ANASAYFA arrow right Güncel

Hak arama hürriyeti daha fazla sürüncemede bırakılmamalıdır

Hak arama hürriyeti daha fazla sürüncemede bırakılmamalıdır
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.43
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.43
Baro yetkilileri, “Soruşturmalar yürütülürken adli yargılamanın en önemli unsurlarından olan savunma hakkı kısıtlanmamalıdır” çağrısında bulundu
Baro yetkilileri, “Soruşturmalar yürütülürken adli yargılamanın en önemli unsurlarından olan savunma hakkı kısıtlanmamalıdır” çağrısında bulundu
Yeni Adli Yıl, yargının sorunlar yumağı içerisinde kaybolduğu bir ortamda başladı. 15 Temmuz darbe girişimin ardından FETÖ terör örgütüne yönelik başlatılan operasyonlar kapsamında Adliye’de görev yapan hakim ve savcı sayısının ihtiyacın çok altına gerilemesi ile birlikte yargılamaların sonuçlandırılması ile ilgili çok ciddi sıkıntıların yaşandığına dikkat çekildi.
Vatandaş mağdur oluyor
Adli Yıl’ın açılışın konuşan Gaziantep Baro Başkan Vekili İskender Kahraman, “ Gaziantep adliyesinde ve bildiğimiz kadarıyla diğer illerimizin çoğunda uzun zamanda beri yargılamaların sonuçlandırılması konusunda ciddi sıkıntılar yaşanmış ve görülen odur ki yaşanmaya devam edecektir. Haziran ayında yapılan bölge mahkemeleri atamaları ve boşalan yerlere yeni hakim ve savcıların gelmemiş olması adli tatil başlangıcını neredeyse fiili olarak 2 ay öne çekmiştir. Bu biz avukatlar kadar vekili olduğumuz vatandaşlarımızın da mağduriyetine sebep olmuştur. Yeni adli yıl dönemi için aradaki zaman kaybının ve hak arama hürriyetinin daha fazla sürünceme de kalmaması için gerekli atamaların ve yetkilendirmelerin bir an önce yapılmasını temennimiz olması dışında bir zorunluluk haline gelmiştir’’ dedi.
Demokrasimize karşı hain bir saldırı yaşadık
Yeni Adli Yıl, Adliye Sarayı’nda Baro Başkanlığı’nda düzenlenen törenle açıldı. Çok sayıda avukatın katıldığı toplantıda konuşmasına, 15 temmuz darbe girişimini değerlendirerek başlayan Gaziantep Baro Başkan Vekili İskender Kahraman, ‘’Hepimizin bildiği üzere 15 Temmuz gecesi ülkemizin birliğine, bütünlüğüne ve demokrasimize karşı hain bir saldırı yaşadık. Ülkemiz o gece siyahın en koyu tonunu yüreğinde hissetmiş ancak hiçbir ayrım yapmaksızın tüm vatandaşlarımızın iradesi ve tüm devlet mekanizmasının güçlü müdahalesi ile en az zararla atlatılmıştır” dedi..
Bu süreçten sonra bu darbe girişimine karşı soruşturma başlatıldığını ve hala da bu soruşturmaların devam ettiğini belirten Kahraman, “Dileğimiz darbe yöntemleriyle tespit edilmesi ve sorumluların hak ettikleri cezaya çarptırılmasıdır. Ancak bu soruşturmalar yürütülürken adli yargılamanın en önemli unsurlarından olan savunma hakkı kısıtlanmamalıdır. Özellikle bu soruşturma kapsamında müdafilik görevi üstlenmede maalesef meslektaşlarımız diğer tüm illerde olduğu gibi endişe yaşamaktadırlar. Bu süreçte savunma hakkının temsilcisi olan biz avukatların emniyet, savcılık ve cezaevinde yaşadığı veya yaşanması muhtemel sorunların önüne geçilmesi gerekmektedir.
Bunun için baromuz gerekli olan tüm çalışmaları yürütmektedir” diye konuştu.
Savunma mesleğini icra eden avukatların savunmasını yaptığı kişiyle özdeşleşmeyip, şahısların işlediği iddia edilen suça ortak olmadığını dile getiren Baro Başkan Vekili İskender Kahraman, “Zaten savunma ve savunma hakkı ancak bu bilinç olduğu sürece bağımsız ve kısıtlanmamış olacaktır. Savunma hakkının temsilcisi olan avukatların bu sürecin dışında tutulmaya çalışılmaları toplum vicdanında da yer bulmayacaktır. Savunmanın dışlandığı bir ceza yargılamasında adil kararların çıkması olanaksızdır. Tüm yargılama sürecinde yapılan işlemlerin yargı ciddiyeti içinde ve hukuki kuralları dışına çıkılmadan yapılması oluşan milli birlik ve beraberlik olgusunu pekiştirecektir” dedi..
Avukatlık mesleğinin ekonomik ve sosyal icrasının her geçen gün zorlaştığına dikkat çeken Kahraman, “Bunda şüphesiz en büyük neden ülkemizde bulunan ve açılmaya devam eden hukuk fakültesi sayısıdır. Bu şekilde devam edilmesi halinde savunma mesleği için ileride telafisi mümkün olmayan sorunlar baş gösterecektir. Bu sorunun ortadan kaldırılması için yegane yol avukatlık mesleğine kabulde bir ölçü olması ve ülkemiz şartları dikkate alındığında ciddi bir yazılı sınavın elzem olduğu düşüncesindeyiz. Ayrıca uzun süredir Meclis gündeminde bekleyen avukatlık yasa tasarısının da TBB ve mümkün olduğu kadar Baro Başkanlıkları tarafından istişare yolu ile mesleğin sorunlarına çözüm odaklı düzenlenerek yasalaştırılmalıdır” şeklinde sorunları dile getirdi.. HABER: Gözde Göksel

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *