Ay Yıldız Halı Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Çolak, ekonomik krizin sanayiciyi son üç aydır uykusuz ve huzursuz edecek kadar etkilediğini belirterek, devletin esnafı ve sanayiciyi desteklemesi gerektiğine vurgu yaptı.
Türkiye ekonomisi, son birkaç ay içerisinde doların yükselmesiyle, enflasyon oranının artışı ve artan zamlarla bugün büyük bir daralma yaşandığı belirtiliyor. Gaziantep’te ekonomik kriz ilk sanayi bölgesinde işçi çıkarımlarıyla hissedildi. Türkiye’de ekonomik kriz, Gaziantep sanayisini nasıl etkiledi ve önümüzdeki günlerde neler yaşanacağını değerlendiren Ay Yıldız Halı Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Çolak, ekonomik kriz sanayiciyi uykusunu kaçıracak kadar etkilediğini belirterek, “Sanayici huzursuz ve en zor anlarını yaşıyor. Çünkü tedarikçi borca mal vermekten tedirgin, bankacı açılmış limitini kullanmakta ve yurt dışındaki müşteri sana kapora göndermekte tereddüt ediyor. Böylelikle sanayicin ne uykusu geliyor ne de geleceğini görebiliyor. Olumsuz bir tablo içerisindeyiz. Umarım beklenildiği gibi değil de söylenildiği gibi bir durum içerisine gireriz” şeklinde değerlendirdi.
‘Yurt dışındaki iş insanı buraya yatırım ve iş ortaklığı yapmaktan çekiniyor’
Çolak, Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin Rahip Brunson ile bir ilgisi olmadığını belirterek şunları söyledi: “2011 yılından önce yurt dışındaki iş insanları bizimle ortak iş yapmak için can atıyorlardı. Ülkede ekonomi güzeldi. Ülkenin hukuk ve yargı sistemi çalışıyordu. Ama 2011 yılından sonra bunlar tam tersine döndü. Avrupa’da faiz oranları yüzde 2’yken, bizde yüzde 15 faiz oranı var. Ülkemizde hukuk düzeni sağlam olmuş olsa Avrupa ülkelerindeki bankalar Türk bankalarına para satmak için yarışırlar. Yurt dışındaki insanların ülkeye bakış açısı gerek ekonomideki gerek de yargıdaki görüntüyü görerek, bu ülkeye hem yatırım hem de sıcak para akımını sağlamak istemiyorlar. Bugün Yemenli bir iş adamıyla iş görüşmesi yapıyorum. Birkaç yıl önce bana ‘Ben Gaziantep’ten bina almak istiyorum’ diyordu. Bugün gel sana bina satayım diyorum, ‘yok almam’ diyor. Niye diyorum, ‘burada istikrar yok ‘ diyor. Yurt dışındaki insanlar hem buraya yatırım, iş ortaklığı yapmakta hem de bana güvenip sipariş öncesi kaparolarını göndermekte tereddüt ediyorlar. Çünkü her an her şey olabilir gözüyle bakıyorlar. Biz eskiden Ortadoğu ülkelerine öyle bakıyorduk, şimdi onlar bize öyle bakıyorlar. Bu çok tuhafıma gidiyor.”
‘Yılsonunda sanayide işçi çıkarımı yüzde 50 oranını da aşacak’
Bir ülkenin ekonomisi, komşularıyla olan ilişiklisinin de etkilediğini vurgulayan Çolak, Irak, Suriye, Yunanistan ve Rusya gibi komşu ülkelerle vize sıkıntısı yaşanmadığını ancak sert siyasi söylemler ülkemizde sanayiciye vize sıkıntısı olarak geri döndüğünü söyledi. Devletin esnafın yanında olduğu açıklamasını samimi bulmadığını dile getiren Çolak, “Doların yükselmesi iç piyasadaki esnaf arkadaşlarımızı vurdu. Ama şuan ihracatçıydı da vurmaya başladı. Doların yükselmesiyle ben üç ay içerisinde ekstradan yüzde 10 ödeme yaptım. Benim üç ay içerisinde ekstradan bir kazancım yok ki. Bu böyle giderse ben de bir gün batacağım. Devlet ya esnafın yanında olduğunu söylemesin ya da gerçekten esnafın yanında olsun. Esnafın durumu kötü. Şu an işçi çıkarımları yüze 10 ve üzeridir. Ancak yılın son aylarında sanayi bölgesinde işçi çıkarımı yüzde 50’yi çok rahat bulacak” dedi.
‘Hükümet, TEDAŞ’a ve doğal gaza zabıtayı göndersin ve bu fiyat artışını nedenini sordursun’
Türkiye’de ‘Enflasyonla yüzde 10 mücadele’ şeklinde uygulanmaya başlanan yeni ekonomi paketi iş insanı olarak nasıl değerlendiriyorsunuz sorusunu Çolak, şu şekilde yanıtladı: “ Sanayi bölgesinde iki ay içerisinde doğal gaza ve elektriğe yüzde 50 zam yapıldı. Konutta Elektrik ve doğal gaza yüzde 9 zam geliyor, bize yani sanayiye yüzde 50 olarak geliyor. Konuttaki vatandaş da aynı gazı ve enerjiyi kullanıyor, sanayiciye de aynı elektrik ve doğal gazı kullanıyor. Sanayiciye özel olarak yüzde 50 zam neden uygulanıyor? Sanayiciye destek böyle mi oluyor? İki ay içerisinde yüzde 50 zam geliyor. Soruyorum. O zaman bu ülkede enflasyon yüzde kaçtır? Hükümet, yılın son iki ayında zam yapmayacağını açıkladı. Zaten sen iki ayda iki defa zam yapmışsın. Ve bu da yüzde 50 oranında bir zam. Bu daha fazla olursa yüzde yüz mü olur? O halde enflasyon da yüzde 100’e çıksın. Hükümet, markete zabıta göndererek fiyat düzenlemesi yaptıracağına, yüzde 50 artan elektrik ve doğal gazın nedenini sordursun.”
‘Ben açık açık söyleyeyim, iki sonra 150’ye yakın işçi çıkarmak zorunda kalacağım’
Gaziantep Valisinin daha önce sanayicilerle bir araya gelerek yüzde 30 oranında işçi alımı yapılmasını istediğini belirten Çolak, bugün vali aynı şeyi istese değil yüzde 30, yüzde 10 oranında bir işçi alımı yapamayacağını söyledi. Sanayicinin işçi alacak gücü kalmadığını kaydeden Çolak, “Bana sorarsanız sanayi en çok bu krizden etkilendi. Şimdi bankalar bizden sıkıntıya düşürecek kadar kredi istiyor. Ben açık açık söyleyeyim, ben iki sonra işçi çıkarmak zorunda kalacağım. Ve tazminatını ödemeyeceğim işçileri çıkaracağım. Yani çıkarılan işçi işsiz kalırsa, toplumda büyük bir huzursuzluk yaşanmaya başlanacak. Ve ben bu ülkenin insanı olarak bundan korkuyorum. Geçen sene bu aylarda siparişlerim fuldü, yetiştiremiyordum. Şu an Kasım ayın siparişi yok mesela. Ama bugün parça parça sipariş alıyorum. Böyle önümü görmeye çalışıyorum. Ben yurt dışına kaymayı düşünüyorum. Şu anki şartlar beni buna zorluyor” şeklinde konuştu. Esra Aydın
Türkiye ekonomisi, son birkaç ay içerisinde doların yükselmesiyle, enflasyon oranının artışı ve artan zamlarla bugün büyük bir daralma yaşandığı belirtiliyor. Gaziantep’te ekonomik kriz ilk sanayi bölgesinde işçi çıkarımlarıyla hissedildi. Türkiye’de ekonomik kriz, Gaziantep sanayisini nasıl etkiledi ve önümüzdeki günlerde neler yaşanacağını değerlendiren Ay Yıldız Halı Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Çolak, ekonomik kriz sanayiciyi uykusunu kaçıracak kadar etkilediğini belirterek, “Sanayici huzursuz ve en zor anlarını yaşıyor. Çünkü tedarikçi borca mal vermekten tedirgin, bankacı açılmış limitini kullanmakta ve yurt dışındaki müşteri sana kapora göndermekte tereddüt ediyor. Böylelikle sanayicin ne uykusu geliyor ne de geleceğini görebiliyor. Olumsuz bir tablo içerisindeyiz. Umarım beklenildiği gibi değil de söylenildiği gibi bir durum içerisine gireriz” şeklinde değerlendirdi.
‘Yurt dışındaki iş insanı buraya yatırım ve iş ortaklığı yapmaktan çekiniyor’
Çolak, Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin Rahip Brunson ile bir ilgisi olmadığını belirterek şunları söyledi: “2011 yılından önce yurt dışındaki iş insanları bizimle ortak iş yapmak için can atıyorlardı. Ülkede ekonomi güzeldi. Ülkenin hukuk ve yargı sistemi çalışıyordu. Ama 2011 yılından sonra bunlar tam tersine döndü. Avrupa’da faiz oranları yüzde 2’yken, bizde yüzde 15 faiz oranı var. Ülkemizde hukuk düzeni sağlam olmuş olsa Avrupa ülkelerindeki bankalar Türk bankalarına para satmak için yarışırlar. Yurt dışındaki insanların ülkeye bakış açısı gerek ekonomideki gerek de yargıdaki görüntüyü görerek, bu ülkeye hem yatırım hem de sıcak para akımını sağlamak istemiyorlar. Bugün Yemenli bir iş adamıyla iş görüşmesi yapıyorum. Birkaç yıl önce bana ‘Ben Gaziantep’ten bina almak istiyorum’ diyordu. Bugün gel sana bina satayım diyorum, ‘yok almam’ diyor. Niye diyorum, ‘burada istikrar yok ‘ diyor. Yurt dışındaki insanlar hem buraya yatırım, iş ortaklığı yapmakta hem de bana güvenip sipariş öncesi kaparolarını göndermekte tereddüt ediyorlar. Çünkü her an her şey olabilir gözüyle bakıyorlar. Biz eskiden Ortadoğu ülkelerine öyle bakıyorduk, şimdi onlar bize öyle bakıyorlar. Bu çok tuhafıma gidiyor.”
‘Yılsonunda sanayide işçi çıkarımı yüzde 50 oranını da aşacak’
Bir ülkenin ekonomisi, komşularıyla olan ilişiklisinin de etkilediğini vurgulayan Çolak, Irak, Suriye, Yunanistan ve Rusya gibi komşu ülkelerle vize sıkıntısı yaşanmadığını ancak sert siyasi söylemler ülkemizde sanayiciye vize sıkıntısı olarak geri döndüğünü söyledi. Devletin esnafın yanında olduğu açıklamasını samimi bulmadığını dile getiren Çolak, “Doların yükselmesi iç piyasadaki esnaf arkadaşlarımızı vurdu. Ama şuan ihracatçıydı da vurmaya başladı. Doların yükselmesiyle ben üç ay içerisinde ekstradan yüzde 10 ödeme yaptım. Benim üç ay içerisinde ekstradan bir kazancım yok ki. Bu böyle giderse ben de bir gün batacağım. Devlet ya esnafın yanında olduğunu söylemesin ya da gerçekten esnafın yanında olsun. Esnafın durumu kötü. Şu an işçi çıkarımları yüze 10 ve üzeridir. Ancak yılın son aylarında sanayi bölgesinde işçi çıkarımı yüzde 50’yi çok rahat bulacak” dedi.
‘Hükümet, TEDAŞ’a ve doğal gaza zabıtayı göndersin ve bu fiyat artışını nedenini sordursun’
Türkiye’de ‘Enflasyonla yüzde 10 mücadele’ şeklinde uygulanmaya başlanan yeni ekonomi paketi iş insanı olarak nasıl değerlendiriyorsunuz sorusunu Çolak, şu şekilde yanıtladı: “ Sanayi bölgesinde iki ay içerisinde doğal gaza ve elektriğe yüzde 50 zam yapıldı. Konutta Elektrik ve doğal gaza yüzde 9 zam geliyor, bize yani sanayiye yüzde 50 olarak geliyor. Konuttaki vatandaş da aynı gazı ve enerjiyi kullanıyor, sanayiciye de aynı elektrik ve doğal gazı kullanıyor. Sanayiciye özel olarak yüzde 50 zam neden uygulanıyor? Sanayiciye destek böyle mi oluyor? İki ay içerisinde yüzde 50 zam geliyor. Soruyorum. O zaman bu ülkede enflasyon yüzde kaçtır? Hükümet, yılın son iki ayında zam yapmayacağını açıkladı. Zaten sen iki ayda iki defa zam yapmışsın. Ve bu da yüzde 50 oranında bir zam. Bu daha fazla olursa yüzde yüz mü olur? O halde enflasyon da yüzde 100’e çıksın. Hükümet, markete zabıta göndererek fiyat düzenlemesi yaptıracağına, yüzde 50 artan elektrik ve doğal gazın nedenini sordursun.”
‘Ben açık açık söyleyeyim, iki sonra 150’ye yakın işçi çıkarmak zorunda kalacağım’
Gaziantep Valisinin daha önce sanayicilerle bir araya gelerek yüzde 30 oranında işçi alımı yapılmasını istediğini belirten Çolak, bugün vali aynı şeyi istese değil yüzde 30, yüzde 10 oranında bir işçi alımı yapamayacağını söyledi. Sanayicinin işçi alacak gücü kalmadığını kaydeden Çolak, “Bana sorarsanız sanayi en çok bu krizden etkilendi. Şimdi bankalar bizden sıkıntıya düşürecek kadar kredi istiyor. Ben açık açık söyleyeyim, ben iki sonra işçi çıkarmak zorunda kalacağım. Ve tazminatını ödemeyeceğim işçileri çıkaracağım. Yani çıkarılan işçi işsiz kalırsa, toplumda büyük bir huzursuzluk yaşanmaya başlanacak. Ve ben bu ülkenin insanı olarak bundan korkuyorum. Geçen sene bu aylarda siparişlerim fuldü, yetiştiremiyordum. Şu an Kasım ayın siparişi yok mesela. Ama bugün parça parça sipariş alıyorum. Böyle önümü görmeye çalışıyorum. Ben yurt dışına kaymayı düşünüyorum. Şu anki şartlar beni buna zorluyor” şeklinde konuştu. Esra Aydın