Eğitim-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ali Ersönmez, Sabah’a yaptığı açıklamada “Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), uzun süredir hükümetin gündeminde olan ‘meslek liselerinin özel sektöre devri’ konusunda somut adımlar atmaya başlamış, ‘sanayinin kalifiye personel ihtiyacının giderilmesi amacıyla meslek liselerinin özel sektöre devri’ çalışmaları başlatılmıştır. Eğitim Sen’e ulaşan bilgilere göre, ‘meslek liselerinin özel sektöre devri’ konusunda ilimiz Gaziantep pilot il olarak seçilmiştir” dedi.
2018 itibariyle mesleki eğitimin
payı yüzde 50’yi aştı
Mesleki ve teknik eğitimin temel amacının, toplumun ihtiyaçları doğrultusunda bireylere belirli bir mesleğin gerektirdiği bilgi, beceri ve uygulama yeterliliklerinin kazandırılması olduğunu ifade eden Ersönmez, MEB'in mesleki eğitime ilgisi, tamamen piyasanın ya da patronların ‘teknik eleman’ ya da ‘ara eleman’ ihtiyacının karşılanması ile sınırlı olduğunu bu nedenle MEB’in, her fırsatta mesleki eğitimin payını yüzde 65’lere çıkarmayı hedeflediklerini açıkladığını vurguladı. 2018 itibariyle mesleki eğitimin payının yüzde 50’yi aştığına dikkat çeken Ersönmez, “Meslek liselerinin özel sektöre devri ile mesleki eğitimdeki öğrencinin daha çok ‘iş hayatında’ kalması, daha doğrusu daha az eğitim alarak daha fazla ucuz emek kaynağı olarak çalıştırılmasının hedeflendiği açıktır. Hatırlanacağı gibi çıraklık, zorunlu eğitim kapsamına alınmış, çıraklı eğitim merkezlerinde eğitim gören öğrencilerin, haftada bir gün genel meslek dersleri alıp, diğer 5 gün ilgili sektörde çalıştırılmasının önü açılmıştır. Bu öğrencilerinin maaşlarının 3’te 2’si devlet, 3’te 1’i özel sektör tarafından karşılanmaktadır” diye değerlendirmede bulundu.
“Mesleki ve teknik Anadolu lisesi öğrencilerinin son sınıfta yaptıkları stajlara, yine son sınıfta haftada 3 gün beceri eğitimine gönderilen öğrencilere asgari ücretin yüzde 30’u kadar maaş ödenmektedir” diyen Başkan Ersönmez, “Sadece meslek liseleri özel sektöre devredilmemekte, meslek lisesi öğrencilerinin emeğinin patronların ihtiyacı olan ‘ucuz emek kaynağı’ meslek liseleri üzerinden temin edilmektedir. MEB ve sermaye çevrelerinin mesleki eğitime yaklaşımı, konuyu bir eğitim sorunu olmaktan çok ihtiyaç duyulan ucuz ve nitelikli işgücü ihtiyacının karşılanması şeklindedir. Nihai hedef ise, 2018 yılı itibariyle çalışan nüfusun yüzde 67’sini oluşturan ücretli emekçilerin çocuklarının, ait oldukları sınıfa layık görülen eğitimi almaları için meslek liselerine yönlendirilmesi, tıpkı anne-babaları gibi onların da işçi sınıfının potansiyel üyeleri olarak yetiştirilmesidir. Meslek liseli öğrencileri daha öğrenciyken işçileştiren, mesleki eğitimi ucuz ve nitelikli iş gücü oluşturmaya indirgeyen her türlü girişimin karşısında olduğumuz bilinmelidir” şeklinde açıklama yaptı. Hüseyin Karataş
2018 itibariyle mesleki eğitimin
payı yüzde 50’yi aştı
Mesleki ve teknik eğitimin temel amacının, toplumun ihtiyaçları doğrultusunda bireylere belirli bir mesleğin gerektirdiği bilgi, beceri ve uygulama yeterliliklerinin kazandırılması olduğunu ifade eden Ersönmez, MEB'in mesleki eğitime ilgisi, tamamen piyasanın ya da patronların ‘teknik eleman’ ya da ‘ara eleman’ ihtiyacının karşılanması ile sınırlı olduğunu bu nedenle MEB’in, her fırsatta mesleki eğitimin payını yüzde 65’lere çıkarmayı hedeflediklerini açıkladığını vurguladı. 2018 itibariyle mesleki eğitimin payının yüzde 50’yi aştığına dikkat çeken Ersönmez, “Meslek liselerinin özel sektöre devri ile mesleki eğitimdeki öğrencinin daha çok ‘iş hayatında’ kalması, daha doğrusu daha az eğitim alarak daha fazla ucuz emek kaynağı olarak çalıştırılmasının hedeflendiği açıktır. Hatırlanacağı gibi çıraklık, zorunlu eğitim kapsamına alınmış, çıraklı eğitim merkezlerinde eğitim gören öğrencilerin, haftada bir gün genel meslek dersleri alıp, diğer 5 gün ilgili sektörde çalıştırılmasının önü açılmıştır. Bu öğrencilerinin maaşlarının 3’te 2’si devlet, 3’te 1’i özel sektör tarafından karşılanmaktadır” diye değerlendirmede bulundu.
“Mesleki ve teknik Anadolu lisesi öğrencilerinin son sınıfta yaptıkları stajlara, yine son sınıfta haftada 3 gün beceri eğitimine gönderilen öğrencilere asgari ücretin yüzde 30’u kadar maaş ödenmektedir” diyen Başkan Ersönmez, “Sadece meslek liseleri özel sektöre devredilmemekte, meslek lisesi öğrencilerinin emeğinin patronların ihtiyacı olan ‘ucuz emek kaynağı’ meslek liseleri üzerinden temin edilmektedir. MEB ve sermaye çevrelerinin mesleki eğitime yaklaşımı, konuyu bir eğitim sorunu olmaktan çok ihtiyaç duyulan ucuz ve nitelikli işgücü ihtiyacının karşılanması şeklindedir. Nihai hedef ise, 2018 yılı itibariyle çalışan nüfusun yüzde 67’sini oluşturan ücretli emekçilerin çocuklarının, ait oldukları sınıfa layık görülen eğitimi almaları için meslek liselerine yönlendirilmesi, tıpkı anne-babaları gibi onların da işçi sınıfının potansiyel üyeleri olarak yetiştirilmesidir. Meslek liseli öğrencileri daha öğrenciyken işçileştiren, mesleki eğitimi ucuz ve nitelikli iş gücü oluşturmaya indirgeyen her türlü girişimin karşısında olduğumuz bilinmelidir” şeklinde açıklama yaptı. Hüseyin Karataş
RSS