ANASAYFA arrow right Güncel

Hdp Akp'ye Teslim Olur Mu?

Hdp Akp'ye Teslim Olur Mu?
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.16
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.16
Geçtiğimiz günlerde CHP gurup toplantısında Kemal Kılıçdaroğlu AKP'nin HDP ile anlaştığını söyledi.

Geçtiğimiz günlerde CHP gurup toplantısında Kemal Kılıçdaroğlu AKP'nin HDP ile anlaştığını söyledi.Bu söylem ulusalcılar tarafından da epey bir zamandır dile getirilmektedir.

Bu iddiaya kaynaklık eden esas düşünce Kürt siyasal hareketinin devletle başlayan ve şu anda devletleşmiş AKP ile süren müzakereye dönük görüşmeleridir.

Kürt sorunu yıllardır bu ülkede PKK sorununa indirgenip PKK’nin bitirilmesine dönük askeri çözümlerle on yıllar heba edildi. Daha en ılımlı olarak bilinen Turgut Özal olayı önemsizleştirmek adına “Dağda 1500-2000 eşkiya var onunla mücadele etmek zor değil” anlayışıyla hareket etti. Çiller ve ardılları faili meçhul cinayetlerle, köy yakmalarla süren sorunu çözme anlayışında oldular.Ancak şiddet çözümün ilacı olmadı.

AKP, çözüm sürecinden yana bir tutum ortaya koyarak, PKK'yi ve temsilcilerini muhatap alıp Oslo görüşmeleri ile birlikte bir çözüm süreci geliştirmeye çalıştı. Ancak AKP gerek milliyetçi tepkileri gerekse kendi içindeki çelişkileri gözeten yerden çözüm sürecinde ayak sürüdü. Çözüm süreci rant hesapları ile birlikte ele alındı. Ve 13 yıllık AKP iktidarında bu ağırdan alma siyaseti toplumda AKP'nin çözüm sürecindeki güvenirliligini yaraladı. Özellikle Kürtlerde ''oyalanıyoruz'' düşüncesi hakim olmaya başladı.

Ancak Kürt siyasal hareketi başta Öcalan olmak üzere barışa ulaşma siyasetinde ısrar etti.

Bugün müzakere süreci için 10 madde ile somutlaşan bir yol haritası var. Ancak hükümet bu yol haritasını Öcalan'la, Kandil’le, HDP ile konuşurken topluma açık bir anlatımı tercih etmiyor.Kürt siyasal hareketinin şeffaf bir çözüm talebi AKP'nin oy kaygıları nedeniyle hep ''örtülü bir çözüm'' tutumuyla karşılık buluyor.

İşte bu süreçte CHP ve ulusalcı çevreler AKP ile HDP'nin başkanlık sistemini de içeren bir anlaşma yaptıklarını ortaya atıyorlar.

Önce pazarlık ile müzakere kavramlarının iyi anlaşılması gerekir.Bir sorunu çözmeye dönük yapılan istişarenin adıdır müzakere.Pazarlık ise lokal hesaplar için yapılan bir alış veriş yöntemidir.

Kürt siyasal hareketinin 10 maddelik taleplerine bakılırsa çözüm sadece Kürtlere bir menfaat sağlamıyor.Türkiye’nin demokratikleşmesini sağlayacak önerileri içeriyor.

Böyle olunca HDP ile AKP anlaştı iddialarının iler tutar yanı olmadığını söyleyebiliriz. Çünkü bir an düşünün; Kürtler son 35 yılda on binlerce insanını yitirdi. Binlerce insan cezaevlerinde ağır bedeller ödedi.Binlercesi ülkeden uzakta yaşamak zorunda kaldı.Devletin inkar ve asimilasyon politikalarına karşı bunca ödenen bedel olmasa devlet Kürt siyasal hareketinin temsilcileri ile masaya oturabilir miydi?Devleti masaya oturmaya zorlayan güç bunca kazanımların üzerine neden devlete ya da devletleşmiş AKP’ye teslim olsun? 

Kobane direnişi ile Kürt sorununun çok boyutlu olduğu, bu sürecin en önemli Ortadoğu’daki aktörlerinden birisinin PKK/PYD çizgisi olduğu görülüyor.Bölgede bir aktör olan siyasetin legal zeminde temsilcisi olan HDP, ülke içerisinde otoriter bir sistemi kurumlaştırmak isteyen AKP ile hangi zeminde anlaşabilir?

İç güvenlik yasasına karşı HDP'nin mecliste sergilediği direnişi görmezden gelmek mümkün mü?

Daha ilk günden Kürt siyasal hareketinin temsilcileri müzakere ile mücadelenin birlikteliğinden söz etmedi mi?

Tüm bunlar bilinerek, bugün HDP'nin yükselen oyunu engellemek için gerek CHP, gerekse AKP başta Demirtaş'ı itibarsızlaştırarak HDP’yi zayıflatmaya çalışıyorlar.

Adeta küllerinden doğan bir Zümrüdü Anka Kuşu gibi Kürtler inkar politikalarını tarihin çöplüğüne atmışlardır.Bu antidemokratik yüzde 10 barajını da bertaraf edeceklerdir.

HDP siyasetin yeni yüzü olarak ülkenin demokratikleşmesinin lokomotifi bir siyasal hat izliyor.Bu hat, artık halkın geniş kesimlerinde bir umuda dönüşüyor.

Halkta bir umut yaratan HDP, ne ki kendisine sosyalist etiketini yapıştıran ve Gezi direnişinin üzerine bina ettiklerini söyledikleri Haziran Hareketi tarafından desteklenir bulunmuyor.BHH'nin bu tutumunda gizli iki eğilim vardır.

Birincisi Kürt siyasetinden duyulan rahatsızlıktır.İçinde ulusalcı eğilimleri barındırmaktadır.

İkincisi CHP’ye üstü örtülü destek vermektir.

Ancak BHH'nin tutumu kendi tabanında bile bir çatlağa şimdiden yol açmıştır.Tabanda HDP'ye oy vereceklerini sosyal medyada açıklayanların hiçte küçümsenmeyecek boyutta olduğunu buradan söyleyebiliriz.

AKP'nin, CHP'nin ve Ulusalcıların tüm manipülasyonlarına rağmen HDP barajı aşarak ülkenin siyaset iklimini değiştirecektir. Rahibe Terasa'nın sözüyle bitirmek gerekirse, ''Hayat bir fırsattır, kullan''

 

Celal DENİZ

 

 

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *