ANASAYFA arrow right Güncel

Toplu ölmeden kimse sessimizi duymayacak mı?

Toplu ölmeden kimse sessimizi duymayacak mı?
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.03
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.03
İşçilerin talebi, “İnsanca çalışmak”

2. Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren Gür İplik fabrikası işçileri greve gitti. Fabrikada çalışan 100 işçinin başlattığı eylem, gece ve gündüzlü fabrika önündeki bekleyişle devam ediyor. Taleplerinin çok makul olduğunu söyleyen işçiler “Bizler Soma’da ölen işçilerin arkadaşlarıyız bugün insanca çalışmak istiyoruz. Başta işverenimiz olmak üzere herkesin bizi anlamasını bekliyoruz” dediler.

14 Mayıs’tan beri başladıkları grevi sürdüren işçiler, sendikaya üye oldukları için işyerinin kendilerine baskı uyguladığını söylediler. Deriteks sendikasına üye olan işçiler, “Sendikalaşma girişimimiz duyulunca işyerinde baskılar da başladı. Keyfi bir şekilde işyerinde yer değişikliği, vardiya değişikliği gibi uygulamalarla işçiler üzerinde baskı kuruldu. Bir arkadaşımız haksız yere işten atılmak istendi. Arkadaşımızın haksız yere işten atılmak istenmesi üzerine yetkililerle görüşmek istedik. Görüşmede yapılan haksızlıkları ve işyerindeki yasa dışı uygulamaları dile getirince, işletme müdürü ve vardiya amiri gibi yetkililer sorunu çözmek yerine bize kapıyı gösterdiler” dedi.

180 kişiye yakın kişinin çalıştığı fabrikada şuan işbaşı yapmayan 100 işçi adına konuşan Halil Özbey, “Başbakan bir işçinin üç sendikaya üye olabileceğini söyledi. Bizler de sendikaya üye olmak istedik. Bir işçi için sigorta primi ne ise sendika da odur” diyen Özbey, “Deriteks Sendikası’na üye olan ve bu yüzden iş başı yaptırılmayan Gür İplik’te çalışan 100 şçi olarak 6 gündür fabrika önünde, sendikalı olarak işe geri dönebilmek için gece gündüz mücadelemizi sürdürüyoruz.
İşyerinde elden ve kayıt dışı para ödemesi, zorunlu Pazar mesaileri, haksız yere yapılan para kesintileri gibi hukuksuz ve yasa dışı uygulamaların son bulmasını istiyoruz. Aldığımız gerçek ücretle bankaya yatan ücret aynı değil. Mesai ve diğer ücretlerimizin bir kısmı elden ödeniyor ve ücret bordrolarına yansımıyor. Bu yolla kayıt dışı ücret ödeyerek devletten vergi kaçıran işveren aynı zamanda sigorta primlerimizin de eksik yatırılmasına, ilerde kıdem tazminatı ve emekli maaşlarımızın da düşük olmasına neden olarak haklarımızı gasp etmektedir. İşyerinde çalışmaya başladığından beri Pazar günleri de dahil tek gün izin kullanmayan arkadaşlarımız var. Senelik izinlerimiz kullandırılmıyor. Pazar günü resmi tatil günü olmasına rağmen 12 saat zorunlu çalıştırılıyoruz. Pazar günü bile işe gelmeyince 200 liraya yakın para cezası kesiliyor. Diğer resmi tatillerde de aynı şekilde zorunlu çalıştırılıyoruz. Ayrıca işyerinde çalışma ortamı oldukça sağlıksız” dedi.

“Bu ülkede işçiler topluca ölmeden kimse seslerini duymuyacak mı” diye soran işçiler, “Şimdi bizim yaptığımız gibi belki Soma’da da işçi kardeşlerimiz işyerlerindeki kölelik koşullarına karşı daha önce seslerini duyurmak için mücadele etmişlerdir. Ama kimse seslerini duymadığı için ancak yüzlercesi ölünce gündem olabildiler” deyip herkesin duyarlı olması gerektiğini söylediler. Cihan Ölmez

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *