Gaziantep Bakırcılar ve Sedefçiler Odası Başkanı Celal Açık, İŞKUR ile yapılan projeler sayesinde bakırcılığın dünyaya mal olduğunu söyleyerek, “İŞKUR bizim bel kemiğimizdir” dedi.
Gaziantep bakırcılığı
dünyaya mal oldu
Bakırcılığın insanlık tarihi kadar eski olduğunu hatırlatan Açık, Gaziantep bakırcılığının dünyaya mal olduğunun altını çizerek, “Bundan 10 yıl önce zanaatını çocuklara bırakmak ister misin diye sorulduğunda yüzde 90’ı “Hayır” diyordu. Ancak günümüzde yüzde 90’ı “Evet” diyor. Çünkü zanaat altın bileziktir. 10-20 yıl fabrikada çalışıp yeniden bakırcılığa dönenler var. Çalışanlar tane başı çalıştıkları için maaşları iyi ve sigortaları var” ifadesini kullandı.
Çırak bulamamak bütün
sektörlerin sorunu
Çırak bulamamaktan dert yanan Açık, nakış sorununu İŞKUR ile çözdüklerini ifade ederek, mevcut sistemde çırak bulamadıklarını belirtti. “Bir çocuğu bakırcı ustası yapmak için 10-12 yaşlarında alalım. İŞKUR destek veriyor, biz de para verelim çocuk yaşta para kazanmaya alışsınlar. Çocuk para kazandığı zaman hem zanaatı sever hem de meslek öğrenir. Çünkü başka çaremiz yok, çırağı nereden bulacağız? Çocuklar liseyi bitirdiğinde 18 yaşında oluyor, bu yaştaki çocuğa ne öğretebilirsin. Çıraklık sorunu sadece bakırcılık sektöründe değil, bütün sektörlerin sorunu. Bir çocuğu ilköğretimde aldığımızda haftanın bir günü okulda 4 günden bizim yanımıza pratiğe gelsin. O zaman ilkokulu bitirir çırak, liseyi bitirir kalfa, üniversite de iki yıllık bakırcılığın bölümü açtığımızda üniversiteyi bitirir usta olur. Bu şekilde hem okumuş hem de zanaatkar olur” şeklinde değerlendirme yaptı.
90 kursiyerin 70’i kadın
Çırağı olmayan mesleğin ustası olmayacağına dikkat çeken Başkan Açık, “İnsanlara ne öğretirseniz çocukken öğretirsiniz. Çünkü küçük yaştaki çocuklara meslek öğretmek kolaydır. Ayrıca kursiyerlik için 40-50 yaşındaki insanlar başvuruyor. 90 kursiyerin 70’i kadın. Bakıcılığın nakış bölümü kadınlara göre. Hem para alıyorlar hem zanaat öğreniyorlar hem de terapi hem de aile ortamı kuruyorlar” diye konuştu. Hüseyin Karataş
Gaziantep bakırcılığı
dünyaya mal oldu
Bakırcılığın insanlık tarihi kadar eski olduğunu hatırlatan Açık, Gaziantep bakırcılığının dünyaya mal olduğunun altını çizerek, “Bundan 10 yıl önce zanaatını çocuklara bırakmak ister misin diye sorulduğunda yüzde 90’ı “Hayır” diyordu. Ancak günümüzde yüzde 90’ı “Evet” diyor. Çünkü zanaat altın bileziktir. 10-20 yıl fabrikada çalışıp yeniden bakırcılığa dönenler var. Çalışanlar tane başı çalıştıkları için maaşları iyi ve sigortaları var” ifadesini kullandı.
Çırak bulamamak bütün
sektörlerin sorunu
Çırak bulamamaktan dert yanan Açık, nakış sorununu İŞKUR ile çözdüklerini ifade ederek, mevcut sistemde çırak bulamadıklarını belirtti. “Bir çocuğu bakırcı ustası yapmak için 10-12 yaşlarında alalım. İŞKUR destek veriyor, biz de para verelim çocuk yaşta para kazanmaya alışsınlar. Çocuk para kazandığı zaman hem zanaatı sever hem de meslek öğrenir. Çünkü başka çaremiz yok, çırağı nereden bulacağız? Çocuklar liseyi bitirdiğinde 18 yaşında oluyor, bu yaştaki çocuğa ne öğretebilirsin. Çıraklık sorunu sadece bakırcılık sektöründe değil, bütün sektörlerin sorunu. Bir çocuğu ilköğretimde aldığımızda haftanın bir günü okulda 4 günden bizim yanımıza pratiğe gelsin. O zaman ilkokulu bitirir çırak, liseyi bitirir kalfa, üniversite de iki yıllık bakırcılığın bölümü açtığımızda üniversiteyi bitirir usta olur. Bu şekilde hem okumuş hem de zanaatkar olur” şeklinde değerlendirme yaptı.
90 kursiyerin 70’i kadın
Çırağı olmayan mesleğin ustası olmayacağına dikkat çeken Başkan Açık, “İnsanlara ne öğretirseniz çocukken öğretirsiniz. Çünkü küçük yaştaki çocuklara meslek öğretmek kolaydır. Ayrıca kursiyerlik için 40-50 yaşındaki insanlar başvuruyor. 90 kursiyerin 70’i kadın. Bakıcılığın nakış bölümü kadınlara göre. Hem para alıyorlar hem zanaat öğreniyorlar hem de terapi hem de aile ortamı kuruyorlar” diye konuştu. Hüseyin Karataş