Gaziantep SES Şubesi hemşirelik haftası nedeniyle bir basın açıklaması yaptı.
25 Aralık Devlet Hastahanesi önünde yapılan basın açıklamasına bir çok sağlık çalışanı ve hemşire katıldı.Hemşirelerin sorunlarını gündemleştirmek için yapılan basın açıklamanın metnini SES Sekteri Ayten Karışık okudu.
Ayten Karışık, “Kamu hastane birlikleri uygulamasıyla hastaneler şantiyeye dönüşmüş, kar için poliklinik ve hasta odası elde etmek adına hemşirelerin giyinme odaları ellerinden alınmış. Tedavi odaları kullanılamayacak kadar daraltılmıştır. Verimlilik ve kar adına birlik içinde personel hareketleri yoğun bir biçimde yaşanmaya başlamıştır.Bundan en çok hemşireler etkilenmiş, hastanelerde servisler arasında ve birlik içindeki hastaneler arasında görevlendirmelerle işyeri güvencesi ortadan kaldırılmıştır.Performansa göre çalışma ve ücretlendirmenin iflas ettiğini görmekteyiz.Hemşireler güvencesiz ve emekliliğe yansımayan ek ödemeleri alamaz duruma gelmiştir. Riskli birimlerde çalışan sağlık emekçilerine sabit ek ödeme dışında herhangi bir ödeme yapılmamaktadır” dedi
Karışık, “Günlük 8 saat mesai 24 saatlik nöbet dönemi sona ermiş 7/24 saat esnek kuralsız çalışma dönemine geçilmiştir. Bu uygulamadan en çok etkilenen meslek gurubu ebe ve hemşireler olmuştur.Hemşirelerin haftalık ortalama çalışma süresi 56 saate çıkarılarak görev tanımından söz etmek artık mümkün değildir.Dolayısıyla, herkes her işi yapar anlayışı egemen hale getirilmektedir.Sağlıktaki ticarileşmeye bağlı olarak servisten ameliyathaneye, acilden polikliniklere, laboratuarlardan görüntüleme merkezlerine kadar her kademede yoğun bir hizmet talebi ile karşı karşıyayız. Bu yoğunluktan ebe ve hemşireler de payına düşeni almakta, ağır bir iş yükü altında giderek tükenmektedirler.Bu kadar ağır iş yükü performans baskısı iş yeri ve gelecek güvencesinin ortadan kalktığı bir ortamda sözlü taciz ve fiziksel şiddete bağlı can güvencesi de ortadan kalkmıştır. Bütün bunlar sağlıkta dönüşüm programı ve onun uygulaması olan KHK düzenlemesi ile sağlığın piyasalaştırılması ve ticarileştirilmesinin sonuçlarıdır.Toplam Kalite Uygulamaları hemşirelerin yükünü daha da arttırmıştır. Çünkü toplam kalite yönetimi; çalışanları denetler, iş sürelerini arttırır, teknoloji kullanımıyla sömürüyü gizler, cazip kılar, yalnızlaştırır, sendikasızlaştırır, ispiyon mekanizmasını geliştirir, iş yükünü ve stresi arttırır.Hemşireler için angaryayı, iş ve kağıt yükünü arttırır, dayanışmayı azaltır.Tüm bunlar sağlık kurumlarında yaşanmaktadır” dedi.
Karışık, Herkese Sağlık, Güvenli Gelecek” diyen sendikamız SES, yıllardır emeğimizle kazandığımız iş güvencemizin önemini savunmaktadır.Bu sebeple Ebeler ve hemşirelerdeki bu parçalı istihdam modelinin hemen terk edilip, Vekil ebe-hemşire, 4/C'li 4924'lü ve 4/B'li sözleşmeli taşeron olarak çalışmak zorunda bırakılan tüm çalışanların kadroya alınmasını savunmaktadır.Çünkü sağlık bir kamu hizmeti olup, nitelikli, ulaşılabilir, ücretsiz ve anadilinde olmalıdır.Sağlıkta hiçbir ticari hesap yapılmamalıdır.Sağlıklı toplum, koruyucu sağlık hizmetleriyle başlar. Eşit, Ulaşılabilir, Nitelikli,Ücretsiz ve Anadilinde olursa insan hayatına verilen değerin anlamı olur.Sustukça, korktukça, yandaş ve etkisiz sendikalara üye oldukça geleceğimizin kararacağı açıktır.O sebeple iş yerlerimizde sağlığın bir ekip işi olduğu gerçeğiyle; tekrar ekip ruhunu canlandırarak, dayanışma ruhuyla başta iş güvencemiz ve ücret güvencemiz olmak üzere tüm haklarımız için mücadelemizi ısrarla büyütüp genişletmeliyiz” dedi. Cihan Ölmez
25 Aralık Devlet Hastahanesi önünde yapılan basın açıklamasına bir çok sağlık çalışanı ve hemşire katıldı.Hemşirelerin sorunlarını gündemleştirmek için yapılan basın açıklamanın metnini SES Sekteri Ayten Karışık okudu.
Ayten Karışık, “Kamu hastane birlikleri uygulamasıyla hastaneler şantiyeye dönüşmüş, kar için poliklinik ve hasta odası elde etmek adına hemşirelerin giyinme odaları ellerinden alınmış. Tedavi odaları kullanılamayacak kadar daraltılmıştır. Verimlilik ve kar adına birlik içinde personel hareketleri yoğun bir biçimde yaşanmaya başlamıştır.Bundan en çok hemşireler etkilenmiş, hastanelerde servisler arasında ve birlik içindeki hastaneler arasında görevlendirmelerle işyeri güvencesi ortadan kaldırılmıştır.Performansa göre çalışma ve ücretlendirmenin iflas ettiğini görmekteyiz.Hemşireler güvencesiz ve emekliliğe yansımayan ek ödemeleri alamaz duruma gelmiştir. Riskli birimlerde çalışan sağlık emekçilerine sabit ek ödeme dışında herhangi bir ödeme yapılmamaktadır” dedi
Karışık, “Günlük 8 saat mesai 24 saatlik nöbet dönemi sona ermiş 7/24 saat esnek kuralsız çalışma dönemine geçilmiştir. Bu uygulamadan en çok etkilenen meslek gurubu ebe ve hemşireler olmuştur.Hemşirelerin haftalık ortalama çalışma süresi 56 saate çıkarılarak görev tanımından söz etmek artık mümkün değildir.Dolayısıyla, herkes her işi yapar anlayışı egemen hale getirilmektedir.Sağlıktaki ticarileşmeye bağlı olarak servisten ameliyathaneye, acilden polikliniklere, laboratuarlardan görüntüleme merkezlerine kadar her kademede yoğun bir hizmet talebi ile karşı karşıyayız. Bu yoğunluktan ebe ve hemşireler de payına düşeni almakta, ağır bir iş yükü altında giderek tükenmektedirler.Bu kadar ağır iş yükü performans baskısı iş yeri ve gelecek güvencesinin ortadan kalktığı bir ortamda sözlü taciz ve fiziksel şiddete bağlı can güvencesi de ortadan kalkmıştır. Bütün bunlar sağlıkta dönüşüm programı ve onun uygulaması olan KHK düzenlemesi ile sağlığın piyasalaştırılması ve ticarileştirilmesinin sonuçlarıdır.Toplam Kalite Uygulamaları hemşirelerin yükünü daha da arttırmıştır. Çünkü toplam kalite yönetimi; çalışanları denetler, iş sürelerini arttırır, teknoloji kullanımıyla sömürüyü gizler, cazip kılar, yalnızlaştırır, sendikasızlaştırır, ispiyon mekanizmasını geliştirir, iş yükünü ve stresi arttırır.Hemşireler için angaryayı, iş ve kağıt yükünü arttırır, dayanışmayı azaltır.Tüm bunlar sağlık kurumlarında yaşanmaktadır” dedi.
Karışık, Herkese Sağlık, Güvenli Gelecek” diyen sendikamız SES, yıllardır emeğimizle kazandığımız iş güvencemizin önemini savunmaktadır.Bu sebeple Ebeler ve hemşirelerdeki bu parçalı istihdam modelinin hemen terk edilip, Vekil ebe-hemşire, 4/C'li 4924'lü ve 4/B'li sözleşmeli taşeron olarak çalışmak zorunda bırakılan tüm çalışanların kadroya alınmasını savunmaktadır.Çünkü sağlık bir kamu hizmeti olup, nitelikli, ulaşılabilir, ücretsiz ve anadilinde olmalıdır.Sağlıkta hiçbir ticari hesap yapılmamalıdır.Sağlıklı toplum, koruyucu sağlık hizmetleriyle başlar. Eşit, Ulaşılabilir, Nitelikli,Ücretsiz ve Anadilinde olursa insan hayatına verilen değerin anlamı olur.Sustukça, korktukça, yandaş ve etkisiz sendikalara üye oldukça geleceğimizin kararacağı açıktır.O sebeple iş yerlerimizde sağlığın bir ekip işi olduğu gerçeğiyle; tekrar ekip ruhunu canlandırarak, dayanışma ruhuyla başta iş güvencemiz ve ücret güvencemiz olmak üzere tüm haklarımız için mücadelemizi ısrarla büyütüp genişletmeliyiz” dedi. Cihan Ölmez