ANASAYFA arrow right Güncel

OHAL hukukunun süreceğini düşünüyoruz

OHAL hukukunun süreceğini düşünüyoruz
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 05.23
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 05.23
2 yıl süren Olağan Üstü Hal (OHAL) kaldırıldı. OHAL’in kaldırılmasıyla ilgili açıklama yapan KESK Dönem Sözcüsü Ali Ersönmez, “OHAL kaldırıldı, ama işçi ve emekçiler açısından örgütlenme, hak aramaya dair yayınlanan kararname ile OHAL hukukunu
2 yıl süren Olağan Üstü Hal (OHAL) kaldırıldı. OHAL’in kaldırılmasıyla ilgili açıklama yapan KESK Dönem Sözcüsü Ali Ersönmez, “OHAL kaldırıldı, ama işçi ve emekçiler açısından örgütlenme, hak aramaya dair yayınlanan kararname ile OHAL hukukunun süreceğini tahmin etmekteyiz. Devlet Denetleme Kurulunun (DDK) yetkilerini genişleterek sendika ve meslek örgütlerini Cumhurbaşkanlığı denetimine sokan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin örgütlenme özgürlüğü ve sendikalaşma hakkı açısından fiili sıkıntılar yaratabilecek kaygısı tüm sendika ve meslek örgütleri tarafından kamuoyu ile de paylaşılmaktadır. KESK olarak ve sendika ve meslek örgütleri olarak bu kararnamenin fiiliyatta işçi ve emekçiler üzerinde baskı oluşturabileceğini biliyoruz” şeklinde açıklama yaptı.

Ersönmez, “5 numaralı Kararnameyle (CBK) Devlet Denetleme Kuruluna (DDK) verilen yetkiye göre DDK, tüm kamu kurum ve Kararnameye göre doğrudan Cumhurbaşkanı’na bağlı ve onun talimatıyla çalışacak olan DDK, sendika, meslek örgütü, vakıf ve derneklerde her türlü idari soruşturma, inceleme, araştırma ve denetleme yapabilecek. Kuruluşları ile bunlara bağlı ve ilgili kuruluşları, meslek örgütlerini işçi, işveren örgütlerini, dernekleri ve vakıfları denetleyebilecek. Kararnameye göre doğrudan Cumhurbaşkanı’na bağlı ve onun talimatıyla çalışacak olan DDK, sendika, meslek örgütü, vakıf ve derneklerde her türlü idari soruşturma, inceleme, araştırma ve denetleme yapabilecek. Kurul ayrıca Cumhurbaşkanı tarafından verilecek ‘diğer işleri’ yapmakla yükümlü olacak” diye konuştu.
DDK’ye 12 Eylül dönemindeki
gibi geniş yetkiler verildi
KESK Dönem Sözcüsü Ali Ersönmez, konuşmasına şöyle devam etti: “Kurul denetleyeceği kuruluşlardan her türlü bilgi ve belgeyi (gizli veya açık) hiçbir sınırlamaya tabii olmaksızın isteyebilecek. Denetlenen kuruluş bu bilgi ve belgeleri istenen yere getirmekle yükümlü olacak. DDK, her kademe ve rütbedeki görevli için görevden uzaklaştırma tedbiri uygulayabilecek ve görevden uzaklaştırma tedbirinin uygulanmasını yetkili makamlardan isteyebilecek. Açıkçası DDK’ye 12 Eylül dönemindeki gibi son derece geniş yetkiler verilmiş oldu. Yayımlanan kararnameyle Cumhurbaşkanı’na bağlı ve onun talimatıyla çalışacak olan DDK, tüm kamu kurum ve kuruluşlarını, sendikaları, meslek örgütlerini en geniş bir şekilde denetleyebilecek.”
Türkiye’nin imza
attığı sözleşmeye aykırı
“Açıkça yasayla düzenlenmiş olan konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz denildi” diyen Ersönmez, “Dolayısıyla sendikaların denetimi yasayla düzenlenmiş olan bir husustur. İkincisi ILO’nun 87 sayılı sözleşmesindeki sendika hakkının korunmasına ilişkin hükümler var. Türkiye’nin imza attığı bu sözleşmeye de aykırı. Üçüncüsü sendikalar yasasına da aykırı. Böyle baktığımızda da mevcut hukuksal çerçevede de çok ciddi sorunlar içeren bir düzenleme. Altını çizmek istediğimiz şey bu kararnameyle 12 Eylül hukukuna geri dönülmüş oldu. Sendikalar mali, idari, siyasi her yönden denetleyebilecek” ifadesini kullandı.
Sendikalar, bağımsız
işçi örgütleridir
Sendikaların dünyanın her yerinde bağımsız işçi örgütleri olduğunu hatırlatan Ersönmez, “ İşçi ve emekçilerin hak ve çıkarlarını koruyan demokratik örgütlerdir. Demokrasinin teminatlarıdır. Dolayısıyla sendikaların doğrudan siyasi iradeye, Cumhurbaşkanına bağlanması İLO sözleşmeleri ve Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere uygun değildir. KESK olarak, bu düzenlemenin geri alınması talebimizi bir kez daha belirtiyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Arzu Bulut
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *