onun için Gaziantep Üniversitesi’ni ifade ederken sadece bu kentin değil, Ortadoğu’nun üniversitesi, veya Ortadoğu camiasına büyük ölçüde hitap eden, yani uluslar arası üniversiteden bahsediyorum. Bu noktaya geldik mi? Geldik. 2000 yabancı öğrencimiz var. Bu sadece insan seviyesinde değil. Prestij seviyesinde. u öğrencilerimiz Afrika dahil büyük bir coğrafyada Gaziantep’in, Türkiye’nin elçileri olduğunu biliyoruz. Bu kentte yapılacak etkinliklerin, Türkiye’yi taşıyan bir şehir olan Gaziantep’in hem bölgemize, hem de ülkemize numune olacağını ve ciddi anlamda katma değer üreteceği açıktır.”
Türkiye’nin tüm bu hedeflere ulaşmasında üniversitelere de görev düştüğünü kaydeden Rektör Prof. Dr. Yavuz Coşkun, Suriye’deki iç karışıklık önceki Gaziantep Üniversitesi ile Halep Üniversitesi’nin kardeş üniversite anlaşması yaptığını ifade ederek şöyle devam etti: “Dönemin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a o zaman doktora verilirken, Sayın Abdullah Gül konferans verirken bizim senato olarak orada bulunduğumuz, iki ülkenin bakanlar kurulunun sınırda istişare toplantıları yapıldığı dönemde bizim de GAÜN olarak organizasyonda yer aldığımız iklimden, bugün geldiğimiz iklim mukayese edildiğinde çok üzüntü verici olduğunu görüyoruz. Nereden nereye geldik? Bu acı bir şey. Üstelik Müslüman halklar arasında olan bir şey. Bu coğrafyada Türkiye olarak avantajımız var. Kadim değerlerimizi, geçmişteki medeniyet değerlerimizi yeniden tesis ederek bu coğrafyada örnek olabilecek, herkesin bizi taklit ederek etraftaki ülkelerin bizi örnek almasıyla dünyada büyük bir potansiyel olacağı muhakkaktır. Bu bilindiği için, Şii- Sünni, mezhepsel ya da ırksal çatışmaların kaşındığını, çanak tutulup, çomak sokulduğunu da bilmiyor değiliz. Biz toplamla bütünleşen, topluma ışık tutan üniversite olmayı hep kendimize ilke edindik. Üniversitelerin de tıpkı ekonomideki orta gelir tuzağında olduğu gibi, o tuzak içinde takılma tehlikesi var. İyi yetişmiş, akademik elemen bulmada zorluk olduğu gibi, diğer yandan da toplumla bütünleşme için yeterli dirayeti gösteremediğini söylemek mümkündür,. Biz Gaziantep ölçeğinde çok ciddi anlamda toplumla iç içeyiz. Mesela İntörn mühendislik uygulamasını mühendislikten sonra İşletme sahasında da başlattık. Ne oldu? 420 mühendis gönderdik. 330 tanesi teskere bıraktı. Yani yüzde 80’i iş buldu. Hiçbir fakültede iş bulma oranı bu kadar yüksek değildir. Biz, üniversite olarak sahayı kaşıdık. Gördük ki saha da kaşınıyormuş. Bana bir fikri olan gelsin dedik. Sanayiyle beraber, kolkola çalıştık.”

Konuşmasında ekonomik kalkınmanın sosyal gelişme ile beraber sosyal gelişmeyle birlikte sağlanması gerektiğine vurgu yapan GAÜN Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun, “Bugün Kuveyt, Suudi Arabistan gibi ülkeler ekonomik açıdan kendi tabii kaynakları itibarıyla bizden çok daha kişi başına düşen gelir seviyesi yukarıda olmalarına rağmen, sosyal kalkınma açıdan istenen düzeyde olmadıklarını hepimiz biliyoruz. Bizim de sosyal kalkınma açısından tahsil yaşımızın ortalama 7 yıl olması, kız çocuklarımızın 1 yıl fazla okumuş olmasının üretime katkısının yüzde 10 civarında öngörüldüğünün tahmin ediyorsak, eğitimi, sosyal kalkınmayı dışlayamayız” dedi. Rektör Prof. Dr. Yavuz Coşkun, sözlerini şöyle tamamladı: “Şunu unutmamalıyız ki sadece ekonomik kalkınmışlık, bizim gelişmiş ülkeler statüsüne çıkmamız için yetmez. Türkiye, dünyadaki bir çok kuruluş tarafından dikkatli bir şekilde izleniyor. Çünkü, Türkiye potansiyeli olan bir ülke ve potansiyelini önce bizim fark etmemiz lazım. Ortadoğu coğrafyasında bulunmamız bizim için hem avantaj, hem dezavantaj. Bütün bunları dikkate alarak yeniden bir anlayışı hakim kılmalıyız. Demokrasi için, sosyal kalkınmışlık için, adaleti öngören, etik değerleri öngören, ekonomik kalkınmışlığı, inovasyonu öngören bir zihinsel deprem geçirmek zorundayız. Şuanda geldiğimiz noktadan bir yukarı noktaya taşınmak istiyorsak, bunun gerekliliğine inanmak zorundayız.”Adem Kesenek
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *