Düğün fotoğrafçılığı önceden stüdyolarda yapılırdı. Günümüzde fotoğraf artık, nişan, düğün, reklam gibi bir çok çekimler dış çekim dediğimiz şekilde yapılıyor.
Dış çekimin tamamen orijinal mekanlarda, ışığın ve doğanın her ayrıntısını kullanarak özel tekniklerle çekilen üstün bir fotoğrafçılık sanatı olduğunu ifade eden Serra Fotoğrafçılık sahibi Yusuf Taşdemir, “Dış mekan fotoğrafçılık ilk zamanlar sadece moda ve dergi kapakları için kullanılıyordu. Ancak günümüzde artık fotoğraf, nişan, düğün, reklam gibi bir çok çekimlerde dış mekan kullanılıyor. Bu son yıllarda insanlar daha çok dış çekimi tercih ediyorlar. Ama zamanla ya tekrar iç çekime yada farklı bir yöne gidecekler. Son yıllarda düğün klipi, düğün fragmanı, düğün hikayesi gibi bir takım değişik çekimler yapılmaktadır” dedi.
Fotoğrafçı eğitimden geçmeli
Öncelikle Fotoğrafçılık derneğinin pasif kaldığının altını çizen Taşdemir, “Beklentimizi karşılayan bir meslek değil. Belediye ve derneğimiz bu konuda çok pasif davranıyorlar. Etrafımızda çoğalan ve çoğalmaya halen devam eden merdiven altı değimiz sahte fotoğrafçılar ekmeğimize engel oluyorlar. Biran önce merdiven altı değimiz sahte fotoğrafçıların önüne geçilmesi gerekiyor. Bu konuda çok mağduruz . Oda başkanımızın biz fotoğrafçılar için eğitim alınması gereken bir proje yapması gerekiyor. Bu projenin daha çok fotoğrafçının diksiyonu ile alakalı bir eğitim olması gerekir. Müşteriye nasıl hitap edilmesi konusunda eğitim verilmesi gerekir. Düzenli olarak seminer veya bazı eğitimler verilmeli. Ben kendi imkanlarım ile eğitim almak için, daha iyi bir fotoğrafı olmak için il dışına gidip eğitimlere katılıyorum. Oda başkanımızın da bize bir katkısının olması gerekiyor. Fotoğrafçılığın yüksek bir miktarda maddi olarak getirisi yok ama mesleğim için maddi konuda kendimi kısıtlayıp eğitme gitmek zorunda kalıyorum” diye konuştu.
Fotoğrafçılık teknolojiye yenik düştü
Teknolojinin fotoğrafçılığa hem getirisi, hem de olumsuz yönde etkisinin olduğunu söyleyen Taşdemir, “Günümüzde cep telefonları, tabletlerin fotoğraf makineler gibi teknolojik ürünlerin her evde olması bizim mesleğimize olumsuz yönde etkisi oldu. Bazen dış çekimlere gittiğimizde damat veya gelinin tanıdığının elindeki dijital kamera ile fotoğraf çekmesi bizim ekmek kapımızı kapatıyor, her ne kadar bizim gibi profesyonelce çekim yapmamış olsa da. Teknolojinin olumlu yönü ise rekabetin daha çok oluşumu ve bu rekabet sayesinde de herkes daha iyiyi sergilemek için çaba gösteriyor” şeklinde açıklama yaptı.
Fotoğrafçılık ayrı bir sanattır
Toplum olarak fotoğrafçılara fazla bir saygı kalmadığını söyleyen Taşdemir, “Biz fotoğrafçılar artık basite alınıyoruz. Fotoğrafçılık meslekten öte sanattır. Yarım saatte yaptığım bir fotoğrafı ben aslında yarım saatte değil, 22 yıllık tecrübe ile yapmış olduğumun bilinmesini isterim. Esnafımızı destekleyip, sesimizi duyurmamızı sağlayıp ve bizimde var olduğumuz bilinmelidir” diye konuştu. Haber Adem Kesenek
Dış çekimin tamamen orijinal mekanlarda, ışığın ve doğanın her ayrıntısını kullanarak özel tekniklerle çekilen üstün bir fotoğrafçılık sanatı olduğunu ifade eden Serra Fotoğrafçılık sahibi Yusuf Taşdemir, “Dış mekan fotoğrafçılık ilk zamanlar sadece moda ve dergi kapakları için kullanılıyordu. Ancak günümüzde artık fotoğraf, nişan, düğün, reklam gibi bir çok çekimlerde dış mekan kullanılıyor. Bu son yıllarda insanlar daha çok dış çekimi tercih ediyorlar. Ama zamanla ya tekrar iç çekime yada farklı bir yöne gidecekler. Son yıllarda düğün klipi, düğün fragmanı, düğün hikayesi gibi bir takım değişik çekimler yapılmaktadır” dedi.
Fotoğrafçı eğitimden geçmeli
Öncelikle Fotoğrafçılık derneğinin pasif kaldığının altını çizen Taşdemir, “Beklentimizi karşılayan bir meslek değil. Belediye ve derneğimiz bu konuda çok pasif davranıyorlar. Etrafımızda çoğalan ve çoğalmaya halen devam eden merdiven altı değimiz sahte fotoğrafçılar ekmeğimize engel oluyorlar. Biran önce merdiven altı değimiz sahte fotoğrafçıların önüne geçilmesi gerekiyor. Bu konuda çok mağduruz . Oda başkanımızın biz fotoğrafçılar için eğitim alınması gereken bir proje yapması gerekiyor. Bu projenin daha çok fotoğrafçının diksiyonu ile alakalı bir eğitim olması gerekir. Müşteriye nasıl hitap edilmesi konusunda eğitim verilmesi gerekir. Düzenli olarak seminer veya bazı eğitimler verilmeli. Ben kendi imkanlarım ile eğitim almak için, daha iyi bir fotoğrafı olmak için il dışına gidip eğitimlere katılıyorum. Oda başkanımızın da bize bir katkısının olması gerekiyor. Fotoğrafçılığın yüksek bir miktarda maddi olarak getirisi yok ama mesleğim için maddi konuda kendimi kısıtlayıp eğitme gitmek zorunda kalıyorum” diye konuştu.
Fotoğrafçılık teknolojiye yenik düştü
Teknolojinin fotoğrafçılığa hem getirisi, hem de olumsuz yönde etkisinin olduğunu söyleyen Taşdemir, “Günümüzde cep telefonları, tabletlerin fotoğraf makineler gibi teknolojik ürünlerin her evde olması bizim mesleğimize olumsuz yönde etkisi oldu. Bazen dış çekimlere gittiğimizde damat veya gelinin tanıdığının elindeki dijital kamera ile fotoğraf çekmesi bizim ekmek kapımızı kapatıyor, her ne kadar bizim gibi profesyonelce çekim yapmamış olsa da. Teknolojinin olumlu yönü ise rekabetin daha çok oluşumu ve bu rekabet sayesinde de herkes daha iyiyi sergilemek için çaba gösteriyor” şeklinde açıklama yaptı.
Fotoğrafçılık ayrı bir sanattır
Toplum olarak fotoğrafçılara fazla bir saygı kalmadığını söyleyen Taşdemir, “Biz fotoğrafçılar artık basite alınıyoruz. Fotoğrafçılık meslekten öte sanattır. Yarım saatte yaptığım bir fotoğrafı ben aslında yarım saatte değil, 22 yıllık tecrübe ile yapmış olduğumun bilinmesini isterim. Esnafımızı destekleyip, sesimizi duyurmamızı sağlayıp ve bizimde var olduğumuz bilinmelidir” diye konuştu. Haber Adem Kesenek