Mazlumder Gaziantep Şubesi Suriyeli mültecilere karşı yapılan eylemler hakkında basın açıklaması yaptı.
Mazlumder Şube binasında yapılan basın açıklamasında Gaziantep Mazlumder Şube Başkanı Avukat Sabri Sayan, Suriyeli mültecilere karşı yapılan eylemlerin yanlış olduğunu, halklar arasında tahrik edici ve düşmanlık tohumlarını ekecek faaliyetlerin başlangıcı olacağını belirtti.
Suriyelilerin işledikleri suç oranlarının gösterildiğinin aksine son derece düşük olduğunu belirten Avukat Sabri Sayan, “Son günlerde ilimizde kaygı ve endişe ile izlediğimiz gelişmeler olmaktadır. Bunların başında yaklaşık dört yıldır savaş nedeniyle ülkelerinden kaçmak zorunda kalan Suriyeli mültecilere karşı geliştirilen tutumdur. Ülkelerinde devam eden savaş nedeniyle canlarını kurtarmak için ülkemize sığınan ve çok zor şartlar altında hayatlarını idame ettiren mültecilere bir de Gaziantep'ten ‘Suriyelileri istemiyoruz, Susma haykır, Suriye'ye hayır’ şeklinde eylem yaparak Belediye binasına yürüyen vatandaşlar Suriyeli mültecilerin acılarının katlanmasına neden olmuştur” dedi.
Bir yandan hamiyetli kişi ve kuruluşlar üstün bir gayretle zor durumda kalan bu insanların sorunlarına koşup insani, İslami, komşuluk ve akrabalık görevini yerine getirdiğini ifade eden Sayan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bir yandan hamiyetli kişi ve kuruluşlar üstün bir gayretle zor durumda kalan bu insanların sorunlarına koşup insani, İslami, komşuluk ve akrabalık görevini yerine getiriyor. Dul, yetim, hasta, yaralı, evsiz, yiyecek ve giyeceği olmayan bu insanların acısını hafifletmeye çalışıyor.
Diğer yandan; Suriye yönetiminin yönlendirdiği şüphesini üzerinde taşıyan veya iç karışıklık çıkarmak isteyen birtakım ırkçı, çıkarcı kişi ve gruplar yapılan yardımları engellemeye çalışıyorlar. Münferit bazı olayları bahane ederek ortaya çıkan bu çevreler, aslında başından beri bu tutumlarını sürdürüyorlar. Bazı kişilerin işledikleri suçlardan dolayı felakete uğramış ve ülkemize sığınmış Suriyeli ailelere suçlu muamelesi yapmaya çalışıyorlar. Gaziantep’te yapılan bu eylem aynı zamanda nefret suçu kapsamına girmektedir ve cezai karşılığı vardır: Türk Ceza Kanununa göre: ‘Halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır’. Türkiye halkının misafirperverliğini her fırsatta dile getirenler bu son yapılan eylemle misafir düşmanı ve yabancı düşmanı olduklarını göstermişlerdir. Özellikle içinde bulunduğumuz Ramazan ayının ruhuna aykırı bir tutum sergilemişlerdir. Gaziantep halkının bunu tasvip etmediğini herkes yakından bilmektedir.”İHA
Mazlumder Şube binasında yapılan basın açıklamasında Gaziantep Mazlumder Şube Başkanı Avukat Sabri Sayan, Suriyeli mültecilere karşı yapılan eylemlerin yanlış olduğunu, halklar arasında tahrik edici ve düşmanlık tohumlarını ekecek faaliyetlerin başlangıcı olacağını belirtti.
Suriyelilerin işledikleri suç oranlarının gösterildiğinin aksine son derece düşük olduğunu belirten Avukat Sabri Sayan, “Son günlerde ilimizde kaygı ve endişe ile izlediğimiz gelişmeler olmaktadır. Bunların başında yaklaşık dört yıldır savaş nedeniyle ülkelerinden kaçmak zorunda kalan Suriyeli mültecilere karşı geliştirilen tutumdur. Ülkelerinde devam eden savaş nedeniyle canlarını kurtarmak için ülkemize sığınan ve çok zor şartlar altında hayatlarını idame ettiren mültecilere bir de Gaziantep'ten ‘Suriyelileri istemiyoruz, Susma haykır, Suriye'ye hayır’ şeklinde eylem yaparak Belediye binasına yürüyen vatandaşlar Suriyeli mültecilerin acılarının katlanmasına neden olmuştur” dedi.
Bir yandan hamiyetli kişi ve kuruluşlar üstün bir gayretle zor durumda kalan bu insanların sorunlarına koşup insani, İslami, komşuluk ve akrabalık görevini yerine getirdiğini ifade eden Sayan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bir yandan hamiyetli kişi ve kuruluşlar üstün bir gayretle zor durumda kalan bu insanların sorunlarına koşup insani, İslami, komşuluk ve akrabalık görevini yerine getiriyor. Dul, yetim, hasta, yaralı, evsiz, yiyecek ve giyeceği olmayan bu insanların acısını hafifletmeye çalışıyor.
Diğer yandan; Suriye yönetiminin yönlendirdiği şüphesini üzerinde taşıyan veya iç karışıklık çıkarmak isteyen birtakım ırkçı, çıkarcı kişi ve gruplar yapılan yardımları engellemeye çalışıyorlar. Münferit bazı olayları bahane ederek ortaya çıkan bu çevreler, aslında başından beri bu tutumlarını sürdürüyorlar. Bazı kişilerin işledikleri suçlardan dolayı felakete uğramış ve ülkemize sığınmış Suriyeli ailelere suçlu muamelesi yapmaya çalışıyorlar. Gaziantep’te yapılan bu eylem aynı zamanda nefret suçu kapsamına girmektedir ve cezai karşılığı vardır: Türk Ceza Kanununa göre: ‘Halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır’. Türkiye halkının misafirperverliğini her fırsatta dile getirenler bu son yapılan eylemle misafir düşmanı ve yabancı düşmanı olduklarını göstermişlerdir. Özellikle içinde bulunduğumuz Ramazan ayının ruhuna aykırı bir tutum sergilemişlerdir. Gaziantep halkının bunu tasvip etmediğini herkes yakından bilmektedir.”İHA