Gaziantep ve Adıyaman'dan şeker pancarı tarlalarında çalışmak üzere Erzincan'a gelen 600 kişi, Terzibaba Mezarlığı altında kurulan çadır mahallede iş bekliyor.
Şeker pancarı hasat sezonunun başlamasıyla birlikte Erzincan'da çiftçilerin işlerinde büyük bir yoğunluk başladı. Gaziantep ve Adıyaman'dan 4 ay önce yola çıkarak çeşitli bölgelerde çalıştıktan sonra Erzincan'a gelen göçebeler, pancar tarlalarını götürü olarak alıp, pancarları hasat ediyorlar. Gaziantep'ten ilk kez Erzincan'a gelerek pancar söktüklerini söyleyen Erdal Gözek (28), her hasat sezonunda ülkenin çeşitli illerine giderek tarım işlerinde çalıştıklarını belirtti. Çadır kurup bir iki ay süresince kalmayı hedeflediklerin anlatan 9 çocuk babası Gözek, bölgede Erzincan'dan başka çalışmak için hiçbir ile gitmediklerini söyledi. Bir dönüm pancar tarlasını 100 TL'ye hasat ettiklerini söyleyen Erdal Gözek, bir günde 10 dönüm pancar söktüklerini, iş durumuna göre bir ay süresince Erzincan'da kalmayı düşündüklerini kaydetti.
Her türlü hava şartlarında tarlalarda çalışan aileler, çıktıkları bu zorlu yolculukta henüz yaşları 1 ila 10 arasında değişen yaklaşık 100 küçük çocuğu da beraberinde getirdi. Adıyaman'dan gelen Nihat Köseceli, şimdiye kadar hastalık yüzü görmediklerini belirtti. Mayıs ayında çıktıkları bu zorlu yolculukta pamuk, nohut ve fındık tarlalarından sonra Erzincan'da pancar tarlalarında yaptıkları çalışmanın ardından kazandıkları parayı yılın kalan gününde tüm ihtiyaçlarına harcadıklarını söyleyen Köseceli, imkansızlıktan dolayı yağmur çamur demeden geçinebilmek için çocuklarla birlikte çalışmaları gerektiğini söyledi. Çocukların okul çağında olmasına rağmen okula gitmedikleri öğrenilirken, Nihat Köseceli buna mecbur olduklarını söyledi.
Erzincan-Çağlayan yolu kenarındaki cirit sahasında kurdukları yaklaşık 150 çadırla yaşayan göçerler, adeta seyyar bir köyü andırıyor. İHA
resim
Bulundukları yerleşkede sağlık ve sosyal tehdit altında oldukları gözlenen göçerler, bulundukları tehdidin farkında olmadan yaşamla savaş veriyorlar.
Şeker pancarı hasat sezonunun başlamasıyla birlikte Erzincan'da çiftçilerin işlerinde büyük bir yoğunluk başladı. Gaziantep ve Adıyaman'dan 4 ay önce yola çıkarak çeşitli bölgelerde çalıştıktan sonra Erzincan'a gelen göçebeler, pancar tarlalarını götürü olarak alıp, pancarları hasat ediyorlar. Gaziantep'ten ilk kez Erzincan'a gelerek pancar söktüklerini söyleyen Erdal Gözek (28), her hasat sezonunda ülkenin çeşitli illerine giderek tarım işlerinde çalıştıklarını belirtti. Çadır kurup bir iki ay süresince kalmayı hedeflediklerin anlatan 9 çocuk babası Gözek, bölgede Erzincan'dan başka çalışmak için hiçbir ile gitmediklerini söyledi. Bir dönüm pancar tarlasını 100 TL'ye hasat ettiklerini söyleyen Erdal Gözek, bir günde 10 dönüm pancar söktüklerini, iş durumuna göre bir ay süresince Erzincan'da kalmayı düşündüklerini kaydetti.
Her türlü hava şartlarında tarlalarda çalışan aileler, çıktıkları bu zorlu yolculukta henüz yaşları 1 ila 10 arasında değişen yaklaşık 100 küçük çocuğu da beraberinde getirdi. Adıyaman'dan gelen Nihat Köseceli, şimdiye kadar hastalık yüzü görmediklerini belirtti. Mayıs ayında çıktıkları bu zorlu yolculukta pamuk, nohut ve fındık tarlalarından sonra Erzincan'da pancar tarlalarında yaptıkları çalışmanın ardından kazandıkları parayı yılın kalan gününde tüm ihtiyaçlarına harcadıklarını söyleyen Köseceli, imkansızlıktan dolayı yağmur çamur demeden geçinebilmek için çocuklarla birlikte çalışmaları gerektiğini söyledi. Çocukların okul çağında olmasına rağmen okula gitmedikleri öğrenilirken, Nihat Köseceli buna mecbur olduklarını söyledi.
Erzincan-Çağlayan yolu kenarındaki cirit sahasında kurdukları yaklaşık 150 çadırla yaşayan göçerler, adeta seyyar bir köyü andırıyor. İHA
resim
Bulundukları yerleşkede sağlık ve sosyal tehdit altında oldukları gözlenen göçerler, bulundukları tehdidin farkında olmadan yaşamla savaş veriyorlar.
RSS