Eczanelerde, yardımcı eczacılık dönemi başlıyor. Eczacılık Fakültelerinden mezun olduktan sonra eczane açmak isteyen eczacılara bir yıl boyunca bir eczanede eczacının yanında yardımcı eczacı olarak çalışma zorunluluğu getirildi.
Yardımcı eczacılık konusunda Sabah’a açıklamaya yapan Gaziantep Eczacılar Odası Başkanı İrfan Demirci, yardımcı eczacılığın 2012 yılında değişen Eczacılar ve Eczaneler Yasası’nın değişmesi sonucu ortaya çıktığını vurgularken, “Haziran ayında Türkiye genelinde bin 850 eczacı mezun oldu. 2013 yılında Eczacılık Fakültelerine yerleşen ve bu yıl mezun olacak eczacıların, eczane açabilmesi için bir yıl boyunca bir eczacının yanında yardımcı eczacı olarak çalışma zorunluluğu getirildi. Ancak bu sistem bir takım sorunları da beraberinde getiriyor. Çünkü bu eczacıya bir külfet, Sağlık Bakanlığı bununla ilgili yönetmelik yayınlamadı. Şu ana kadar bir belirsizlik hakim” şeklinde konuştu.
Bu sistem eczane sahiplerine
bir külfet getiriyor
Gaziantep’te yardımcı eczacılık yapmak isteyenlerin sayısının 45-50 arasında olduğunu belirten Demirci, “Eczane sahibi yardım eczacı olarak çalışacaklara en az 1,5 katı ücret ve SSK primlerini ödeyecek. Bu da eczanelere yıllık 60 bin lira yük getirecek. Onun için SSK ve ücretlendirme de kamunun destek vermesi lazım. Ayrıca staj yapılacak bir işin neden eczane külfet olarak getirildiğini anlamıyoruz. Kamu hastanelerinde de yardımcı eczacılık hizmetinin verilmesi gerektiğini düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye, 2050 yılındaki
eczane ihtiyacını geçti
Eczacılık Fakültelerinde okuyanların öğrencilik yıllarında stajlarını yaptıklarını vurgulayan Başkan Demirci, devletin plansız ve programsız olarak üniversitelere öğrenci almasını eleştirdi. “Türkiye, şu anda 2050 yılındaki eczane ihtiyacını geçmiş durumda. Dolayısıyla bir sınırlama getirilmeye çalışılıyor. Ancak diğer taraftan da geçen hafta 2 Eczacılık Fakültesi’nin açılmasına karar verildi. Eczacı istihdam sorunu geleceğe doğru artarak devam ediyor. Plansız, programsız ve ön görüsüdür Eczacılık Fakülteleri açılıyor, fakat fakültelerin bir çoğunda öğretim görevlisi yok, ya da taşımalı eğitimle işi yürütmeye çalışıyorlar. Bu şekilde olunca eğitim kalitesini de sorgulamak gerekiyor” diye açıklama yaptı. Hüseyin Karataş
Yardımcı eczacılık konusunda Sabah’a açıklamaya yapan Gaziantep Eczacılar Odası Başkanı İrfan Demirci, yardımcı eczacılığın 2012 yılında değişen Eczacılar ve Eczaneler Yasası’nın değişmesi sonucu ortaya çıktığını vurgularken, “Haziran ayında Türkiye genelinde bin 850 eczacı mezun oldu. 2013 yılında Eczacılık Fakültelerine yerleşen ve bu yıl mezun olacak eczacıların, eczane açabilmesi için bir yıl boyunca bir eczacının yanında yardımcı eczacı olarak çalışma zorunluluğu getirildi. Ancak bu sistem bir takım sorunları da beraberinde getiriyor. Çünkü bu eczacıya bir külfet, Sağlık Bakanlığı bununla ilgili yönetmelik yayınlamadı. Şu ana kadar bir belirsizlik hakim” şeklinde konuştu.
Bu sistem eczane sahiplerine
bir külfet getiriyor
Gaziantep’te yardımcı eczacılık yapmak isteyenlerin sayısının 45-50 arasında olduğunu belirten Demirci, “Eczane sahibi yardım eczacı olarak çalışacaklara en az 1,5 katı ücret ve SSK primlerini ödeyecek. Bu da eczanelere yıllık 60 bin lira yük getirecek. Onun için SSK ve ücretlendirme de kamunun destek vermesi lazım. Ayrıca staj yapılacak bir işin neden eczane külfet olarak getirildiğini anlamıyoruz. Kamu hastanelerinde de yardımcı eczacılık hizmetinin verilmesi gerektiğini düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye, 2050 yılındaki
eczane ihtiyacını geçti
Eczacılık Fakültelerinde okuyanların öğrencilik yıllarında stajlarını yaptıklarını vurgulayan Başkan Demirci, devletin plansız ve programsız olarak üniversitelere öğrenci almasını eleştirdi. “Türkiye, şu anda 2050 yılındaki eczane ihtiyacını geçmiş durumda. Dolayısıyla bir sınırlama getirilmeye çalışılıyor. Ancak diğer taraftan da geçen hafta 2 Eczacılık Fakültesi’nin açılmasına karar verildi. Eczacı istihdam sorunu geleceğe doğru artarak devam ediyor. Plansız, programsız ve ön görüsüdür Eczacılık Fakülteleri açılıyor, fakat fakültelerin bir çoğunda öğretim görevlisi yok, ya da taşımalı eğitimle işi yürütmeye çalışıyorlar. Bu şekilde olunca eğitim kalitesini de sorgulamak gerekiyor” diye açıklama yaptı. Hüseyin Karataş
RSS